İlk etapta besin değeri açısından oldukça yararlı olan anne sütünü, yetişkinlerin de tüketmesi kulağa oldukça mantıklı gelebilir. Fakat bu noktada hesaba katmadığımız bazı ayrıntılar var gibi gözüküyor…
Bu sıvıyı tüketmek yetişkinler için ne kadar doğru, gelin daha yakından bakalım.
Bazı bilim insanları, anne sütünün, bebekler için olduğu kadar yetişkinler için de faydalı olduğunu öne sürmekte.
Hatta Türkiye dışındaki bazı şirketler, anne sütünün yetişkinler için uygun ve sindirilebilir olduğunu ifade ederek, içeriği anne sütünden oluşan gıda takviyeleri üretmeye başlamış durumda.
Bir diğer yandan yoğun bir şekilde sporla ilgilenen vücut geliştiriciler ve egzersiz tutkunları, anne sütünün kas gelişimlerini hızlandırdığını iddia ediyor. Peki ister sıvı ister hap şeklinde bir gıda takviyesi olarak, yetişkinlerin anne sütü tüketmesi noktasında bilimin genel kanısı ne yönde?
Anne sütü, bebeğin yaşına göre üç farklı aşamadan geçer.
[GIPHY:Q4sMckwMNgCz6Bypfc][/GIPHY]
Doğumu takip eden ilk birkaç günde bu süt, göğüslerin hamilelik esnasında ürettiği sarı renkli bir sıvı olan ve özellikle bağışıklık destekleyici bileşenler açısından oldukça zengin olan kolostrum olarak başlar.
Ardından sonraki iki hafta boyunca bu anne sütü; yüksek düzeyde laktoz, yağ ve suda çözünen vitaminler içeren geçiş sütüne dönüşür ve nihayetinde olgun süt halini alır. Sütün bu son aşaması, bebekte büyüme ve enerji için gerekli olan %90 su ve %10 karbonhidrat, yağ ve proteinlerden oluşur.
Ayrıca bebekler, %50’si laktoz olan anne sütünün kolayca sindirilmesini sağlayan spesifik enzimlere sahiptir.
Fakat yetişkinler yaş almayı sürdürdükçe, vücutlarındaki laktaz üretimi azalır ve bu da laktoz sindirme güçlüğünün ortaya çıkışı anlamına gelir. Yani laktaz açısından oldukça zengin olan anne sütünün yetişkinler tarafından tüketilmesi, başta mide problemleri olmak üzere birçok rahatsızlığa davetiye çıkarabilir.
Ek olarak; anne sütünün, anneye ait bir vücut sıvısı olduğunu hatırlamakta fayda var. Bu sütle birlikte anneye ait olan tüm bulaşıcı rahatsızlıklar ve hepatit B ve C gibi hastalıklar, sütü tüketen kişiye rahatlıkla geçebilir.
Genel anlamda anne sütünün yetişkinler üzerindeki potansiyel yararlarına yönelik araştırmaların, şu ana kadar oldukça sınırlı olduğunu söylemek mümkün.
[GIPHY:sE9F5GhQMjoqMF9Ycg][/GIPHY]
Yalnızca bazı uzmanlar anne sütünün enfeksiyonları hafifletebileceğini, topikal olarak uygulandığında ise yara iyileştirici bir rol üstleneceğini ifade ediyor ancak onların bu görüşleri, ne yazık ki kanıt olarak nitelendirelemeyecek kadar yetersiz.
Özetle bebeklere oldukça yararlı olan anne sütünün, yetişkinler için de aynı faydayı sağlayıp sağlayamayacağı büyük oranda belirsizliğini koruyor. Fakat bilim insanları bir diğer yandan da anne sütünün kanser, sindirim bozuklukları ve bağışıklık problemlerine yönelik çare olabileceğine dair araştırmalarını sürdürmeye devam ediyor.