Gelişmekte olan pazarlar alanında uzmanlık sahibi, Exotix'in araştırma, inceleme ve veri biriminin global başkanı Paul Domjan bu hafta müşterilere gönderdiği bir yazısında blockchain teknolojisi ile son on yılın akıllı telefon ve mobil bombası arasında bir benzetme kuruyor.
Akıllı telefonlar gelişmiş pazarlardan çok, gelişmekte olan pazarlarda değişimleri beraberinde getirerek bir çok ülkenin sabit hatlı telefonları atlamalarını sağladı.
Domjan şöyle yazıyor: "Öncü piyasalar bugün, gelişmiş ekonomileri bir kez daha geçmek için konumlanmış olabilirler, ama bu sefer anahtar teknoloji blockchain ve kripto para birimleri olacak."
Özellikle mülkiyet sahipliği, sözleşmelerin uygulanması ve paranın saklanması ya da gönderilmesi gibi işlemlerde net bir uygulama olacağı öngörüsünde bulunuyor Domjan.
Aynı zamanda 'Distributed Ledger Tech (Dağıtık Defter Teknolojisi)' olarak da bilinen blockchain teknolojisi, ilk olarak 2009 yılında oluşturulan dijital para birimi 'bitcoin' ile birlikte tanındı. Hemen hemen anlık olarak güncellenen bir paylaşımlı veri tabanının oluşturulmasına imkan veren bu teknoloji ile herkes veritabanının aynı versiyonunu görebiliyor. Sistem, defter düzenleme işlemlerinin korumasını sağlamak amacıyla gelişmiş kriptografi ve grup onayı kullanıyor.
İnsanlar genellikle ticaret gibi şeyleri kaydetmek için merkezi bir veritabanı kullanırlar. Bu yolla tarafsız bir aracı, herkesin işi kuralına göre yapıp yapmadığının kontrolünü sağlar. Blockchain işte bu aracıya olan ihtiyacı ortadan kaldırır.
Bu teknoloji ilk aşamada bitcoin için merkez bankası ihtiyacını ortadan kaldırmak üzere geliştirildiği için, bütünüyle bağımsız olabilecekti. Fakat bu özellik, güvenilir bir aracı ya da merkezi otoritelere yer veren diğer sektörler ve işlemler için sayısız uygulamaları da beraberinde getiriyor.
Bankalar, ödeme ve takas gibi işlemlerde ihtiyaç duyulan aracıları ortadan kaldıran blockchain sisteminin bünyesinde yer alan güvenlik ve güvenilir kontrol uygulamalarından ötürü bu sistemi uyarlama konusunda oldukça hevesliler. Zira bu durum masrafların da azaltılmasını sağlıyor. Santander'in 2015 yılında yayınlanan raporunda dile getirdiği bir tahmine göre bankalar bu teknoloji ile 20 milyar dolar kadar tasarruf edebilirler.
"Dağıtık doğası nedeniyle yeni varlıkların blockchain üzerinde kaydedilmesi işlemi oldukça yavaş gerçekleşebiliyor. Öyle ki işlem süreleri saatler, hatta günler alabiliyor. Halbuki günlük olarak yapılan e-ticaret işlemlerinde bu süre, saniyelerle ifade edilir. Bu nedenledir ki blockchain teknolojisi, gelişmiş ve hatta gelişmekte olan ekonomilerde mevcut varlık kayıtları için oldukça kötü bir alternatif olarak çıkıyor karşımıza" diyor Domjan.
"Gelişmekte olan ülkeler çapında bir avantaj olduğunu görüyoruz"
Fakat gelişmekte olan sektörlerde durumun böyle olmadığını söyleyen Domjan, zira bu ülkelerde varlık kaydını yapan sistemlerin güvenilir olmadığı gibi, zayıf olduğunu belirtiyor.
"Rusya ve Çin gibi öne çıkan piyasalar, yüksek gelir sahibi OECD ülkelerle eşdeğer varlık kayıt sistemlerine sahip olmakla birlikte, Latin Amerika, Alt Sahra Afrika ve Güney Asyada gerçekleşen gecikme süreleri, en iyi performans gösteren ekonomilerin yarısından bile daha az performans sergileyebiliyorlar."
İsveç gelişmiş bir ülke olmakla birlikte, blockchain tabanlı arazi kayıt sistemi üzerinde çalışmalar yapıyor. Ukrayna ve Gürcistan' da bu çözüm üzerinde çalışan diğer ülkeler arasında yer alıyorlar.
Domjan yazısında devamla şöyle diyor: "Aslına bakarsanız blockchain teknolojisi her şeyin temiz ve güvenilir bir kaydını tutmak için kullanılabilir. Örneğin Estonya BitNation adı verilen noter hizmetini uygulamaya koyarak, BitNation blockchain sisteminde kaydedilen evliliklerin de tanındığı bir sistem oluşturdu. Ukrayna ise blockchain sistemi üzerinde bir seçim platformu geliştiriyor."
Benzeri uygulamalar sözleşmeler için de geçerli. Ethereum'un blockchain teknolojisi, komutlara dayalı kurallar yazılmasını mümkün kılıyor: Örneğin; ödeme alındıysa, tapuyu alıcı adına kaydet gibi. Halihazırda işlemlerin bu tip şeyler için düzenli şekilde götürüldüğü gelişmiş ülkeler için güçlü bir araç olmayan bu teknoloji, gelişmekte olan ekonomiler için dönüşümü sağlayacak bir araç olarak kullanılabilir.
"Aynı prensip, finansal türevlerden uluslararası ticarete kadar bir çok alanda gerçekleştirilen işlemlerde de kullanılabilir" diyen Domjan son olarak kripto para birimlerinin transferlerinde yaşanan kolaylığın da en çok gelişmekte olan ülkelerin işine yaradığını belirtiyor.
"Sermaye kontrolleri, son derece değişken para birimleri ve yüksek enflasyon, yönetim sorunları, ödeme işlem masfraları ve yerel para birimindeki değişkenlikler gibi faktörlerin yaşandığı ülkelerde durum, kripto para birimlerinde yaşanandan daha kötü durumda olabilir. Ya da en azından kripto paralar, yerel para birimlerine oranla daha cazip bir alternatif olarak öne çıkabilir. Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerde yaşayıp da parasını Zimbabwe'deki borkerlara göndermek isteyen ve bu nedenle değer stok aracı olarak alternatif arayan yabancı yatırımcılar için bu tip bir avantajı görebiliriz."
Goldman Sacshs' da yakın zamanda yaptığı bir açıklamada bitcoin gibi kripto para birimlerinin, geleneksel para fonksiyonlarının pek iyi çalışmadığı global finans sistemlerinin bazı yerlerinde yasal bir döviz birimi haline gelebileceğini belirtmişti.