Geçmiş dönemleri tasvir ederken ya Vikings dizisindeki gibi ajanstan seçme insanları ya da karikatürlerden fırlamış, kıllı ve kaba insanları hayal ediyoruz. Eski insanların gerçekte nasıl göründükleri sorusuna modern bilimin verecek bir cevabı var.
1987 yılında İskoçya Caithness’da ortaya çıkarılan kalıntıların bir kadına ait olduğu anlaşılmış ve kadına Ava ismi verilmişti. Günümüzde geliştirilen teknolojiler sayesinde, kadının hayatı ve görünüşü daha net bir şekilde ortaya çıkarıldı.
Araştırmanın başındaki isim Maya Hoole Ava’nın siyah saçlı, kahverengi gözlü, şu anda Güney Avrupa’da yaşayan halklarınkine benzer bir tene sahip bir kadın olduğunu söyledi.
Ava daha önce kızıl saçlı ve mavi gözlü olarak resmediliyordu ancak adli tıp sanatçısı Hew Morrison, Ava’nın yüzünü daha doğru olarak resmetti.
O dönemde ufak bir azınlığın sahip olduğu türden bir mezara sahip olan Ava’nın, inek kafatasıyla gömülmüş olmasından besicilikle uğraştığı anlaşılıyor. Oldukça uzun boylu olan Ava, 18-25 yaş arasında vefat edene kadar dolu dolu bir hayat yaşamış. Gençliğinde bir hastalık da atlatan kadın, birkaç nesil önce Kuzey Avrupa’dan göç eden bir ailenin çocuğuymuş.
Yeni araştırma, Proceedings of the Society of Antiquaries of Scotland dergisinde yayımlandı. Makalenin başyazarı olan arkeolog Hoole, yeni geliştirilen teknolojilerin sadece yeni kazılardan çıkan kalıntılarda değil, eski buluntularda da kullanılması gerektiğini savunuyor. Araştırmanın yazarlarından Tom Booth ise, M.Ö. 2500’lü yıllarda yaşanan göçün, Britanya’daki halkı ve halkın kültürünü etkilediğini söylüyor.