Daha önce neler olduğunu takip edemeyenler için hemen kısaca Facebook’un ne haltlar karıştırdığından bahsedelim.
Sosyal medya devi, 87 milyon insanın kişisel bilgilerini seçim araştırmalarında kullanmak üzere Cambridge Analytica isimli bir şirketle izinsiz olarak paylaştı. Bir anket uygulamasıyla yapılan sızıntı, uygulamayı kullanan kişilerin arkadaş listelerindeki diğer kişilere kadar sıçradı ve böylelikle tarihin en büyük gizlilik ihlali gerçekleştirilmiş oldu. Aynı ihtimal Facebook ile giriş yapılan bütün uygulamalar için geçerli olabilir, dolayısıyla herkes tehlike altında. Mark Zuckerberg de bunu kabul ediyor.
Zuckerberg, iki hafta önce patlak veren bu skandalın ardından bugün gönüllü olarak ilk resmi ifadesini verdi. Fazlasıyla zorlandığı her halinden belli olan Zuck, bugünleri göreceğini bilse muhtemelen Facebook’u kurmazdı.
Senatörlerin Zuckerberg’i zorladığı anlardan birisi, aslında herkese gizliliğin ne demek olduğunu gösterdi:
Eğer sürecin detaylarını ve Zuckerberg’in anlayamadıklarını merak ediyorsanız, aşağıdaki iki haberimizi okumanızı tavsiye ediyoruz:
Zuckerberg neredeyse 5 saat boyunca ifade verdi. 40’tan fazla senatör olduğu için her birinin soru sorabilmek adına 5 dakikası bulunuyordu. Genç “diktatör”, hataları karşısında her zamanki gibi özür dileme turuna devam etti. Senatörler, basın mensupları ve tüm kullanıcılar için bu anlar çok ender rastlanan cinstendi. Fakat her şeye rağmen senatörler de bazı soruları gözden kaçırdılar.
1. Facebook, Facebook’u kullanmadığımız zamanlarda bizi nasıl takip ediyor?
Eğer Facebook, Instagram ya da WhatsApp kullanıcısıysanız, verileriz depolanıyor ve takip ediliyorsunuz. Uygulamaları kullanırken olan bu izleme süreci zaten bilinen bir gerçek. Ancak Facebook uygulamasından çıkış yaptığınızda, internette dolaşırken girdiğiniz bütün bilgilerin de takip edildiği söyleniyor. İşin bu boyutu henüz dedikodulardan ibaret olsa da Senatör Roger Wicker, Zuckerberg’i köşeye sıkıştırıyor.
Ancak sorunun cevabı net bir şekilde ortaya çıkartılamıyor. Zuckerberg, kendisinden emin bir şekilde internet kullanımlarının daha iyi reklamlar verebilmek adına takip edildiğini söylüyor.
Senatörler kesinlikle bu işin üzerine gidebilirlerdi. İnternetteki dolaşımlarımızla ilgili verilerin Facebook’a farklı uygulamalar aracılığıyla aktarılması başlı başına bir skandal olur.
2. Facebook tekelleşiyor mu?
Daha fazla bilgi daha fazla para demek. Facebook’un vaktinde dev olmanın kıyısından dönen Snapchat’i satın almak için ne kadar can attığını biliyoruz. Beklediğini bulamayınca özelliklerini çalıp bütün uygulamalarına uyarladı. Facebook, Snapchat’i tam anlamıyla yedi.
Zuckerberg’e göre Facebook bir tekel değil ve olamaz, o sadece bir teknoloji devi. Ancak dünyanın en büyük reklam şirketi olduğu konusunda nedense çok az soru yöneltildi.
3. Facebook’un gizlilik ayarları neden bu kadar zor?
Platform, kullanıcılarına 3200 kelimeden daha uzun kullanıcı sözleşmesi gösteriyor. Bu noktada pek çok insan içinde nelerin yazdığını bile önemsemiyor. Senatörler Zuck’a bu konuda yakındılar. Ayrıca gizlilik ayarlarının kullanımı konusundaki karmaşayı da dile getirdiler. Bu konunun üzerine hiç düşülmedi. Belki başka duruşmalarda yöneltilecek en önemli sorulardan birisi olabilir.