Berserk’in en ikonik silahlarından The Dragon Slayer kılıcı, yaratılış hikâyesine göre saf demirden ve öldürülen düşmanlardan emilen kandan dövülmüş olup, Kentaro Miura’nın çizimleriyle paslanmış ve dövülmüş bir görünüm verilmişti. Guts karakterinin kullandığı kılıç daha sonrasında kötü ruhlara ve ele geçirilmiş canavarlara karşı etkili bir silah hâline gelmektedir.
En başarılı yapımlardan olan Berserk serisi aynı zamanda başka anime ve manga yaratıcıları için de ilham kaynağı olmuştur. Kentaro Miura’nın 23 yaşındayken çizmeye başladığı Berserk manga serisi, yapımına ve içeriğine dair ilginç bilgileri de barındırmakta.
Kentaro Miura, Guts’ın kullandığı kılıç hakkında çok daha farklı fikirlere sahipti. Guts’a aslında bir Japon katanası vermeyi düşünüyordu.
Kentaro Miura’nın kafasındaki Guts tiplemesi aslında uzun saçlı, tek koluna saklanmış yaylı silahı olan ve diğer elinde ise katana taşıyan Asyalı bir adamdan ibaretti. Eğer Miura fikrini değiştirmeseydi, Guts çok daha farklı bir imaja sahip olacaktı.
Miura, Guts karakterinin değişimindeki etkenler hakkında daha öncesinde bir röportajda konuşmuştu. Pygmalio isimli anime dizisinden ve Guin Saga’nın spin-off hikâyesi The Snow Queen’deki iki veya üç metre boylarında kılıç kullanan bir devin illüstrasyonundan bahseden Miura, Guts’ın kılıcının bu iki yapımdan izler taşıdığını belirtiyor.
2016 tarihli Berserk animesinde, Guts’ın devasa kılıcı The Dragon Slayer’ın ses efektleri için kızartma tavası kullanılmıştı.
Berserk animesindeki The Dragon Slayer kılıcının efektleri; tava yığını devrilmesinin ve metal çubuk ile güçlü bir şekilde çöp poşetine vurulmasının çıkardığı seslerden oluşuyor.
Aynı yöntemin 1997 yapımı Berserk animesinde de kullanılmış olmasına rağmen 2016 yapımındaki kılıç efektleri şaşırtıcı derecede çok daha kötüydü.
2016 yapımında oluşturulan kılıç seslendirmelerindeki tava seslerinin özensizliği ve The Dragon Slayer gibi bir kılıç için fazlasıyla etkisiz kalışı, hayranların gözünden kaçmayarak dizinin kötü yorum almasına sebebiyet vermişti.
Elden Ring oyununda Guts karakterinin The Dragon Slayer kılıcından esinlenilerek yapılan bir kılıca rastlayabilir hatta karakterinizde kullanabilirsiniz.
The Dragon Slayer kılıcına olan benzerliği ile hayranların dikkatini üzerine çeken Greatsword, Elden Ring oyunundaki kuşanılabilir silahlardan biri. Greatsword’u kullanmak isteyen oyuncular, Dragonbarrow West bölgesinin yakınındaki İlahi Caelid Kulesi’ne uğrayabilirler.
Elden Ring oyununu oluşturan isimlerden Hidetaka Miyazaki’nin bir Kentaro Miura hayranı oluşu, Greatsword’un The Dragon Slayer’a olan benzerliğiyle Elden Ring evreninde yer edinmesindekindeki muhtemel sebep olarak işaret ediliyor.
Dark Souls oyununa sadece Guts’ın kılıcı değil; serinin karakterleri, kötü adamları hatta evreninin atmosferi bile ilham kaynağı olmuş.
Dark Souls, toplamında içerdiği 15 referans ile Berserk mangasından en fazla ilham alan oyunların ikinci sırasında yer alıyor. Dark Souls oyunundaki Taurus Demon, Men-Serpent ve Siegmeyer of Catarina isimli karakterler Berserk animesindeki Nosferatu Zodd, Snake Lord ve Basuzo isimli karakterlerle gözle görülür benzerliklere sahip.
Dark Souls oyununun içerdiği en büyük referanslardan biri ise Artorias of the Abyss DLC’sindeki kapak tasarımının Berserk mangasının 28. cildindeki kapak görseline olan benzerliği.
Hell’s Paradise ve Black Clover dahil birçok anime dizisinin yaratımında da Berserk’in etkisi görünür hâlde.
Berserk, video oyunlarının yanı sıra birçok anime ve manga için de ilham kaynağıydı. Hell’s Paradise yaratıcısı Yuji Kaku, Berserk’in büyük bir hayranı olduğunu ve eserin tarzını oluştururken sıklıkla esinlenmelere yer verdiğini açıklamıştı. Hell’s Paradise, Berserk ile doğaüstü unsurların ve canavarların kullanımı, şiddet ve kan tasviri gibi birçok benzerliği paylaşıyor.
Black Clover mangasındaki Asta karakterinin The Demon Slayer isimli kılıcı ve Guts’ın The Dragon Slayer’ı, tasarım açısından bariz benzerlikler içeriyor. Tıpkı Guts gibi Asta da kılıcını büyücüler ve iblislerle dolu bir evrende savaşmak için kullanmaktadır. Black Clover ve Berserk arasında bunun gibi birkaç benzerlik daha mevcut.
Berserk mangasındaki yapıların çiziminde Kentaro Miura, Fransız ve İspanyol mimarisine sıkça yer vermiş.
[SLIDER:/images/editor/default/0004/23/45a076ab9c47bfdc2003f76295d5ba8dd3c6ff1e.jpeg|/images/editor/default/0004/23/55bfac5e6a6a9829a8b132e72e85049536da9e2a.jpeg][/SLIDER]
Orta Çağ'dan ilham alınan bir dünyada geçen Berserk’in mangasındaki mimarileri çizerken Miura, Fransız ve İspanyol mimarisinden örnekler kullanmış. Doldrey Kalesi'nin tasarımında İspanya'nın Segovia kentindeki Coca Kalesi'nden ilham alındığını ilk bakışta görebilmeniz mümkün.
Aynı zamanda mangada yer alan çizimine dikkat ederseniz Enoch köyünün ortasında yer alan kilisenin, İspanya'nın Fromista kentindeki San Martin Kilisesi'nden ilham alınarak tasarlandığını da görebilirsiniz.
Kentaro Miura, göz alıcı çizimlerinin başarısını sürrealist ressam H.R. Giger’ın çizimlerinden aldığı ilhama borçlu.
[SLIDER:/images/editor/default/0004/23/be368da0ac008f17fc59ea2e67e35880bc0cb301.jpeg|/images/editor/default/0004/23/9b77c1ee74c91ac70deb8c5a93ecdb385f1db91d.jpeg][/SLIDER]
Aynı zamanda Alien serisindeki uzaylı yaratıkların tasarımcısı olan sürrealist ressam H.R. Giger, Berserk mangasında Miura için ilham kaynağıydı. Gördüğü kâabuslardan ve kişisel korkularından sıkça ilham alan H.R. Giger, daha çok bilim kurgu türünde ve karanlık temaya sahip çalışmalar yapmaktaydı.
Berserk mangasında H.R. Giger’ın ürkütücü bilinçaltının etkilerini özellikle Conrad, Ubik ve Femto karakter tiplemelerinde görebilirsiniz. Miura, 1996 tarihli bir röportajda belirttiğine göre çizimlerinde ressam M.C. Escher'dan ve Hellraiser filminden de ilham almış. Godhand üyelerinin çizimiyle ressam M.C. Escher'ın eseri arasındaki benzerlik dikkat çekiyor.
Bir okuyucunun dikkati sonucunda elde edilen ilginç bilgiye göre Berserk mangasında 100’den fazla göz yerinden fırlamış. (1. ciltten 32. cilde kadar.)
Reddit’teki u/berserk_prime isimli kullanıcı, açtığı bir subreddit’te Berserk mangasının 1. bölümünden 347. bölümüne kadar bütün göz fırlaması içeren çizimleri saydığını yazdı.
114 örnek çizim saydığını belirten kullanıcı, kaçırmış olabileceği kısımların bulunma ihtimalinin olduğunu da belirtiyor. Fırlayan göz çizimlerine en fazla 30. ciltte rastlayan kullanıcının belirttiğine göre 5. ciltte ise bir tanesine bile rastlamamış.
Berserk’in fazlasıyla şiddet içerdiğinin bir kanıtı olarak, bahsi geçen Reddit kullanıcısının saydığı çizimlerde göze ok saplanması gibi göz yaralanmalarının dahil olmadığını belirtebiliriz.
Kullanıcının yazdıklarına göre göz yaralanmasıyla alakalı çizimleri de dahil ettiğinde epey yüksek bir sayıya ulaşılıyor. Berserk mangasının 41 cildi olduğunu ele aldığımızda, 1’den 32’ye kadar olan ciltlerde sadece 5. cilt hariç hepsinde bir kişinin gözü yuvasından fırlamış.
İlginizi çekebilecek diğer anime içeriklerimiz: