ABD’de her gün 120’den fazla kişi silahla öldürülüyor, 200’den fazla kişi de vurularak yaralanıyor. İstatistiklere bakıldığında da ABD’deki silahlı cinayet oranı, gelişmiş diğer ülkelere göre 26 kat daha fazla.
Hem ulusal hem de uluslararası düzeyde büyük bir endişe kaynağı yaratan silahlanmanın ve ölümlerin altında başlıca sosyolojik, psikolojik ve yasal nedenler yatıyor.
Bireyselcilik, Amerika’nın kültürel yapısında kritik rol oynuyor.
Amerika, yüksek düzeyde bireyselci bir toplum. Onlarda bireyselcilik, kişisel özgürlüklere ve bireysel başarılara büyük önem verilmesi anlamına da geliyor. Bunun yanı sıra bu kavram, insanların kendi başlarına hareket etme ve kendi çıkarlarını ön planda tutmayı da ortaya çıkarıyor. Bu durum da aslında silah sahibi olma ve kullanma konusunda kendini gösteriyor.
Karşılıklı yarar sağlayan unsurların diğer tüm ülkelerden farklı boyutta olması, ABD’de silahlanmayı da getiriyor. İnsanların silah sahibi olma hakkının doğal bir hak olduğu varsayımıyla yola çıkan ülkelerden biri olması da toplumsal bağların zayıf olduğu ve kişisel başarının ön planda tutulduğu bir kültürle birleşince kişisel çatışmaların, şiddetle çözülmesinin de önünü açıyor.
Psikolojin etkisi oldukça büyük ve birçok açıdan karşımıza çıkıyor.
Bireysel başarıya önem vermek beraberinde kişilerin dışlanmasına ve izolasyona da neden oluyor. Hâl böyle olunca da zaten yaygın olan silah kullanımı ortaya çıkıyor. ABD Silah Şiddeti Çözümleri Merkezi Eş Direktörü Josh Horwitz, silahların insanlarda güven duygusunu ortaya çıkardığının da altını çiziyor.
Dans kulüpleri, benzinlikler, kamusal alan gibi birçok yerde şiddetin arması, insanları ateşli silahlara yönlendiriyor çünkü insanlar korkarak dışarı çıkıyor ve kendini korumak için bu yönteme başvuruyor.
Konu sadece kendini savunmakla kalmıyor ve duygu durumları da şiddete yönelimi arttırıyor.
Amerika’da birçok uzman bu konu üzerine yoğunlaşmış durumda. Bazı uzmanlar, pandeminin de silahlı ölümlerin sebebi olduğunu söylüyor. Pandemiyle gelen yaşam zorlukları, özellikle finansal kısım insanları zorluyor. Bu da iş, aile ve ilişkileri daha da zorlu hâle getiriyor.
Saldırıların birçoğunun altına bakıldığında boşanma, sağlık sorunları, iş veya okuldaki sorunlar gibi çeşitli kişisel sorunlar çıkıyor. Örneğin 2016 ila 2020 arasındaki toplu can kayıplarına bakıldığında saldırganların yüzde 10’u, intihar ederek ölüyor.
Tabii ki Amerika’da ruh sağlığı hizmetlerine erişimin sınırlı olması ve bu tür rahatsızlıkların yeterince tedavi edilmemesi de şiddet olaylarının artmasına katkıda bulunabiliyor.
Amerika ve silahlanma deyince okullardaki şiddete de ışık tutmak gerek.
Her yıl yaklaşık 2 bin 600 çocuk ve genç, silahlı cinayetlerle ölüyor. 13 yaş altındaki çocuklarda ise bu cinayetler genellikle evde gerçekleşiyor ve sebebi aile içi şiddet oluyor. Yapılan tahminlere göre de 4,6 milyon Amerikalı çocuk, en az bir adet dolu ve kilidi açılmış ateşli silahın bulunduğu evde yaşıyor. Sizce daha bunun ötesinde bir şey demeye gerek var mı?
Çocukların bile bu kadar kolay erişebildiği yerde aslında söz tükeniyor ancak yine de asıl sebebine bakmadan olmaz.
Peki, gençleri silah kullanmaya iten ne?
Colombine Lisesi saldırısı gibi trajik olaylar, toplumda büyük yankı uyandırmakla kalmadı, okul güvenliği konusunda da endişeleri arttırdı. Gençler arasında yapılan araştırmalara bakınca birçok faktör olsa da 4’ü öne çıkıyor.
Sataşmak, dalga geçmek, zorbalık birinci sırada yer alıyor. Kendilerine zarar veren insanlardan intikam alma duygusu, yaşamın kıymetini bilmemek ve evde fiziksel şiddete maruz kalmak gibi maddelerle de liste uzuyor.
Çocuklardaki şiddeti azaltmak için ne yapmak gerek?
Uzmanların bu konuda hazırladığı ciddi raporlar var. Yarı otomatik ateşli silahları satın almak için asgari yaşın 21’e çıkarılması, önerilenler arasında. Okulların tehlikeli durumları belirlememeleri, azaltmalarına yardımcı olmak için kriz müdahale programlarının uygulanması da yapılabilecekler arasında.
Az önce de bahsettiğimiz gibi sağlık yetersizliği de listede. Güvenli bir okul ortamı için öğrencilere yeterli ruh sağlığı hizmeti sağlanması gerekiyor.
Tabii ki önemli noktalardan biri de ebeveynler. Öncelikli olarak güvenli silah depolaması hakkında bilgilendirilmeleri gerekiyor.
Amerika'daki yasal düzenlemeler ve açıklar da silahlanmayı arttırıyor.
Amerika Birleşik Devletleri Anayasası'nın İkinci Değişikliği, bireylerin silah taşıma ve bulundurma hakkını garanti altına alıyor. Bu değişiklik, bireylerin kendilerini ve ailelerini koruma hakkını vurguluyor. Maalesef bu değişiklik aynı zamanda silahların yaygınlaşmasına ve kolayca erişilebilmesine de olanak tanıyor.
Amerika'da silah düzenlemeleri, federal ve eyalet düzeyinde farklılık gösterse de federal yasalar, belirli sınırlamalar getirirken, eyalet yasaları bu düzenlemeleri tamamlayıcı veya genişletici nitelikte olabiliyor.
Özellikle, arka plan kontrolleri ve ruhsatlandırma süreçlerindeki eksiklikler, silahların suç işlemek amacıyla kullanılmasını kolaylaştırıyor. Ayrıca ikinci el silah satışlarının ve silah fuarlarının denetim dışı kalması, yasa dışı silah ticaretini arttıran etmenler arasında.
Daha da gerçekçi olalım.
2022 verilerine göre ABD’de yaklaşık 78 bin silahlı satıcı olduğu tespit edildi ve bu rakam inanması güç ama McDonald's, Burger King, Subway ve Wendy's şubelerinin toplamından daha fazla ve ABD postanelerinin sayısının iki katı.
Durun daha bitmedi. Beş kamu okulundan biri, bir silah satıcısına ortalama 1 km uzaklıkta. Bir silah satıcısının lisansının maliyeti, çoğu içki dükkânı veya restoran lisansından daha az. Ayrıca satıcıların yüzde 2,5’i, tüm silahların yüzde 50’sinden fazlasını da satabiliyor.
Kişi başına en fazla silah satıcısının bulunduğu eyaletler ise ne yapıyor dersiniz? Tabii ki aklınıza geleni. Başka bir eyalete silah kaçırıyorlar ve suçta kullanım oranlarını 10 kat daha da arttırıyorlar.
Ve rakamlarda son olarak görüyoruz ki lisanslı satıcılarından yarısından fazlası konut adreslerinde bulunuyor.
Denetleme eksiği oldukça fazla boyutta.
Psikolojik ve sosyolojik etkilerin düzenlenmesi gerektiğinin yanı sıra denetimlerin de sıklaşması gerekiyor. 2023’te 78 bin silahlı satıcıdan yaklaşık 9 bini denetlenmiş durumda ve bu hedeflerin çok çok altında. Bu hızla gidilirse her bir satıcı 9 yılda bir denetlenmeyi bekleyebilir.
Satıcıların kural tanımadığı bir dünyada da o eyaletten silah kaçakçılığı olması, herkesin silaha daha kolay erişebilir olması ve sonucunda da bu kadar ölümün yaşanması kaçınılmaz oluyor.
İşin sonuna geldiğimizde aslında yapılacak çok fazla şeyin olduğunu ancak bunun yerine bireysel silahlanmanın artması ile Amerika’dan kötü haberler almaya devam edeceğiz gibi.
Amerika hakkında ele aldığımız farklı konular da var: