Hemen hemen herkes, yazılım geliştiricisi olmak istiyor. Ama kimse yazılım geliştiricisi olmak için adım atamıyor. Bunun en büyük nedeni bu kadar çok terimin nasıl akılda tutulduğu noktasında.
Başlamadan önce, rahat olun.
Her yazılımcı, karşılaştığı terimlerin hepsini bilmiyor. Siz de bilmek zorunda değilsiniz. Zaten sizden de bu beklenmemekte. Bu terimleri ve tanımlarını ezberlemek yerine, programlama sırasında bu terimlerin nasıl ve neden kullanıldığını bilmek ve bunu mantıksal yönlerle açıklığa kavuşturmanız sizin için daha kolay ve başarılı bir yöntem olacaktır.
Programlama dillerini öğrenirken kendinizi strese sokmanız, sadece bu işten daha az keyif almanıza sebebiyet verir. Yukarıda bahsettiğimiz yöntem, özellikle kafa karıştırıcı programlama terimlerinin, diğer kafa karıştırıcı programlama dilleri ile birlikte bulunduğu ortamlarda dikkate alındığı zaman faydalı olacaktır.
Metin Editörlerini Tanıyın
Sıklıkla 'Text Editor' olarak karşılaşacağınız metin editörü, sizin yazdığınız metni düzenleyen programdır. Windows'un 'Not Defteri' de aslında tipik bir metin editörüne örnektir. Programlama sırasında kullanabileceğiniz pek çok metin editörü bulunmakta, ancak bunların bir kısmı gerçekten çok karmaşık olabilmekte. Önceliği biraz daha basit arayüzü olan programlara vermekte fayda var. Bazı metin editörleri farklı parametrelerin farklı renklerde vurgulanmasına olanak sunar. Geliştirici daha sonra, kodları kontrol etmek istediği zaman farklı komutları daha kolay şekilde ayırt edebilir.
Bunun sayesinde eğer var olan bir hata durumunda, kod parçaları daha kolay ayırt edilir, hata daha kolay bulunur ve not edilmesi daha basit şekilde yapılır. Sıklıkla kullanılan ve yeni başlayanlar için tavsiye edilen 'Notepad++' ve 'Sublime Text' bizim de indirmenizi tavsiye ettiğimiz kullanmak ve keşfetmek için kullanabileceğiniz kaliteli iki metin editörü örneğidir.
IDE (Integrated Development Environment)
Öncelikle henüz pek çoğunuz IDE hakkında muhtemelen bilgi sahibi olmadığı için sizlere IDE'den bahsedelim. Açılımı Integrated Development Environment anlamına gelen IDE'nin Türkçe anlamı 'Tümleşik Geliştirme Ortamı'dır. IDE yazılımları, geliştirici için işlemleri daha hızlı, dikkatli yapabilmesini sağlar ve verimliliği üst düzeylere çıkarmayı amaçlar. Pek çok IDE yazılımı içerisinde, debugging, kodlama hataları ve otomatik tamamlama gibi özellikleri barındırır.
Bahsettiğimiz gibi, genel olarak daha kısa zamanda daha verimli ve daha kaliteli işlerin yapılmasına olanak sunar. Ayrıca ekranda var olan arayüz daha renkli ve görsel odaklı olduğundan çalışırken olası sıkılmaları da minimuma indirir.
Genel olarak IDE, metin editörünün aksine sadece yazdığınız koda odaklanmaz. Uygulamayı yazmanıza, derlemenize, test etmenize, hataları ayıklamanıza olanak sunar. Yani size pek çok programda ayrı ayrı gerçekleştirilecek işlemleri, tek bir program üzerinden sunar. IDE'ler özellikle C++,C ve Ruby gibi nesne odaklı diller için de kullanışlıdır. Daha detaylı bilgiye sahip olmak isterseniz, hemen aşağıya bir adet yabancı kaynaklı video da bırakıyoruz. Bu aklınızda bulunan soruların tamamen giderilmesine yardımcı olacaktır.
Programlama Dilleri ve Script Dilleri
Script dilleri, C ve Java gibi programlama dillerinden farklı yapılara sahiptir. Programlama dilleri, uygulama geliştirme amaçlı üretilen yazılımlarda, algoritma ve veri yapılarını daha aktif kullanmak amacıyla dizayn edilmişlerdir. Script'ler ise programlama dillerinin daha fazla zorlanarak yapacağı işlemleri, daha hızlı biçimde onları tamamlamak koşuluyla yapmaktadır. Yeni başlayanlar, henüz tam olarak neye başlamak istediğine karar vermek üzereyken, Script ve programlama dilleri arasında ince bir ayrım vardır.
Programlama dilleri derlenirken, Scripting dilleri yorumlanır. Örneğin, 'bilgisayar 1' üzerinden bir uygulama oluşturduğunuz varsayalım. Bunu 'bilgisayar 2' cihazına göndermek istediğinizi düşünelim. 'Bilgisayar 2'nin, 'bilgisayar 1' üzerinde oluşturulan derlenmiş bir programı kullanmasını isterseniz, kaynak kodunuzu derlemeniz gerekecek. Yani kaynak kodunuzu, bilgisayarın okuyabileceği bir makine koduna çevirmeniz gerekir. Bu sayede bilgisayarın indirmesi gereken yürütülebilir bir dosyaya dönüştürmüş olacaksınız. Kullanmak için çalıştırmanız yeterli.
Fakat, bu sırada size kötü de bir haberimiz var. Mesela Windows üzerinde derlenen bir kodun, Mac cihazlarda çalışmayacağını söyleyebiliriz.
Script tarafında ise, komut dosyasını bir web sitesine entegre ederek karşı tarafa bir bağlantı linkini yollamanız yeterli olacaktır. Bu bağlantı bilgisayar tarafından bir tarayıcı ile yorumlanacaktır. Açık indirme ve yükleme gibi şeylere de ihtiyacı yoktur. Yorumlanan kodun derlenmesi gerekmediği için başka platformlarda da kullanılabilir.
Software Library mi Frameworks mü?
Software Frameworks, 'Library'leri de içinde barındıran katı kurallara sahip bir kodlama planıdır. Bir dilden ayrı olarak, belirli bir parametrede bir dilin hangi yönlerinin kullanılacağını belirler. Türkçe anlamı bir manada 'Çatı'dır. Library topluluğu olarak da bilinir. Library ise, bir görevi gerçekleştirmek için projenizi entegre edebileceğiniz ve daha sonra bunu tekrar kullanabileceğiniz kod parçasıdır.
Aşağıya sizlere bu farkı video içinde kavrayabilmeniz için bir video bırakıyoruz.
Pseudocode
Genel olarak alacağınız programlama eğitimlerinde, algoritmayı tanımanızı sağlayan ve sözde kod olarak da bilinen bir terim Pseudocode. Daha çok uygulama öncesi komutun mantığını açıklamaya yarar. Pseudocode kodunuz için bir şablon oluşturur, projeyi daha kolay tamamlar ve belirli formatları aklınızda tutmanıza yardımcı olur. Genel olarak günlük konuşma özelliklerini taşır, belirli standartları yoktur. Programlama eğitimi sırasında sıkça kullanıldığından bu eğitimi veren kişinin anlayış ve isteğine göre değişikliğe uğratılabilir.
Bahsettiğimiz bu şeyler, şimdilik başlangıç düzeyinde
Bu yazı sonrası yazılım geliştirici olmaktan vazgeçmiş hissediyorsanız veya henüz hazır değilim diyorsanız, bir miktar haklı olduğunuzu belirtmekte fayda var. Yazılım dünyası, evren kadar geniş ve bitmek bilmeyen bir yapıya sahip. Ya da en azından bu şekilde hissettiriyor. Ancak bu parçaların hepsinin, ilerleyen zamanlarda birbirini tamamladığını göreceksiniz.