Evrenin yüzde 80'den fazlasının karanlık maddeden oluştuğu söyleniyor. Nedense bilim insanları karanlık maddenin tam olarak ne olduğunu keşfedebilmiş değiller. Ancak karanlık maddenin ne olduğuyla ilgili bir çok teori bulunmaktadır. Son zamanlarda ortaya atılan “Karanlık madde, yerçekimi dalgalarından oluşuyor olabilir” teorisi de bunlardan biri.
Princeton Üniversitesi'nden David Spergel ile Brown Üniversitesi'nden Evan McDonough ve Stephon Alexander, karanlık maddeye yeni bir yaklaşım getirdiler. Spergel tarafından yapılan açıklamalara göre, yürüttükleri eşsiz yaklaşım karanlık madde bulmanın bir yolunu sağlayabilir. Karanlık maddenin kümelenmiş dağılımını kozmik bir mikrodalga zemine saçarak, Big Bang radyasyonuna benzer bir etki yaratabileceklerini düşünüyorlar. Hatta bilim insanı, araştırmalarının Galaksi gibi çok daha büyük ölçekli yapıların oluşumunu dahi etkileyebileceğini düşünüyor.
McDonough’un ekibi, karanlık maddeyi daha yakından tanıyabilmek için bugünün karanlık maddesiyle aynı olmayan karanlık madde kuarkları adı verilen parçacıkları varsayan ilkel evren modelini kullandı. Bu koyu kuarklar, “kiralite” olarak adlandırılan nötrinolarla benzer özelliklere sahip olabilirler. Kiralite özelliğinden kısaca bahsetmek gerekirse, rotasyon ile kendileri elde edilemeyen ancak benzerleri elde edilebilen moleküller için kullanılan bir tanımdır. Bunun yanı sıra parçacık fiziğinin Standart Model'inde dört temel kuvvetle etkileşen parcacıklara kuark denir. Eğer araştırmalar olumlu devam ederse ekip, kendi karanlık maddesini üretebilecek.
Araştırma ekibinin, konuyla ilgili yaptıkları açıklamada,”Karanlık maddenin var olduğunu biliyoruz. Çünkü yerçekiminin görünür madde ve elektromanyetik radyasyon ile nasıl etkileşime girdiğini gözlemleyebiliyoruz. Orada bir şey var, ancak henüz tam olarak derinlemesine göremediğimiz için konuyla ilgili yeterli bilgiye sahip değiliz.” dedi. Bu sebeple ikili ortaya attıkları teorinin, kanıtlanabilirse karanlık madde ile ilgili bir çok bilgiyi de açığa çıkaracağını düşünüyor.
Bilim camiasının, sahip olduğu yetersiz bilgi ve karanlık madde üzerindeki ilgisi düşünüldüğünde her teoriye oldukça sıcak bakıyor olması oldukça doğal. Bu alana getirilen her yeni teori beraberinde yeni soru işaretlerini getirirken karanlık maddenin keşfi konusundaki amaçlarına bir adım daha yaklaştırmış oluyorlar. Peki, sizce karanlık maddenin keşfi insanlık adına ne kadar önemli bir keşif?