2013 yılında kuzeydoğu Kazakistan’da bulunan Kalachi adlı küçük kasabada gizemli ve ne olduğu belirsiz bir hastalık baş göstermişti. Kimse olayın tam olarak ne olduğunu anlayamamasına karşın, hastalığa yakalananlar bir anda gözlerini kırpıştırıyor, bedenleri titriyor, çift görme sorunu yaşıyor ve sonrasında günler süren uykunun kollarına kendilerini bırakıyorlardı.
Uyku hali dememize bakmayın, hastalar neredeyse kısa süreli koma hali yaşıyorlardı. Öyle ki günler sonra uyanan hasta, ne olduğundan ve neler yaşadığından tamamen habersizdi. Hastalığı ilk yaşayan Lyubov Belkova, orta yaşlı bir kadındı ve ilk olarak durumu 2010’un Nisan ayında yaşamıştı. Yukarıda belirttiğim belirtileri yaşayan kadın, olaydan tam dört gün sonra bir hastanede gözlerini açmıştı. Kendine ne olduğunu soran Belkova, hemşirelerden inme geçirdiği yanıtını aldı.
Aradan çok süre geçmeden aynı kasabada başka bir kişi daha bu hastalığa yakalandı. ‘Uyku hastalığı’ adı verilen bu hastalık, kasabada adeta bir virüs gibi yayıldı ve birçok kişi benzer belirti ve uyku hallerini yaşamaya başladı. İş öylesine çığırından çıkmıştı ki kasabada bulunan kedi bile bu hastalığa yakalanmıştı.
Daha sonrasında olay etraflıca araştırıldığında hastalığın sadece bu bölgede görülmediği, farklı kasabalarda da benzer olayların gerçekleştiği ortaya çıktı. Krasnogorsk adı verilen komşu kasaba halkı da hayatını aynı hastalıktan muzdarip olarak geçiriyordu. Zaman geçtikçe bu hastalığı yaşayan insanlar çoğalıyor ve beraberinde kimi zaman ölümleri getiriyordu. Ancak buradaki en önemli nokta, her ne yapılırsa yapılsın hastalığa etken olan olay veya durum anlaşılamıyordu. Sadece insanlar konu hakkında birçok soru ve varsayımda bulunuyordu.
Olaydan etkilenen kişi sayısı arttıkça, araştırmacılar konu üzerinde daha fazla durmaya başladılar. İlk başta olayın sahte votkadan yaşandığından şüphelenildi. Daha sonrasında ise uranyum madenlerinin bu etkileri yaratabileceği düşünüldü. Bunun üzerinde gerekli testleri yapan bilim insanları, radyoaktif maddenin insanları etkilemeyecek kadar düşük olduğunu buldular.
Aradan 5 yıl geçmesine karşın her ne yapılırsa yapılsın hastalık çözülemiyor ve adeta iki kasaba halkı hastalık yüzünden işkence çekiyordu. Sonrasında bir bilim insanı, konu üzerinde detaylı bir araştırma içerisinde girdi ve hastalığa neyin neden olduğunu buldu.
Hastalığa radyasyon seviyeleri değil, uranyum madenleri neden oluyordu. Havada bulunan karbonmonoksit ve hidrokarbon seviyeleri, kişilerin bilinç kaybı yaşamasına en önemli sebepti. Hastalığın nedeninin öğrenilmesi sonrası Kazakistan Başbakan Yardımcısı Berdibek Saparbaev, uranyum madenleri bir noktada kapattı. Havada bulunan karbondioksit ise buna bağlı olarak azaldı ve kasabalarda bulunan hastalık son buldu.