Antik Yunan döneminde yaşamış olan ünlü tarihçi Heredot, milattan önce 450 yılında yazdığı eserinde Mısır gezisinden de bahsetmişti. Ünlü Tarihçi o eserinde Nil Nehri’nde yük taşımakta kullanılan teknelerden bahsetmişti.
O günden bu yana bu teknelerin varlıkları büyük bir tartışma konusu olmuştu. Heredot’un çizimlerine göre tuğla ile yapılmış gibi duran bu papirüs teknelerin orta kısmında direk delikleri vardı.
Firavun dönemine ait dümen çizimlerine sahip olan gemilerin varlıkları bugüne kadar ispatlanamamıştı.
Şimdi sular altında kalmış olan Thonis-Heracleion adlı şehirde bulunan kalıntılar, araştırmacıların incelediği 70 gemi kalıntısı arasında yer alıyordu. Bu çalışmalarda pek çok tarihi eser bulunmuş ve bölgenin kültürü hakkında pek çok keşfin yolunu açmıştı.
Gemilerden biri olan Gemi 17 ise araştırmacılar için özel bir yere sahip. Arkeologlar güvertenin yüzde 70’ini açığa çıkarmayı başardı.
Oxford Deniz Arkeolojisi Merkezi’nden arkeolog Damian Robinson, Heredot’un haklı olduğunu gemiyi bulana kadar anlamadıklarını söylüyor.
“Geminin geçmeli ahşap levhalardan yapılmış olması, Heredot’un yaptığı tuğla gibi tanımına uygun” diyen arkeolog Alexander Belov, geminin 2 metre yüksekliğe ulaşabildiğini ve boyunun da Heredot tarafından açıklanan bilgilere uygun olduğunu söylüyor.
Geminin boyu yaklaşık 27 metre ve Heredot’un tasvirinden biraz daha uzun. Heredot’un tasvir ettiği mimari arkeolojide ilk defa görünüyor. Baris adı verilen bu gemi hakkındaki bulgular, Ship 17: a baris from Thonis-Heracleion adıyla paylaşıldı.