Büyük Patlama ve daha öncesinde evrenin durumu her zaman için büyük merak ve tartışma konusu olmuştur. Einstein’in görecelik kuramı bazı şeyleri açıklasa da, teorinin uygulanış şekli farklı sonuçlara götürebiliyor.
Big Bang’in (Büyük Patlama) öncesi ve evrenin sonrası hakkında pek çok farklı teori var. Bunlar arasında ayna evren, paralel evren, zamanın ters aktığı evren gibi pek çok farklı fikir var. Tekillik olarak adlandırılan ve Büyük Patlama’nın yaşandığı noktada var olan sonsuz yoğunluktaki kütleden meydana gelen varlığın, kendi üstüne kapanmış bir evren olduğunu ve Büyük Patlama’nın bir evrenin sonu olup bir diğerini başlattığı yönünde de teoriler var.
Boş uzayı tarif etmekte kullanılan çeşitli modeller, fizikçiler tarafından kullanılıyor. Einstein’in genel görelilik teorisi bu uzaya evrenin temeli olarak bakıyor. Stephen Hawking ise ölmeden kısa bir süre önce Neil deGrasse Tyson ile yaptığı röportajda, Büyük Patlama’yı Güney Kutbuna benzetmiş ve Güney Kutbu’ndan daha güneyde bir şey olamayacağını söyleyerek, büyük patlamada etrafa hiçbir şey olmadığını savunmuştu.
Fizikçiler Tim A. Koslowski, Flavio Mercati ve David Sloan ise genel görecelik kuramı üzerine yeni bir model geliştirerek tartışmaya dahil oldular.
Araştırmacılar ilk olarak, uzay zamandaki daralmayı, içindeki tüm “ıvır zıvırdan” arındırarak ele aldılar. Böylece fizik kuralları, sergilendikleri sahne değişse dahi aynı kalabiliyordu. Evrenin başlangıcındaki sonsuz kütleli ve küçülmüş haline ise Tekillik yerine Janus Noktası demeyi uygun görmüşler. (Janus: İki yüzü olan bir Roma tanrısı.)
Evreni oluşturan maddeler, Janus Noktası’nda üç boyutlu yapıyı kaybederek bir parça kağıt gibi iki boyutlu hale geliyor. Bu noktanın daha gerisine gidildiğinde ise evren yeniden üç boyutlu hale geliyor, ancak ters yönde.
Bunun fizik açısından ne anlama geldiğini çözmek zor. Ekip ise parçacık fiziğinde simetrinin etkilerini ortaya çıkarabileceklerine inanıyor. Onlara göre evrenin diğer tarafında tamamen anti maddeden oluşan bir ters evren var.
Ters evren fikri her ne kadar yeni bir fikir olmasa da tekillik problemine bu şekilde yaklaşmak oldukça yeni bir fikir. Tartışma yaratması muhtemel olan yaklaşımı da içeren araştırma, Physics Letter B adlı dergide yayımlandı.