Apple’ın “En Meyve Benim!” Takıntısı Sebebiyle Açtığı Saçma Telif Hakkı Davaları (Elmayı Anladık da Armut Ne Alaka?)

Teknoloji devi Apple'ın, büyük-küçük demeden diğer markalara açtığı, bazen "Yok artık!" dedirten telif hakkı davalarını mercek altına alıyoruz. Bu içerikte, Apple'ın en tartışmalı, en çok konuşulan hukuki mücadelelerini sizler için derledik.

Apple, teknoloji dünyasının devlerinden biri olarak sadece yenilikçi ürünleriyle değil, aynı zamanda sık sık gündeme gelen telif hakkı davalarıyla da biliniyor.

Detayları öğrendiğinizde “Başka işleri güçleri yok mu Allah aşkına?” diyeceğiniz bu davalar gerçekten, bu kadar büyük bir şirketin neden böyle küçük işlerle uğraştığı sorusunu akıllara getiriyor.

Apple’ın Polonyalı bir meyve sebze toptancısına açtığı davayla başlayalım!

Apple, markası ve tasarımları konularında oldukça titiz davranan bir marka. Durum böyle olunca başka şirketlerin logosu vb. unsurları kopyalaması konusunda oldukça hassas fakat bir meyve sebze topancısına açılan bu dava hassasiyetle açıklanamayacak kadar gereksiz.

2012 yılında, meyve sebze toptancılığı yapan Polonyalı bir firmaya yukarıda görmüş olduğunuz elma logosunu kullandığı için dava açtı.

Elektronik ürünlerle hiç alakası olmayan, hatta yaptığı iş dolayısıyla “elma” figürünü kullanmayı belki de Apple’dan daha çok hak eden firma şok olmuş olsa gerek.

Kaynak: PC world

Norveçli küçük bir telefon tamircisi de Apple’ın gazabına uğrayanlardan.

Bir telefon tamircisi olan Henrik Huseby, nasıl olduysa bir şekilde Apple’ın radarına girdi.

Huseby’nin sahte iPhone ekranı ithal ettiğini iddia eden Apple bir dava açtı.

Sahte ekran kullanmadığını, yalnızca yenilenmiş iPhone ekranları kullandığını belirten Huseby ilk etapta davayı kazansa da, dava 2019’da temyize gitti ve ne yazık ki telefon tamircisi Huseby davayı kaybetti.

Huseby büyük bir masrafı göze alarak davayı yüksek mahkemeye taşıdı. Ancak Apple ile yürüttüğü bu legal savaş telefon tamircisi için ciddi mali sonuçlara sebep oldu.

Kaynak: Right to Repair

Yüzyılı aşkın süredir hayatta olan bir kurumun kullandığı basit bir elma figürünü bile sahipleniyorlar!

2017 yılında Apple, İsviçre'de bulunan ve yüzyılı aşkın süredir faaliyet gösteren bir kurum olan Fruit Union Suisse’i (İsviçre Meyve Birliği) kullandığı elma logosu yüzünden dava etmişti.

Elma figürünün kendilerine ait olduğu konusunda âdeta takıntılı bir tutum sergileyen Apple, daha önce de İsviçre ve bazı diğer ülkelerde meyvelerin patentini almak için girişimlerde bulunmuş ve bu girişimlerden bazıları kabul edilmişti.

Hatta bu sebeple Fruit Union Suisse çıkan karar için 2023 yılında itiraz dilekçesi sundu.

Ne diyelim, elma figürünü kullanan herkes en iyisi bir sabır çeksin…

Kaynak: Popular Science

Neymiş efendim? Armuttaki yaprağın konumu Apple logosuna benziyormuş. Bu kadar da olmaz gerçekten!

“Prepear” isimli bir yemek tarifi uygulaması da Apple mağduru olanlardan.

Apple, Prepear'ın armut şeklindeki logosunun Apple'ın ünlü logosuna benzer bir yaprak açısına sahip olduğunu iddia etti.

Prepear ve Apple arasında uzun süren müzakerelerin ardından Prepear logodaki yaprağı farklı bir açıyla değiştirerek Apple ile olan marka anlaşmazlığını çözmek zorunda kaldı.

Kaynak: Scribd

Büyük markalar da Apple’ın gazabından kurtulamıyor. Saat markası Swatch da onlardan biri.

Mart 2021'de Apple, İsviçreli saat üreticisi Swatch'a karşı, Swatch'ın "One More Thing" (Bir şey daha) ifadesini izinsiz kullandığı gerekçesiyle dava açtı.

Apple, bu ifadenin kendi markalarıyla özdeşleştiğini ve ürün lansmanlarında sıklıkla kullanıldığını iddia ederken Swatch ise bu ifadenin yalnızca Apple'a özgü olmadığını ve geçmişte başka şirketler tarafından da kullanıldığını savundu.

İlk olarak Apple davayı kazanmış olsa da Swatch bu konuyu yüksek mahkemeye taşıdı ve kazandı!

Kaynak: Venner Shipley

Bu sefer cidden abartmışlar ama diyeceğiniz bir dava daha. “Pineapple” ismini kullanan amatör müzisyenden ne istedin sayın Apple?

Sahne adı "Frankie Pineapple" olan Stephanie Carlisi isimli bir müzisyen bu isim yüzünden 2020 yılında Apple’ın gazabına uğradı.

“Ananas” anlamına gelen “pineapple” kelimesinin “Apple” ismi ile oldukça benzer olduğunu savunan şirket, bu durumun itibarlarını zedelediğini iddia etti.

Apple lütfeder gibi, bir elma ile ananasın aynı olmadığını kabul etse de her ikisinin de meyve adı olması nedeniyle ticari olarak benzer çağrışımlar yapabileceğini savunuyordu.

Sonuç olarak, Stephanie Carlisi bu davayı kazandı. Apple’sa durduk yere bir kişinin vaktini çaldığıyla kaldı.

Kaynak: The Business Standart

Marka davalarıyla ilgili ilginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: