Ülkemizde dolandırıcılık vakalarının önemli bir kısmı, elektronik cihazların ve ikinci el araçların ticaretinde görülüyor. Çok sayıda insanın, birazdan vereceğimiz açıklamaları bile isteye yaparak haksız kazanç sağladığını söyleyebiliriz.
İkinci el araç alacaksanız, bu içeriğimizi okuduktan sonra ilanlardaki açıklamaları daha dikkatli okumaya başlayacaksınız. Peki nedir tüketicilerin araç bakarken açıklama kısmında gördükleri bu dikkat çekici ifadeler?
“Şişirilmiş hasar kaydı”, birçok kişinin ilanlarda karşısına çıkan bir ifade.
Hasarlı araç ilanlarının açıklama kısmında görebileceğimiz bu ifade, halk arasında aracın normalde “pert” şekilde hasarının olmadığı fakat sigorta şirketinden para almak için bu şekilde kayıt tutulduğu anlamına geliyor. Aslında böyle bir açıklama, aracın küçük de olsa bir hasarı olduğunu ama kaskodan para almak için sigorta şişirmesi söylemini ortaya attığını gösteriyor.
Üzülerek söylüyoruz ki böyle bir durumda da tüketicilerin dikkatli davranması gerekiyor. Türkiye Sigorta Eksperleri Derneği Başkanı Ahmet Erdem, bu konu hakkında uyarılarda bulunurken bu söylemlerin de gerçeği yansıtmadığını ifade ediyor. Yani araç bakarken bu tür ifadeler gördüğünüzde işkillenmenizde fayda var.
İlk olarak bazı kavramları netleştirmek gerek.
Sigortacılık mevzuatına göre, toplumda genellikle pert olarak adlandırılan araçlar için iki prosedürün uygulandığı biliniyor. Bunlardan biri, ağır hasarlı; diğeri ise tam hasarlı araçlar için.
Zarar gören aracın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değeri ile onarım masraflarının aşması ve bilirkişi raporuyla aracın onarılamayacak bir durumda olduğunun tespit edilmesi durumunda araç, tam hasarlı olarak kabul ediliyor.
Bu koşullar altında, aracın hurdaya ayrıldığını gösteren bir hurda tescil belgesinin sigortacıya sunulmadan tazminat ödenmiyor. Bu belgeyle ilgili işlemler tamamlandıktan sonra, ilgili araçlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından lisans verilen tesislere teslim edilerek bertaraf ediliyor ve bu araçlar artık trafiğe çıkmıyor.
Ağır hasarlı bir aracın onarılabilir olduğu bilirkişi raporuyla teyit edildiği takdirde araç, ağır hasarlı olarak sınıflandırılır.
Aracın trafikten çekildiğini gösteren ve mevzuata uygun olarak damgalı bir tescil belgesi sigorta şirketine sunulmadan, araç sahibine sigorta tazminatı ödenmez. Bu tür araçlar, çekme belgesi ile trafikten çekildikten sonra, onarım maliyetleri sigorta şirketi tarafından karşılanır ve Karayolları Trafik Kanunu'nun 41. maddesinde yer alan yeniden trafiğe çıkma prosedürüne dair düzenlemeler uygulanır.
"Çıtır hasarlı ama sigorta şişirmesi" ifadesi de aracın görünüşte hafif bir hasara sahip olduğunu, ancak bu hasarın sigorta şirketi tarafından abartıldığını veya fazla bir şekilde talep edildiğini ifade ediyor.
Yani aracın fiziksel olarak hafif bir hasar geçirdiğini ancak sigorta şirketi tarafından bu hasarın onarımı için daha fazla para talep edildiğini veya hasarın boyutunu abarttığı öne sürülüyor.
Bu durumda, araç sahibi veya satıcı, aracın hafif hasarlı olduğunu ama sigorta şirketinin taleplerinin gereğinden fazla olduğunu iddia eder. Ancak bu tür ifadelerde dikkatli olmak gerekir çünkü her durumda gerçek durum net değildir. Aracın hasar geçmişi ve sigorta iddiaları dikkatlice incelenmeli ve bir uzman tarafından değerlendirilmelidir.
Bu aşamada, aracın hasar kayıtları, bilirkişi raporunda belirtilen tutarı yansıtıyor olabilir; ancak ağır hasarlı araçları satın alarak onarımını yapan kişinin, bu araçların onarımlarını bilirkişi raporundaki standartlara uygun bir şekilde gerçekleştirip gerçekleştirmediği tüketici tarafından sorgulanmalıdır.
Sigorta şirketinin hasar tutarını şişirmesi gibi bir durum, aslında sigorta mantığı açısından makul bir açıklama değildir. Çünkü bu durumda sigorta şirketi daha fazla ödeme yapmak zorunda kalır.
Ayrıca trafik ve kasko sigortası kapsamında tazminat ödenen araçların hem ağır hasarlı hem de kısmi hasarlı durumlarının hasar bilgilerine, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi'nin sunmuş olduğu hizmetlerle ulaşılabilir.