Büyüyen şehirler, artan nüfus ve doğal ortamdan giderek uzaklaşmamız görmemizi engellese de, dünyamız milyarlarca yıldır olduğu gibi doğal bir döngü ile kendini yeniden şekillendirmeye devam ediyor. Bu şahane düzen ise birçok tür ile sağlanıyor. Dev hayvanlardan minik tek hücrelilere kadar her canlı dünyanın dönüşümü ve yenilenmesi için farkında olmasalar da çalışıyorlar ve ortaya kusursuz bir düzenle ortaya çıkmış yapıtlar koyuyorlar.
Papağan balıklarının oluşturduğu adalar
Mercan resifleri, suyun altında en dikkat çekici oluşumlardan biridir ve barındırdığı canlı çeşitliliği de çok geniştir. Ancak kalabalık ve hassas mercan resifleri; balıkların, süngerlerin ve birçok canlının etkisi ile zamanla aşınır ve ortaya daha enteresan bir durum çıkar; papağan balıklarının adaları. Papağan balıkları resiften aşınan kumları fark etmeden de olsa tüketirler ve bu kumlar zamanla dışkı olarak dışarı atılır. Kumlar ise birikerek kıyılardaki kumsalların yenilenmesini hatta çok uzun vadede adalar oluşmasını sağlar.
Stromatolitler
Dünyanın en ilkel canlı türü olan ve gezegenimizde hayatın başlangıcı olarak kabul edilen stromatolitler, aynı isimli canlıların üretimi sayılan ve 3,5 milyar yıldır burada olan ilgi çekici bir oluşumun ürünleri. Meksika ve Avustralya sahillerinde hala yaşayan bu oluşumun günümüzde 8 farklı türü bulunuyor.
Termit kuleleri
Böcekler arasında en ilgi çekicilerden biri olan termitler, uzunluğu ortalama 7 metreyi genişliği ise 12 metreyi bulan kuleler inşa eder ve bu kulelerin içinde yaşarlar. Bu yapıların en ilgi çekici özelliği ise koloniye düzenli hava, ısı ve nem sağlamasıdır. Topraktan yapılan bu kulelerin kalın ve sert duvarları, yuvanın iç kısmının dışarıdaki sıcaktan uzak tutulmasına yarar. Hava çevirimi için yuvanın iç duvarları boyunca uzanan özel koridorlar yaparlar. Diğer taraftan gözenekler havayı sürekli filtre eder.
Kunduz evleri
Kunduzlar, ahşap ev ve baraj yapma konusunda gezegenin en yetenekli canlısı olabilirler. Üstelik yaptıkları bu evler yalnızca onları dışarıdan gelecek tehlikelerden korumakla kalmıyor. Aynı zamanda bir uydu fotoğrafından bile görülebilecek devasa barajlar üreterek farkında olmadan yeryüzü şekillerine müdahale ediyorlar. Yapılan incelemeler, uzaktan bir bitki oluşumu ya da orman gibi görünen bazı bölgelerin aslında suyun üstünde yüzen kunduz evlerinden ibaret olduğunu gösteriyor ve böyle geniş alanlara yayılan yapılar yapabilmeleri oldukça şaşırtıcı.
Büyük Set Resifi
Kuzey-doğu Avustralya'nın Queensland kıyılarında bulunan resif, dünyanın en büyük resifi ve ölçüleri gerçekten dudak uçuklatan cinsten. Büyük Set Resifi, birbirinden ayrı 2,900 resif ve 900 adadan oluşuyor. 2,600 km genişliğe yayılmış olan resif 344,400 km&³2; alan kaplıyor. Ancak resifin en ilgi çekici yanı sergilediği canlı çeşitliliği. 1.600'den fazla balık türü, 6 tür deniz kaplumbağası, 30 deniz memelisi türü ve 14 deniz yılanı türü olmak üzere yaklaşık 9.000 tür deniz canlısına ev sahipliği yapan resif, günümüzde birçok tehlike ile karşı kaşıya. Küresel ısınmanın getirdiği ısınma etkisi resifi eskiye oranla daha hızlı yok etmeye başladı ve bu hız küresel ısınmanın etkisiyle birlikte daha da artıyor.
Dev yeraltı mağaraları
Arjantin ve Brezilya'da sıkça karşılaşılan ve derinlikleri 40 metreye kadar ulaşan bu mağaraların, yüzyıllar önce soyu tükenen armadillo benzeri memeliler tarafından oluşturulduğu düşünülüyor. Oldukça geniş alanlara yayılan bu tünellerin daha büyük olanlarının ise tembel hayvanların ataları tarafından yapıldığı düşünülüyor.