Sinema, ilk kare perdeye yansıtıldığından beri insanlık için bir tür "gerçekliği yıkış" aracı oldu. Auguste ve Louis Lumiêre Kardeşler, sinema tarihinin ilk filmi kabul edilen Trenin Gara Girişi'ni Paris'te bir kafede gösterime sunduklarında; perdeden üzerlerine dev bir trenin geldiğini gören gözler panikle açıldı ve insanlar kaçışmaya başladı. Çünkü o ana kadar göz için gerçekten başka görünen olmamıştı.
Trenin Gara Girişi (1895)
Aradan geçen 123 sene, sinemadaki gerçeklik algısını hayli değiştirdi. Bu büyülü dünyanın sınırsızlığını keşfettikten sonra, kameraları ve beyaz perdeyi gerçeklikten uzak olanı anlatmak için de kullanmaya başladık.
Temeline rüyaları yerleştiren filmler de bu yönüyle her zaman ilgi çekici olmuştur ve biz de bu listemizde rüya ile gerçeğin iç içe geçtiği 5 şahane film seçip beğeninize sunduk.
Listede yer alan filmleri izlerken, rüyalarla ilgili güzel olan şeyin anlamak değil hatırlamak olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Şimdiden keyifli seyirler.
5. Rüya (Bi-mong) - 2008:
Güney Kore'li başarılı yönetmen Kim Ki-duk'un en sevilen filmlerinden olan Rüya'da, Jin isimli bir adamın gördüğü rüyaların; Ran adında bir kadının gerçeklerine dönüşmesi işleniyor. Jin'in rüyasında gördüğü trafik kazası, Ran için gerçeğe dönüştükten sonra ikilinin yolları kesişiyor. Sebebini bilemedikleri bu gizemli durumu çözmek zorunda olan ikili, içinden çıkılmaz sessiz bir savaşa sürükleniyor.
Eğer aksiyonu yalnızca şiddeti göstererek aktaran filmlerden sıkıldıysanız, Rüya sizin için iyi bir seçenek olacaktır.
- IMDb puanı: 6.6
- Rotten Tomatoes notu: %59
4. Kayıp Otoban (Lost Highway) - 1997:
Kayıp Otoban, Amerikan bağımsız sinemasının en başarılı filmlerinden biri olarak kabul gören; anlaşılması güç ancak bir solukta izleyeceğiniz şahane bir yapım. Aynı zamanda bolca sürreal ögeye de yer verilen filmde, eşinin kendisini aldattığı paranoyasıyla yaşayan bir adamın; işlediği cinayetten sonra geçirdiği cinnet ve sonrasında yaşanan 'gerçekdışı' süreç konu edilliyor.
Film aynı zamanda yönetmenin en 'anlaşılması güç' eseri olarak anılıyor; izlemek isterseniz, bunu aklınızda tutmanızda fayda var.
- IMDb puanı: 7.6
- Rotten Tomatoes notu: %60
3. Vanilla Sky - 2001:
Psikolojik gerilim türünün en iyi örneklerinden olan ve tahmin edilmeyen sonuyla hafızalara kazınan Vanilla Sky; yaşadığı trajik bir olaydan sonra hayatı darmadağın olan genç ve zengin karakter David Aames'in deliliğe sürüklenen enteresan hikayesini konu ediniyor. Ölüm, yaşam, rüya ve gerçekler konusunu başarılı bir şekilde işleyen film, yer yer bilim kurgu ögelerine de yer veriyor.
İnsan psikolojisi ve ölümsüzlük düşüncesi ilginizi çekiyorsa, Vanilla Sky mutlaka izlemeniz gereken enfes bir film.
- IMDb puanı: 6.9
- Rotten Tomatoes notu: %41
2. Rüya Bilmecesi (La Science Des Rêves) - 2006:
Rüya Bilmecesi, en başarılı gerçekdışı filmlerden kabul edilen Eternal Sunshine of the Spotless Mind'ın yönetmeni Michel Gondry'nin hak ettiği değeri görememiş filmlerinden biri. Eğlenceli rüyaları ile sıkıcı hayatı arasında sıkışan Stephane'nin dünyasını anlatan yapım, bir süre sonra gerçekle rüyayı ayırmayı zorlaştırarak şahane bir seyir sunuyor.
Eğer rüyalarınızı kontrol etme yeteneğine sahip olduğunuzda başınıza geleceklere dair düşünmek size keyif veriyorsa, Rüya Bilmecesi mutlaka izlemeniz gereken bir yapım.
- IMDb puanı: 7.3
- Rotten Tomatoes notu: %70
1. Başlangıç (Inception) - 2010:
Söz konusu rüyalar ve filmler olduğunda, kuşkusuz, herkesin aklına gelen ilk filmlerden olan Başlangıç; rüya anlarında bilinçaltında yolculuk yapılabilen bir dünyada, bir bilince 'fikir yerleştirmek' için çıkılan enteresan yolculuğu konu ediniyor. Yalnızca yaratıcı senaryosuyla değil görsel olarak da tatmin edici bir seyir sunan yapım, usta yönetmen Christopher Nolan'ın en alternatif ve başarılı filmlerinden biri olarak kabul ediliyor.
- IMDb puanı: 8.8
- Rotten Tomatoes notu: %86