Bu kaos içinde ocakta bir tencere kaynıyor, tavada yemek pişiyor ve yemekler dökülmediği gibi devrilmiyor da.
İşte burada devreye teknolojik dahilik giriyor. Bakalım gemilerde kullanılan özel ocakların ayrıcalığı neymiş.
Fizik kuralları avantaja çevriliyor.
Gemilerde sallantı sırasında yemek pişirmenin anahtarı, özel tasarlanmış sistemler. Geminin hareketine uyum sağlayan ocaklar sayesinde yemekler güvenle pişiriliyor. Bu işin kalbinde ise döner ya da gimbal de diyebileceğimiz ocaklar var.
Mantık, dönme hareketini stabilite için kullanan jiroskop.
Jiroskop mantığıyla tasarlanan ocaklar, geminin hareket yönüne göre ters açıyla hareket ediyor ve ocakta bulunan tencere, tavaları dengede tutuyor.
Nasıl mı? Biraz daha detaylı açıklayalım. Jiroskop, kendi ekseni etrafında sürekli döner ve bu dönüş hareketi dışarıdan gelen kuvvetlere direnç göstererek stabil bir duruş sağlar.
Geminin eğildiği yön de bu sistem tarafından algılanarak sallantıyı ters yönde dengeleyecek şekilde hareket eder. Döner ocakların hareketli bir platformda sabit kalmasıyla da tencere ve tavada aynı şekilde durur.
Bu sistem sayesinde gemi, dalgalı denizlerde bile ileri-geri ya da sağ-sol hareket etse de ocak üzerindeki yemekler de aynı sallantıyı yaşayarak ayak uydurur ve devrilmez.
Bunu destekleyen pratik tasarımlar da var.
Ocaklarda güvenliği sağlamak için manyetik tutucular veya kilitleme mekanizmaları da bulunuyor. Bu sayede tencereler ocak üzerine sabitleniyor ve dökülmüyor. Ayrıca tezgâh ve dolaplarda kullanılan özel kilitlerle de malzemeler yerlerinden fırlamıyor.
Geminin hareketi sırasında yemek yapmanın imkânsız olduğunu düşünseniz de ekibin beslenmesi için düşünülmüş bu ocaklar sayesinde herkes beslenebiliyor.
Bunun da bir sınırı var. Çok fazla sarsıntıda ocak da duvara çarpabiliyor. Bu yüzden de yemeği yapan kişi tarafından da desteklenebiliyor.
Yemek sadece karada değil, denizin ortasında da lezzetle pişiyor, tabii teknoloji ve fizik yardımıyla!
İnceleyebileceğiniz diğer içeriklerimiz: