Bundan yaklaşık 300 milyon yıl önce dört ayaklı, bir buçuk metre boyundaki bir sürüngen dünya üzerinde geziniyordu. Bu türün üyelerinden biri, saplandığı bir yerde hayata gözlerini yumdu. Derisi ve organları zaman içerisinde yok olsa da kemikleri sağlam kalmayı başardı.
Bu kemikleri ve iskelet yapısını keşfeden bilim insanları, canlının hareketini taklit edecek bir robot inşa etti. Böylelikle sudan karaya çıkan canlıların nasıl hareket ettiğini ve yayıldıklarını açıklamayı amaçlıyorlar.
Araştırmacıların ilk keşfettiği şey, bahsi geçen canlı türünün düşünülenden çok daha gelişmiş ve hızlı bir canlı türü olduğu oldu. Öne doğru verimli hareketin Amniyotlar öncesine dayandığı gerçeği de bu deneyle beraber ortaya çıkmış oldu.
Bilim insanları, robot modelini oldukça iyi şekilde korunmuş olan Orobates Pabsti adlı sürüngen türüne ait bir fosili ve bu türe ait ayak izlerini bilgisayar yardımıyla birleştirerek bir model oluşturdu. Modelin ortaya koyduğu yürüme becerisi, bilim insanlarının düşüncelerini değiştirmeye yetecek kadar yüksek oldu.
Karada daha iyi hareket edebilen ve ileriye doğru hızla ilerleyebilen bu türün sudan, tahmin edilenden daha fazla uzaklaşabildiği tahmin ediliyor.
Yaklaşık dört kilogram ağırlığındaki robot, küçük bir kafatasına, uzun ince bir yapıya ve kısa bacaklara sahip.
Araştırmada elde edilen bulgular, Nature dergisinde yayımlanan bir makale ile kamuoyuna duyuruldu. Araştırmayı yürüten isimlerden, Almanya’daki Humboldt Üniversitesi’nden Dr. John Nyakatura, elde ettikleri sonuçlar hakkında açıklamalar yaptı. Dr Nyakamura, yaptıkları testlerin sonucunda Orobatların, daha önce tahmin edilenden daha gelişmiş bir hareket şekline sahip olduklarını söyledi.
Nyakamura’nın araştırması, hayvanların sadece anatomik yapısının değil diğer verileri de denkleme katıldığı ilk araştırmalardan birisi. Bu nedenle de çıkan sonuç çok şaşırtıcı olsa da beklenmedik değildi.