iPhone'la Fotoğraf Çektiğinizde Çıkan Deklanşör Sesinin Arkasındaki İlginç Hikaye

Akıllı telefon satışlarının ilk defa gerilediği bir yılı geride bıraktık. Yani herkesin cebinde şakır şakır fotoğraf çekebileceği bir telefon var. Nokia’nın zil sesi gibi efsaneleşen iPhone deklanşör sesi, fotoğraf çekmek denildiği zaman ayrı bir köşeye sahip. Peki bu ses nereden geliyor?

Teknolojik aletler yaygın kullanılmaya başladıkları andan itibaren ikonik sesleriyle hatırlanıyorlar. Cebimizdeki parayı alıp duyularımıza seslenen firmalar arasında bu konuya en büyük örnek ise Mercedes. Firma elektrikli otomobil üretmesine rağmen, benzinli araçlarıyla sükse yaratan motor sesini kaybetmemek için müzik grubu Linkin Park ile çalışıyor

Nokia’nın efsanevi zil sesi Nokia Tune ise geçmişi çok ötelere giden bir şarkıdan alıntılandı ve çok ilginç bir hikayeye sahip. Peki ya iPhone’nun deklanşör sesini hiç düşünmüş müydünüz?

1980’lerin sonlarına, Apple’ın henüz adını duyuramadığı acemi günlerine gidelim:

Jim Reekes isimli ses mühendisi, o yıllarda Apple’ın Mac bilgisayarları için yeni sesler üretmek ile görevlendirilmişti. Bu seslerin çoğunu evinde yaptı. Ancak zamanla Steve Jobs onu Beatles grubunun şarkılarından alıntılar yapması için zorladı. Reekes de işinden olmamak adına bunu gerçekleştirdi.

The Beatles’ın avukatları Apple’ın bu işi yaptığını görünce şirkete dava açmaya başladılar. Sonralarda Mac’in kullandığı ses efektlerinden birisi de Xylophone olarak adlandırıldı. Bu sesin adı zamanla iPhone’nun simge haline gelen zil sesinin adı oldu. 

Her iPhone'nun fotoğraf makinesinde bir Canon var:

Reekes, Mac'lerdeki ekran görüntüsü alma sesini de düzenleyen kişiydi. Bu günlerde iPhone ile fotoğraf çekilince duyduğunuz ses ile Mec’lerdeki bu ses aynıydı. Apple sesleri kullanarak ekosistem oluşturuğunun sinyallerini veriyor, her ürününe imzasını atıyordu. 

Ancak bu ses de orijinal bir kaynaktan gelmiyor, tıpkı Xylophone gibi farklı bir kaynaktan alınıyordu. Rekees, 1970’li yıllardan kalma bir fotoğraf makinesi olan Canon AE-1 kullarak bu sesi sembol haline getirmeyi başardı. Fakat hem Mac hem de iPhone’nun deklanşör sesi, orijinal kameradan çıkan sesin yavaşlatılmış versiyonuydu. 

Reekes sonralarda bu ses ile ilgili anılarını, "iPhone'la birisi bir fotoğraf çektiğinde çıldırıyor, kendi kameram zannediyorum. Kameramı kimin çaldığını görmeye çalışıyorum” şeklinde özetliyor.

Fakat Reekes bu sembolik sesler üzerinde bir hakkı bulunmadığı ve sadece bir çalışan olduğu için bugün milyoner değil. Apple, klasikleşen seslerin üretildiği dönemde defalarca kez batma tehlikesi yaşayan bir şirketti. Bugünlerde ise başarılı bir şekilde oluşturduğu kimlik sayesinde dünyanın en değerli şirketi konumunda.

iPhone ile fotoğraf çektiğinizde aklınıza bu ufak hikaye gelsin istedik. Takipte kalın :)