Karayipler'deki St. Martin Adası, Avrupa'da Olmamasına Rağmen Neden Fransa ve Hollanda'nın Ortak Sınırı Olarak Kabul Ediliyor?

Dünyanın en egzotik bölgesi olarak kabul edilen Karayipler’de Hollanda ve Fransa’yı birbirine bağlayan garip bir bağlantı var!

St. Martin Adası olarak geçen bu bölge, Avrupa’da bile yer almamasına rağmen nasıl oluyor da Fransa ve Hollanda’nın ortak sınırı kabul ediliyor?

Tam olarak bağımsız sayılmasa da özerk bir devlet olan bu bölge, neden sınır olarak ayrılmak durumunda kaldı?

St. Martin, Karayipler’in en dikkat çekici adalarından biri olarak tarih boyunca sayısız olaya tanıklık etmiştir.

Hem Fransa hem de Hollanda geçmişine ev sahipliği yapan bu ada, 17. yüzyıldan günümüze kadar birçok önemli olaya sahne oldu. Ada, yalnızca coğrafi anlamda değil; kültürel, ekonomik ve sosyal bağlamda da ikiye bölünmüş durumda. Şu an Avrupa sınırlarında bile olmayan bu bölge, Hollanda ve Fransa’nın ortak sınırı olarak kabul ediliyor.

Ada’nın geçim kaynağı, büyük ölçüde tuz üretiminden oluşuyordu. 16. yüzyılda İspanya’dan bağımsızlıklarını kazanan Hollandalılar, Baltık Denizi'nde balıkçılık yaparken tuz kullanarak bu balıkları koruyordu. Ancak Portekiz’in tuz yataklarına olan erişimlerini kaybeden Hollandalılar, yeni bir tuz kaynağı arayışına girmişti.

Daha sonra gözlerini Karayipler’in bu verimli adasına diktiler.

1631’de Hollandalılar St. Martin’de ilk yerleşimlerini kurarken adada zaten 14 Fransız ailesinden oluşan bir koloni bulunuyordu. Ancak Hollandalıların tuz üretimindeki rekabeti, Fransızlar ve İspanyollarla da gerilimler yarattı.

1648’den bugüne kadar uzanan bu sınır ise Fransız ve Hollandalılar arasında bir antlaşma ile çizildi. Antlaşması olarak geçen bu antlaşma sonucunda ada ikiye bölündü. Fakat bu antlaşmadan sonra ada, 16 kez daha el değiştirmişti. Öyle ki birkaç kez İngilizler tarafından da işgal edildiği biliniyor.

I ve II. Dünya Savaşları’nın etkisiyle St. Martin Adası tamamen izole bir hâle geldi.

1940’larda, Alman denizaltıları Karayipler’de büyük bir tehdit oluşturuyordu. Ada, ABD Ordusu tarafından savunulurken hava sahasında yapılan mücadelenin bir sonucu olarak 1943’te Princess Juliana Havaalanı açıldı. Bu havaalanı, adayı dış dünyaya bağlayan ilk önemli adım olmuştu.

10 Ekim 2010’da ise ada, Hollanda Krallığı içinde bağımsız bir ülke oldu. 17 mil karelik yüzölçümüyle dünyanın en küçük ülkelerinden biri olan St. Martin, Hollanda Krallığı’nın bir parçası olarak varlığını sürdürürken kendi özerk yönetimini kurdu.

Kaynaklar: Britannica, St. Marteen

İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: