Bir Dönem FBI’ın Bile Peşinde Olduğu Dünyaca Ünlü Hacker Çağatay Evyapan’ın Şeytana Mesai Harcatmayan “Tezgâhları” Nelerdi?

Dünyanın en ünlü hacker’larından biri olarak nam salan Çağatay Evyapan, kod adı ile ChaO, uluslararası boyutta sahtecilik ve dolandırıcılık olaylarının baş aktörüydü. Yakalamak için FBI’ın bile özel ekip kurduğu ChaO, ağızları açık bırakan sistemi ile de ünlüydü. Peki ChaO, neyi çok iyi yaptı da yıllarca FBI’dan bile kaçmayı başardı?

2008’e kadar FBI ve Interpol tarafından aranılarak en sonunda İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yakalanılan Evyapan, o döneme damgasını vurmuştu.

İnternetin bile olmadığı dönemlerde şeytana pabucunu ters giydirecek yöntemleri nelerdi? Çağatay Evyapan nasıl oldu da yakalandı?

DarkWeb aleminde mafya lideriydi.

[GIPHY:5qLkaimXlDF2CxwAoo][/GIPHY]

ChaO, dünyanın en tehlikeli dört dolandırıcısından biri olan tanımlanıyordu. Çünkü onun yaptıkları akılalmaz gibiydi ve yıllar boyunca FBI ve diğer emniyet güçleri onun sistemini çözmeye çalışmıştı.

Müşterileri ile görüşmelerini sanal ortamda gerçekleştiriyor ve bunu da kılıfına en güzel şekilde uyduruyordu. Evyapan, her görüşmesinde farklı IP adresleri kullandığı için de takibi zordu.

Bir IP adresi Brezilya iken bir diğeri başka ülkeden çıkıyordu. Aslında kendisi tüm bunların hepsini Türkiye’deki evinden yapıyordu. Bütün müşterileri ile iletişimini evinde bulunan 13 bilgisayardan sağlıyordu.

ATM’lerin soyguncusuydu.

Evyapan, ATM’lerden soygunculuğa yarayan düzeneğini, Türkiye’de üretip İngiltere, Amerika ve Fransa gibi farklı ülkelere satıp milyonlarca dolar gelir elde ediyordu.

Hazırlanan düzenek ise ATM kart giriş haznesine ve tuş takımına yerleştiriliyordu. Kart sokulduğu anda da kartın üzerindeki bilgiler kopyalanıyordu. Tuş takımı üzerinde de cihaz vardı ve bu sayede şifre kaydediliyordu. Tuş takımına düzenek kurulamadığı durumlarda ise banka ATM’sinin floresanına yerleştirilen gizli kamera devreye giriyordu.

Evinde yapılan incelemelerde 10 bine yakın hesaba ait kart bilgileri de ele geçirilmişti.

Parayı bankalar değil kuryeler aracılığı ile alıyordu.

Bu kadar sistem kuran bir adam tabii ki parayı da doğrudan hesaplarına transfer etmiyordu. ChaO, iki kişi arasında dönen faktöring benzeri bir yöntemle tahsilat yapıyordu.

Sanal döviz birimleri aracılığı ile de parayı saklıyordu. Suç örgütü üyeleri ve irtibatta oldukları kişilerin dahil olduğu sistemde ayrıca iletişim, kriptolama sistemine sahip elektronik posta adreslerinden sağlanıyordu.

Evyapan aynı zamanda Türkiye’deki ilk kart dolandırıcısıydı.

Tarihler 1993’ü gösterdiğinde Evyapan, bir bankanın bilgisayar sisteminde açık buldu ve Türkiye’deki ilk kredi kartı vurgununu yaptı. 1998’de mali polisin “mail order” adını verdiği operasyon ile yakalandıktan sonra serbest bırakıldı. Aradan geçen 2 yıl sonra yeniden yakalanarak cezaevine gönderildi.

Hedefi Bank of America idi.

En son yakalanmasında Evyapan’ın açıklamaları arasında dikkat çeken bir diğer nokta, Bank of America ile alakalıydı. Kendisi eğer yakalanmasaydı FBI ve CIA’dan intikam almak için Bank of America’yı ATM düzenekleri ile dolandırmayı planlıyordu.

ChaO, “Eğer beni yakalamasaydınız Amerika’yı 5 milyar dolar dolandıracaktım.” ifadeleri ile de anılmıştı.

“Öz güvende tavan” diyebileceğimiz bir diğer sorusu ise şu olmuştu: Dünya beni arıyor, siz nasıl buldunuz? Beni nasıl bulduğunuzu söylerseniz her şeyi anlatırım.

FBI’ın bile bulamadığı Evyapan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından nasıl yakalandı?

Kendisinin bir de “DarkMarket” adında bir sitesi vardı ve bu siteye girmek için üç güvenilir kişinin referansı gerekiyordu. 4 yıl süren araştırma sonucunda Evyapan’ın tek bir fotoğrafının bile sızdırılmamış olması üzerine FBI ajanı, ChaO sistemine sızmayı başarmıştı.

DarkMarket sistemine sızan ajan, yaptığı alışverişler sayesinde güven de kazanmıştı ve kimse ondan şüphelenmiyordu. İşler çorap söküğü gibi devam etti ve ekip üyelerinden “Jilsi” İngiltere’de yakalandı. Alınan ifadeler sonrasında da ChaO’nun bir diğer ekip üyesi “Kier”e yakınlaşıldı.

Yakın arkadaşı sonu oldu.

Çağatay’ın arkadaşı Kier’in tuzağa düşmesi ile artık ChaO’nun fotoğrafı da ele geçirilmiş, Tuzla’da kaldığı ev de belirlenmişti. Daha sonrasında Kier elden kaçırıldı ancak bu sırada onun çıplak fotoğrafları ChaO tarafından internet sitelerine sızdırıldı. Kier ise bu fotoğrafların ChaO’nun adamları tarafından zorla çekildiğini söyledi.

Konumuza dönersek Kier’den alınan bilgiler sonrasında Evyapan, polisin sıkı takibine girmişti. Kız arkadaşı ve arkadaşlarıyla gittikleri yerler belliydi ve gizli takip bir süre devam etti. Evyapan’ın evinin belli olmasına rağmen operasyon için 3 ay beklenmesinin nedeni ise sahte düzeneklerin yurt dışına sevkiyat zamanıydı.

Operasyon sırasında Evyapan’ı şaşırtan bir diğer konu ise polislerin onun hem Çağatay hem de ChaO olduğunu bilmesiydi. Polislerin bu iki ismi nasıl bir araya nasıl getirdiğini anlayamamıştı. Hatayı nerede yaptığını bilemedi ancak daha fazla da kaçamamıştı.

Büyük bir operasyon olması ve dünyanın sayılı hacker’lardan birinin yakalanmasından sebep de FBI başkanı Türkiye’ye gelerek ekiplere teşekkür plaketi takdim etti.

Kendisi ise şu an hâlâ cezaevinde.

Kaynaklar: Kernel Blog, Patronlar Dünyası, Yeni Bakış, Hürriyet, Korkmaz Hukuk, Haber 7, Dünya Gazetesi

İlginizi çekecek, şaşkınlığınızı gizleyemeyeceğiniz diğer içeriklerimiz: