Dünyanın dört bir yanında Amazon’u kullanan tüketiciler, işlev konusunda sitenin arayüzüyle ilgili pek sorun yaşamıyor. Kolay bir kullanıma sahip.
Ancak görüntü konusu için aynı şeyi söyleyemiyoruz. Sıkıcı, durağan, renksiz görünüyor. En büyük şirketlerden biri olan Amazon, istese bunu düzeltemez miydi? Neden hâlâ bu arayüzü kullanmaya devam ediyor?
Şirket, marka devleri arasında yer alıyor.
Apple ve Microsoft’tan sonra Amazon, en kâr sahibi üçüncü şirket. Yıllık gelirleri 280 milyar dolar! Şöyle de diyebiliriz, Amazon bağımsız bir ülke olsaydı dünyanın 86’ncı büyük ülkesi olurdu.
Yani kullanıcılara güven ve memnuniyet sağladığı inkâr edilemez. Bu satırları okuyan sizin bile birçoğunuz, hayatınızda en az bir kere Amazon’dan alışveriş yapmıştır. Hatta kargo hızına şaşırmıştır.
Peki internet siteleri neden bu kadar kötü?
Diğer internet sitelerindeki temaları gördükten sonra Amazon’a girince gözlerimiz kanıyor. Bunun bir nedeni, şirketin metin tabanlı kullanıcı arayüzü tasarım stratejisisinin, kullanabilirliğe dayanması.
1994 yılında piyasaya çıkan Amazon’un varlığını göstermesinden beri, UX (arayüz tasarımı) açısından çok az değişiklik oldu. İnternetin emekleme dönemlerinde bile, ufak da olsa dijital bilgi sahibi olan herkes, Amazon’un arayüzünü rahatça kullanabildi.
[GIPHY:hV0dxp8fAEgesbVd0X][/GIPHY]
Zaten görüntüsüyle değil, diğer işlevleriyle ön plana çıkıyordu. Hızlı kargo denince akla ilk gelen site olmuşlardı. Web sitelerini yeniden tasarlamak, müşterileri bir nebze de olsa siteye karşı yabancılaştırabilirdi.
Site, estetikten ziyade önemli özellikleri vurgulamaya odaklanıyor.
Amazon’un amacı, bir şeyler satmak. Bu amaçtan yola çıkarak sitede istediğimiz her şeye en az tıkla ulaşabiliyoruz. İlgili ürünler, incelemeler, tek tıkla satın alma gibi e-ticaretten beklediğimiz her şeye sahip.
Yani rengarenk ve hareketli bir tasarıma sahip olmaması onu esasında kötü bir site yapmıyor. Amazon arayüz tasarım lideri Mark Pearson da kullanıcıların göz hitabına yönelik tasarımlar yapmak yerine iş hedeflerine odaklandıklarını söylüyor.
Yani aslında temelde aynı kalıyorlar ama hiç değişmiyorlar da diyemeyiz…
Arama çubuğu, sitedeki görünürlüğünü artırmak için genişletildi. Ürün kategorileri kısmı başlık menüsüne dahil edildi. Böylece sitede gezinirken okunabilirlik kolaylaştırıldı.
Sekmeler de güncellendi ve daha önce “kitap”, “elektronik” gibi etiketlenen kısımlar artık kullanıcıların tarama geçmişine göre başlıklar olarak görünüyor. Çok çeşitli ürünler sattığı bilinen Amazon; kullanıcılara, beğendikleri şeyleri keşfetmeye ve hatırlatmaya odaklanıyor.
Kısacası görünümden çok işleve önem veriyorlar.
Amazon’un en çok önemsediği kullanılabilirlik ve erişilebilirlik, biz kullanıcıları kendine çekmek ve elde tutmak için gayet yeterli görünüyor ki sitenin tasarımı ne kadar kötü olursa olsun kullanmaya devam ediyoruz.
İşlevi aynı kalıp görüntüsü biraz daha iyileştirilmiş bir internet sitesi de tasarlanamaz mıydı? Orası tartışılır. Belki de bunca kafa patlattığımız şeyin tek sebebi Mark Pearson’ın üşengeçliğidir…
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: