Yuvasını Bir Köpekle Paylaşanların En Sık Yaptığı 15 Hata

Ne yazık ki herkes bir veteriner kadar bilgi birikimine sahip değil ve evcil hayvan ebeveynlerinin yaptığı bazı hataların ciddi sonuçları olabiliyor.

İçeriğimizde yer verdiğimiz sık yapılan hataları yapmayı bıraktığınızda belki de patili dostunuzun hayatını kurtarabilirsiniz. Öğrendiklerinizi, çevrenizle paylaşmayı da unutmayın! Haydi başlayalım.

Kısırlaştırmamak.

Özellikle cins hayvanların kısırlaştırılması çok önemli çünkü sokaklar ve barınaklar, hayatları boyunca yuva bekleyen hayvanlarla doluyken cins hayvanların daha fazla çoğalmasının önünü açmamamız gerekiyor.

Bunun yanı sıra kısırlaştırma, dişi köpeklerde rahim ve meme kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarının riskini önemli ölçüde azaltırken erkek köpeklerde ise prostat problemleri ve testis kanserinin önlenmesine yardımcı oluyor. Ömürlerini ciddi seviyede artırıyor.

Veteriner kontrollerini aksatmak.

Veteriner kontrolleri, küçük dostlarımızın sağlıklı bir yaşam sürmesi için kritik önem taşıyor. Sizin fark etmediğiniz bir şeyi, veteriner fark ederek potansiyel problemlerin önüne geçilebiliyor.

Ayrıca hayvanlar bir problemi, bizim gibi dışavuramadığından ya da dile gelip söyleyemediğinden genellikle bir rahatsızlıklarının olup olmadığı kolayca anlaşılamıyor. Bunun için düzenli kontrollerini ve aşılarını aksatmamak hayati öneme sahip.

Yeterince aktivite yaptırmamak.

[GIPHY:ZFnFAMMIPi7zgF473Z][/GIPHY]

“Benim köpeğim küçük ırk, gezmesine gerek yok evde kuma yapsın tuvaletini.” demeyin. Her ne kadar farklı cinsler, farklı aktivite sürelerine ihtiyaç duysa da pek çok köpek dışarıda gezmekten hem çok zevk alır hem de kas sağlığı için çok önemlidir. Aksi takdirde ileriki yaşlarda daha büyük problemler ortaya çıkabilir.

Tabii aşırı egzersizden de kaçınmak gerek. Bu da eklem ve kas problemlerine sebep olabilir. Köpeğiniz için en uygun aktivite süresini veterinerinize danışabilirsiniz.

Tuvaletini yapması için geçen süreyi uzun tutmak.

Köpeğinizi çok uzun aralıklarla gezdiriyorsanız ve geri kalan vakitte, tekrar dışarı çıkacağı zamana kadar çişini tutmak zorunda kalıyorsa böbrek ve idrar yolu problemleri ortaya çıkabilir. Günde 2 defa dışarı çıkarmak onun için daha iyi olabilir.

Kaliteli mama almamak.

Evet, günümüzde mama fiyatları ekonomi kaynaklı ne yazık ki uçmuş durumda. Bu konuda hemfikiriz ancak kaliteli mama almanın hayvan sağlığı açısından önemini inkâr edemeyiz. Kalitesiz mamalarda bulunan katkı maddeleri, aromalar, fazla yağ gibi bileşenler; özellikle uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

Bu konu hakkında daha detaylı hazırladığımız rehber niteliğindeki içeriğe aşağıdan ulaşabilirsiniz:

Sosyalleştirmemek.

[GIPHY:RhCFU3Qw8msmVv36xR][/GIPHY]

Köpek dostlarımızın birçoğu; sosyalleşmeyi, kendi türünden hayvanlarla oyunlar oynamayı sever. Eğer erken yaşlarda sosyalleşmezlerse yabancılara ve diğer köpeklere karşı korku veya saldırganlık geliştirebilirler. Bu yüzden psikolojik sağlıkları için önemli bir etken.

İnsan yemeği vermek.

[GIPHY:GG2m1f4yv56l2T368I][/GIPHY]

Eğer kuru mama almaktan kaçınıyorsanız ve köpeğinizi ev yemeğiyle beslemek istiyorsanız bunu, günlük alması gereken tüm besin değerlerini hesaplayarak yapmalısınız çünkü kuru mamalar; tüm vitaminleri, mineralleri, proteinleri, yağları, karbonhidratları, lifleri dengeli olacak şekilde içeriyor.

Öte yandan ev yemeklerindeki domates, soğan, sarımsak, üzüm, çikolata, baharat gibi maddeler köpeklerde ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor. Bunu anlık olarak deneyimlemiyor olsanız bile ileride problemlere yol açmayacağı anlamına gelmez.

Cezalandırmak.

Bazen hayvanların; bizim kadar ileri bir biliş, algılama seviyesinde olduğunu varsayıyoruz ancak bir insan bebeğinden farksız olduklarını unutmamak gerekiyor. Bu yüzden hayatlarımızı paylaştığımız hayvan bebeklerimize bir şeyleri öğretmek veya yasaklamak için pozitif pekiştirme kullanmalıyız, ceza yöntemi değil.

Mesela yapmasını istediğiniz bir davranışı her yaptığında ödül maması verebilirsiniz. Yapmanızı istemediğiniz bir davranış sergilediğinde cezalandırmak, davranış problemlerini daha da kötüleştirebilir.

Mamayı ölçülü vermemek.

Köpeklere fazla mama vermek, obeziteye sebep olabiliyor. Bunun sonucunda eklem problemleri, diyabet ve kalp hastalıkları ortaya çıkabiliyor.

Her mamanın arkasında, günlük verilmesi gereken miktar yazıyor. Eğer sevimli dostunuzun sağlığını önemsiyorsanız yazan miktarı göz önünde bulundurarak ölçülü mama vermelisiniz.

Tüylerini boyamak.

Hayvanların tüylerinin boyanması hem etik hem de bilimsel açıdan problematik bir konu. Etik açıdan bakıldığında, hayvanların doğal görünümünü değiştirmek; ihtiyaçlarını gözetmeden, yalnızca insan estetiği için yapılan bir müdahale. Hayvanlar bu süreçte stres, korku ve anksiyete yaşayabiliyor. Yaşamasa bile hayvanların vücut bütünlüğünü bozmak hem etik hem de kanunî açıdan sakıncalı. 

Bilimsel açıdan ise hayvanların tüylerini boyamak; cilt tahrişi, alerjik reaksiyonlar ve kimyasal yanıklara yol açabiliyor. “Ay bizim gittiğimiz yer hiç öyle değil, hayvanlara uygun!” demeyin. Her biri ayrı özelliklere sahip olan hayvanların neye hassasiyet göstereceği belli olmaz.

Başka hayvanlara dokunduktan sonra kendi köpeğinize dokunmak.

Özellikle sokakta yaşayan hayvanlar, viral hastalıklara yatkın olabiliyor. Bu hastalık, sizin elinizden kendi köpeğinize kadar ulaşabiliyor. Bu yüzden başka bir köpeği sevdikten sonra kendi köpeğinize dokunmadan önce ellerinizi mutlaka yıkamalısınız.

Tıraş ettirmek.

Hayvanların tüyleri, deri ile dış ortam arasında katman oluşturarak ısıyı izole edip vücut sıcaklığını düzenliyor. Böylece dış ortamın sıcaklığı doğrudan deriye ulaşmıyor. Tüyler, derinin yüzeyindeki hava akımını artırarak terin buharlaşmasını, dolayısıyla soğumayı sağlıyor. Hatta bazı hayvanların tüyleri, hava sirkülasyonunu kolaylaştırıyor.

Hayvanların vücutları, maksimum verimi alacak şekilde kendi kendini düzenliyor. Tıraş edildiklerinde ise iyilikten ziyade kötülük yapmış oluyoruz. Tabii tüyleri veya derisiyle ilgili bir problem varsa ve tıraş etmeyi veteriner önerirse o zaman durum değişir.

Bu konu hakkındaki daha fazla bilimsel bilgiye aşağıdaki içeriğimizden ulaşabilirsiniz.

Su ve mama kaplarını düzenli temizlememek ve plastik kaplar kullanmak.

Patili dostunuzun su kabı her zaman temiz olmalı. Kaptaki durgun su, hızlı bir şekilde bakteri ve toz toplar. Ayrıca birçok kez kullanılmış mama kaplarındaki yemek artıkları ve salyalar da bakterileri artırır.

Öte yandan plastiklerdeki kimyasal maddeler, yiyeceklere ve suya karışarak hayvanların hormonlarını bozup, sindirim problemlerine yol açıp, uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına sebep olabiliyor. En iyisi, paslanmaz çelik ya da seramik kaplar kullanmak.

“Ben bakamıyorum, sokağa/barınağa bırakacağım.” demek.

Bir evcil hayvan evlat edinmenin, çocuk sahibi olmaktan farkı yok. Bunun için tüm ihtiyaçlarını karşılayabileceğinizden %100 emin olduktan sonra evinizi onlara açmalısınız ve her birinin, duyguları olan, hissedebilen varlıklar olduğunu unutmamalısınız.

Bir hayvan alıştığı hayattan koparılarak sokağa, barınağa, dıdınızın dıdısına gittiğinde ciddi psikolojik problemlerle karşı karşıya kalıyor.  Sokakların, barınakların hâlini söylememize bile gerek yok. Kendi ellerinizle ölüme göndermiş oluyorsunuz.

İlgiden mahrum bırakmak.

[GIPHY:o00Li3QpupbRU32Pof][/GIPHY]

İnsanların en sadık dostu denilen köpekler, gözlerimizin içine bakıyor. Yeterli ilgi görmeyen köpeklerde stres, kaygı ve depresyon gibi mental problemler ortaya çıkabiliyor. Sosyal ihtiyaçları karşılanan köpekler ise daha mutlu ve huzurlu oluyorlar.

Bu yüzden onları her fırsat bulduğunuzda sevmeli, oynamalı, sevgi sözcükleri kullanmalı, birlikte aktiviteler yapmalısınız!

Unutmayın, küçük dostlarımız bizim hayatımızın yalnızca bir bölümünde var olacaklar ama biz onların hayatlarının tamamıyız…

Bunlar da ilginizi çekebilir: