Tüketim Çılgınlığının Bir Sonucu Olarak Elektronik Atıklar Konusunda Tehlike Sinyalleri Çalıyor! Önüne Geçmek İçin Neler Yapabiliriz?

Günümüzün en büyük israflarından biri olan elektronik israf, marka ve yeni model teknolojik cihazların moda olarak algılanması ile oldukça artıyor. Üretimin aralıksız devam etmesi ve tüketim çılgınlığı ile ortaya çıkan e-atık yüzünden topraktaki tehlikeli madde kirliliği de gün geçtikçe korkutucu rakamlara ulaşıyor.

Bugün 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü. Konu tasarruf olunca da gözler hemen neleri en çok israf ettiğimize çevriliyor. Gıda ve su aslında israf konusunda başı çeken başlıklar arasında olsa da teknolojik israf da azımsanmayacak kadar fazla.

E-atıklar dünyadaki atıkların sadece %1’ini oluştursa da toprağa verdiği zarar bundan katbekat fazla. Verilen rakamlar, düşünmeden ne kadar fazla israf yaptığımızı gözler önüne seriyor. Türkiye’deki ve dünyadaki e-atık oranlarının yanı sıra bu konuda neler yapabileceğimize de birlikte bakalım.

E-atık dediğimiz şey neleri kapsar?

Milyonlarca elektronik cihaz, bozulduğu veya eskidiği için çöpe atılıyor. Tüm bu cihazlar e-atık olarak kabul ediliyor. E-atıkların giderek fazlalaşmasının sebepleri ise yeni modellerin sık sık piyasaya sürülmesi, elektrikli ve elektronik ekipmanların gereksiz satın alınması, kısa süreli inovasyon döngüleri, kullanım ömrünün azlığı ve düşük geri dönüşüm oranları oluyor.

Oyuncaklardan küçük ev aletlerine kadar birçok ürün e-atık kategorisine giriyor.

E-atıklar arasında yaygın olarak bilgisayarlar, cep telefonları ve büyük ev aletleri yer alıyor. ABD Çevre Koruma Ajansı ise e-atıkları on kategoriye ayırıyor. Bunlar:

  • Büyük ev aletleri
  • Küçük ev aletleri
  • Monitörlerin de dahil olduğu bilgi teknolojileri ekipmanları
  • Televizyonlar
  • Lambalar ve armatürler
  • Oyuncaklar
  • Aletler
  • Tıbbi cihazlar
  • İzleme ve kontrol aletleri
  • Otomatik dağıtıcılar

E-atık rakamları ile tehlike sinyalleri çalıyor.

Birleşmiş Milletler Üniversitesinin bir raporuna göre büyük ve küçük ev aletleri, tüm e-atıkların yaklaşık %60’ını oluşturuyor. Bunlara fırın, elektrikli süpürge, bulaşık makinesi, kurutma makinesi, elektrikli ocaklar ve mikrodalgalar dahil.

Kurumların bu konudaki araştırmaları birçok acı gerçeği ortaya çıkarıyor. Uluslararası Atık Elektrikli ve Elektronik Ekipman Forumu’na göre 2022’de 5,3 milyardan fazla akıllı telefon atıldı. Bu da icadından sonra en çok israf edilen elektronik eşyanın akıllı telefonlar olduğunu gösteriyor.

Rakamların ortaya çıkmasının asıl sebebi ise tüketicilerin bir veya iki yıllık cihazları rutin olarak atması ve değiştirmesi olarak gösteriliyor.

Eski cihazların %85’i çöpe atılıyor.

Birçok kişinin evinde kullanılmayan cep telefonları, eskimiş diğer elektronik eşyalar mevcut ve bunlarla ne yapılacağı bilmiyor. Bunun yerine çekmecelerde saklanıyor veya çöplüklere atılıyor.

Avrupa’daki evlerde kullanılmayan ortalama 11 eşya bulunuyor. Bunların her biri ise beş kilogram atık içeriyor. İçerisindeki maddelerin geri dönüştürülmesi ile metallerin geri kazanılması sağlanabileceği gibi diğer ürünlerin yapımında yeniden kullanılabilir.

Çöpe atılan e-atıklar ile sadece insan sağlığına değil çevreye de zarar veriliyor. Bu yüzden de eski elektronik eşyaların nasıl geri dönüştürüleceğinin toplum tarafından bilinmesi gerekiyor.

E-atıkların vermiş olduğu zararlar kâbus gibi.

[GIPHY:txLpz3Icnsemlnj786][/GIPHY]

E-atıkların sadece %17’si geri dönüştürülürken geri kalanı genellikle düşük gelirli ülkelere gönderiliyor. Bu ülkelerde ise aralarında çocukların da bulunduğu kayıt dışı işçiler tarafından geri dönüştürülebilir malzemeler çıkarılmaya çalışıyor. Üstelik bu işlemleri sağlıkları açısından ciddi risk taşıyacak şekilde yapıyorlar.

Elektronik cihazların birçoğu yüksek dozda cıva, kurşun ve kadmiyum içeriyor. Atık yönetiminde çalışanlar bu kanserojen maddelere maruz kalıyor. Özellikle çocuk ve yetişkinlerinde ise tiroid sorunları, doğum kusurları, davranış değişiklikleri, akciğer hastalıkları ve kanser ortaya çıkarıyor.

Elektronik atık sadece insan sağlığını değil biyosfer sağlığını da bozuyor. Elektronik cihazlar, yaklaşık 60 metal ve element içeriyor. Bu metalleri ayırmak ve kontrol etmek zor olduğu gibi biyosfer için de tehlike yaratıyor.

Elektronik cihazların çöpe atılması ve yakılması sonucunca çöp alanlardaki kurşunun artması da buna katkı sağlamış oluyor. Ayrıca zehirli gaz ve duman emisyonu; iklim değişikliği, çevresel bozulma ve kirli suda önemli bir faktör hâline geliyor.

Dünyadaki atıkların sadece %1’ini e-atıklar oluştursa bile topraktaki tehlike madde kirliliğinin %70’ine neden oluyor. Bu da küresel ısınmanın sebeplerinden biri. Ayrıca buzdolabı ve klimalardaki sıcaklık ölçme cihazları sera gazı salınımını arttırıyor.

E-atığı en fazla geri dönüştüren ülkeler hangileri?

E-atık geri dönüştürmede en yüksek orana sahip ülke %62,6 oranı ile İsveç. Japonya %23, Çin, %21, ABD %14 iken Türkiye sadece %5 oranında e-atık geri dönüşümü yapıyor.

Peki en çok e-atığı kimler üretiyor? Detaylarını ilgili içeriğimizde bulabilirsiniz:

Dünyanın en büyük e-atık çöplüklerinde başı Guiyu, Çin çekiyor.

Güney Çin Denizi kıyısındaki Guiyu, en çok e-atık kabul eden yer olarak biliniyor. 2013 yılında yapılan çalışmalar sonrasında zehirli atıklar, daha iyi bir şekilde geri dönüştürülmeye başlansa da bölgedeki hava ve su kalitesi tam olarak temizlenmiş durumda değil.

Batı Afrika ülkesi olan Gana, yılda yaklaşık 192 bin ton e-atık alıyor. Gana; toprağı, suyu ve havayı kirletiyor. Bununla da kalmayıp geri dönüşümlerde çalışan 10 bin kişi ciddi sağlık sorunları yaşıyor.

Endonezya'nın Bekasi kentindeki Bantar Gebang çöplüğünde ise 40 milyon tona kadar atık bulunuyor. Buna her yıl 230 bin ton daha evsel atık ekleniyor.

Pakistan’ın Jam Chakro çöplüğünde ise 202 hektar çöp bulunuyor ve bu çöpler yüzünden 5 milyon kişinin sağlığında ciddi tehlikeler ortaya çıkıyor.

Elektronik cihazları nasıl geri dönüştürmeliyiz?

Dünya genelinde her yıl 1 milyardan fazla cep telefonu üretiliyor ve satışa çıkarılıyor. Bu cep telefonlarının geri dönüştürülmesiyle 16 ton bakır, 350 kg gümüş, 34 kg altın ve 15 kg paladyum elde edilebiliyor.

Elektronik ürünlerin geri dönüşümü ile hem insan sağlığına hem de çevreye katkı sağlamak mümkün. Bunun için de yapılacak bazı başlıklar var. Bunlardan ilki telefon veya diğer elektronik cihazların modelini yükseltmeden önce düşünmek. Gerçekten yeni bir cihaza ihtiyacınız var mı?

Yeniden kullanıma sunmak ise geri dönüşümde atılacak bir başka adım. Elektronik cihazların ufak arızaları varsa çöpe atmak yerine tamire vermek öncelikli işlemler arasında. Kullanılmak istenmeyen cihazlar ise çevredeki diğer insanlara verilebileceği gibi kabul eden hayır kurumlarına da bağışlanabilir.

“Eskisini getir, yenisini götür.” kampanyaları değerlendirilerek özellikle cep telefonu ve beyaz eşyalar geri dönüşüme kazandırılabilir. Bu sayede hem çöpe atılmamış olur hem de yetkili birimler tarafından geri dönüştürülür.

Siz de e-atık oluşturup dünyaya bir kötülük daha yapmadan önce iki kere düşünmeye ne dersiniz?

Kaynaklar: Türkiye İsrafı Önleme Vakfı, World Health Organization, The World Counts