Eğer Meyve Yemek İstiyorsak Yarasalara İhtiyacımız Var: Peki Ama Niye?

COVID-19 yüzünden yarasa deyince her ne kadar içimiz kalksa da ya da onlara laf da etsek, yarasaların doğanın en etkileyici hayvanlarından biri olduğu gerçekliğini koruyor. Gecenin sessizliğinde süzülen bu gizemli varlıklar, efsaneler ve mitlerle dolu da bir dünyaya sahip.

Uçan tek memeli olmalarının yanı sıra yarasa hakkında bilgiler deyince karşımıza birbirinden ilginç başlıklar çıkıyor. Onlar hakkındaki her şeyi geride bırakıp yarasa özellikleri derinliklerine baş aşağıya bakalım mı?

Yarasaların ekosistemimize olan etkisine, insan sağlığı ve kültür üzerindeki etkilerine el atarken onların korunma çabalarına da değineceğiz. “Yarasalar omurgalı mıdır?” gibi herkesin bildiği basit soruların yanı sıra yanlış anlamaların ötesine geçiyoruz.

Bu yolculukta, yarasaların sadece karanlıkta uçan gizemli gölgeler olmadığını, aksine doğanın bu eşsiz ve zarif varlıklarının hayatımızdaki değerini ve önemini anlayacaksınız.

Yarasa hakkında bilgiler:

Yarasa türleri tahmini yapacak olsanız kaç dersiniz? Aklınızdaki rakam, gerçeğinden aşağıda kalabilir.

Yarasa türlerinin bin 400’den fazla olması, onları memelilerin en çeşitli gruplarından biri hâline getiriyor. Yarasa boyutları, Borneo Adası'ndaki minik yaban arısı yarasasının 4 cm'lik boyutundan, Avustralya'daki uçan tilki yarasasının 1,7 metre kanat açıklığına kadar değişiyor.

Yarasalar geceleri görüyor mu? Hem de nasıl!

Yarasaların uçuş yetenekleri diğer tüm memelerden değişik olduğu gibi görüşleri de bir hayli farklı. Çoğu yarasa, ekolokasyon adı verilen bir yöntemle, yankılanan ses dalgaları aracılığıyla nesnelerin yerini belirliyor. Bu yetenekleri, onların karanlıkta bile başarılı şekilde avlanmalarını ve doğru yön bulmalarını sağlıyor.

Yarasaların ekosistemdeki rolü epey büyük. Hatta meyve yemeyi onlara borçluyuz bile diyebiliriz. 

Yarasalar, ekosistemler için kritik öneme sahip hayvanlardan biri. “Yarasalar ne yer?” sorusuna vereceğimiz cevap da bu önemin bir parçası. Yarasalar, böcek yiyerek böcek popülasyonlarını kontrol altında tutuyor. Böylelikle de tarım için doğal bir zararlı kontrol yöntemi sağlıyorlar ve pestisit kullanımını azaltmaya yardımcı oluyorlar.

Bazı yarasa türleri polinatör ve birçok bitkinin tozlaşmasında önemli rol oynuyor. Örneğin; muz, mango ve agave gibi bitkiler yarasaların polinasyon faaliyetlerine bağlı. Ayrıca yarasaların dışkıları (guano), mükemmel bir doğal gübre. Bu da onları ekosistemlerin besin döngüsünde önemli bir yere koyuyor.

Yarasalar nasıl oluyor da baş aşağıya duruyor?

Yarasa özellikleri deyince aklımıza hemen onların baş aşağıya durması geliyor. Yer çekimine meydan okuyan bu hayvanların, ters durmasının ardında yatan sebebi öğrenmek için ilgili içeriğimizi inceleyebilirsiniz.

En uzun yaşayan yarasa 41 yaşında.

“Bir yarasa ne kadar yaşar?” sorusuna alacağınız cevap sandığınızdan biraz fazla. Yarasalar neredeyse bizim yarımız kadar yaşıyorlar. Kendileri küçük diye ömürleri de küçük sanmayın. Çoğu yarasa vahşi doğa ortamında 20 yıldan az yaşasalar da bazı yarasa çeşitleri 30 yıldan fazla yaşıyor. Bu rekoru ise 2006 yılında Sibirya’dan gelen bir yarasa kırdı. Kendisi 41 yaşındaydı.

Yarasalar, küçük ama hızlı hayvanlar.

Küçücük hayvan ne kadar hızlı olabilir ki diye düşünmeyin çünkü yarasalar, saatte 160 kilometrenin üzerinde hıza ulaşabiliyorlar.

Yarasalar omurgalı mıdır?

Yarasalar hakkında sorulan en çok sorulan sorulardan biri de onların omurgalı olup olmadığı yönünde. Memeliler sınıfına ait olan yarasalar, omurgalı hayvanlar grubuna dahil.

Omurga, vücutlarının uzunluğu boyunca uzanan kemiklerden oluşuyor. Bu, onların iskelet yapısının temelini oluşturuyor ve vücutlarına destek ve hareket kabiliyeti sağlıyor. Ayrıca yarasalar, omurgalı hayvanlar arasında gerçek anlamda uçma yeteneğine sahip olan tek grup. Bu benzersiz yetenek, onların ekosistemlerdeki önemli rollerini yerine getirmelerine olanak tanıyor.

Yarasalar nasıl çoğalır? Fare gibi hızlı ürediklerini sanmayın.

Anne yarasalar; ilkbaharda mağaralarda, kaya yarıklarında, ölü ağaçlarda üreme kolonileri oluşturuyor. Birçok memeli hayvanların aksine yarasaların birçoğu sadece tek bir yavru doğuruyor. Anne yarasalar da yavrularını böcekle değil anne sütüyle besliyor. Ek gıdaya hemen geçmiyorlar yani.

Yarasalar, insan sağlığı üzerinde hem olumlu hem de olumsuz etkiler yaratıyor.

Yarasaların böcek kontrolü sağlaması, tarım zararlılarını ve bunların taşıdığı hastalıkları azaltmada önemliyken bazı yarasa türleri, Ebola ve Marburg gibi ciddi hastalıkları da taşıyabilir. Bu durum, insanların yarasalarla olan etkileşimlerinde dikkatli olmalarını gerektiriyor. Yani lütfen yarasa yemeyelim! Sonra olanları görüyoruz.

Yanlış anlaşılan canlılar: yarasaların gerçek yüzü

Yarasalar, yanlış anlamalara ve mitlere sıkça maruz kalmış hayvanlar. Örneğin, tüm yarasaların kan emdiği yaygın bir yanılgı. Oysa kan emen yarasa türleri sadece birkaç tane. Ayrıca yarasaların kör olduğu düşüncesi de yaygın ancak gerçekte, çoğu yarasa iyi görür ve ekolokasyon yeteneklerini görsel algılarıyla birleştirir.

[GIPHY:UVzXiQ5oEYoZIMjh49][/GIPHY]

Yarasaların insanlara saldırdığına dair hikâyeler de genellikle abartılır; gerçekte, yarasalar genellikle insanlardan kaçınır ve sadece kendilerini savunmak için ısırabilir.

Yarasalar, nasıl oluyor da uçabilen tek memeli hayvan oluyor?

Ne ilginç değil mi, tek uçan memeli olmak? Ürkütücü gelse de korksak da yarasalar hakkında pek çok bilgi var çünkü onları eşsiz kılan özelliklere sahipler. Yarasaların 50 milyon yıl öncesine ait bu evrim süreci ile ilgili içeriğimize göz atarak neden sorusuna cevap bulabilirsiniz.

En çok yarasa Meksika’da bulunuyor.

Meksika Teksas Bracken Mağarası’nda yaşayan serbest kuyruklu yarasalar, 15 milyondan fazla. Bu koloni de dünya üzerindeki en büyük yarasa kolonisi olarak biliniyor.

Yarasalara nasıl yardım edebiliriz?

Yarasalar; habitat kaybı, iklim değişikliği ve hastalık gibi birçok tehditle karşı karşıya. Bu durum, birçok yarasa türünü nesli tükenme riski altında bırakıyor. Koruma çabaları; yarasa habitatlarını korumayı, insan-yarasa etkileşimlerini sınırlamayı ve yarasalara yönelik yanlış anlamaları yönünde.

Yerel yarasa popülasyonlarını korumak için yapay yarasa kutuları kurmak ve doğal habitatları korumak yapılacak şeylerden sadece bazıları. Ayrıca yarasalar ve onların önemi hakkında farkındalık yaratmak, bu gizemli canlıların korunmasına yardımcı olabilir.

Kaynaklar: ABD İçişleri Bakanlığı, The Nature Conservancy, National Geographic Kids

İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: