Event Horizon Telescope (Olay ufku Teleskobu - EHT) adı verilen teleskop çalışması için farklı bölgelerdeki teleskopların topladığı veriler, özel bir algoritma ile birleştirilmişti. Gelen verilere göre ortaya çıkarılan görsel, tarihin ilk kara delik fotoğrafı olarak tarihe geçmişti. Bu fotoğraf, bilim insanlarının bazı teorilerini de doğrulamış oldu.
Çarşamba günü The Astrophysical Journal Letters’da 200’den fazla bilim insanının dahil olduğu EHT projesi hakkında 6 sayfalık bir makale yayımlandı. Makalede, Messier 87 adlı galaksinin merkezindeki kara deliğe dair bir görüntü oluşturmak için yeterince veri toplandığı ve insanlığın bir kara deliği ilk defa görme şansı bulduğu belirtildi.
Hakkında bol bol şakalar da yapılan ve biraz bulanık olan görüntü, araştırmanın meyvelerinden yalnızca bir tanesi. Bundan yüz yıl önce ilk defa varlığı hakkında teoriler ortaya atılan kara deliklere dair bu çalışma, çeşitli teorilerin de test edilmesini sağladı. Sonuçlar ise astrofizikte yeni bir çığır açabilecek nitelikte.
Aşağıdaki fotoğraf, kara deliğin fotoğrafından önce yapılan tahminlerin sonucu. Yapılan matematiksel tahminlerden oluşturulan görüntü, bulanık resmin netleştirilmiş haline benziyor. Harvard’ın Kara Delik İnsiyatifi adlı organizasyonunun kurucusu Avi Loeb, “İlgilendiğim kadarıyla, bu görüntüyle ilgili en şaşırtıcı şey hiç de şaşırtıcı olmaması” diyor. Projeye dahil olmayan bilim insanı, bu tahmini 10 yıl önce yapmıştı. Loeb, bu görseli projenin bir parçası olan Avery Broderick ile birlikte oluşturmuştu.
Loeb, kara deliğin tahminlerine çok benzediğini söylerken, bekledikleri şeyin orada olduğunu görmeyi heyecan verici olarak tanımlıyor.
Araştırmaya katılan bir başka isim olan Chi-Kwan Chan, yapılan gözlemlerin Einstein’in görelilik teorisinin doğruluğuna dair bir diğer kanıt parçası olduğunu söylüyor. Einstein’in bu tahminini, insanlar kara delikleri görmeden yüz yıl önce yapmış olması dehasını ortaya koyuyor.
Albert Einstein, 1916 yılında genel görelilik teorisinde çok yoğun cisimlerin uzay zamanı bükebileceğini söylemişti. O dönemde kara delikleri de tahmin eden Einstein, bu cisimlerin etraflarındaki diğer şeyleri de etkilediğini belirtmişti. Yeni gözlemler bu teoriyi de doğruluyor.
“Bugüne kadar Einstein’in teorileri çok, çok defa doğrulandı ama hepsi zayıf alan bölgesindeydi. Genel görelilik teorisini güçlü yerçekimine sahip bir cisimle, bir kara delikle test etmemiştik. Yani diyebilirim ki bu muhtemelen, bu kadar güçlü yerçekimine sahip bir cisimle Einstein’in haklı olduğunu gösteren ilk doğrudan kanıt.” diyen Chan, tahminlerin doğruluğu konusunda Loeb ile hemfikir.
Astronomlar kara deliği gözlemlemeden önce kara deliklerin kütlesini ancak dolaylı yöntemlerle ölçebiliyorlardı. Kara deliklerin etrafındaki gök cisimlerinin hareketlerini izleyerek tahminler yapan araştırmacılar, bu tahminlerini kara deliklerin kütle çekim kuvvetinin etkisine bağlıyordu (Kara delikler oldukça yoğun ve ağır yapılar. Atom boyutundaki bir kara deliğin tahmini kütlesi aşağı yukarı Ağrı Dağı kadar). 5 petabyte’lık verinin işlenmesinden sonra ortaya çıkan sonuç ise tahminlerin çok büyük oranda doğru olduğu olarak belirlendi.
Bu çalışmanın önceki teorileri doğrulaması, dünyadaki araştırmacıların daha göremedikleri gök cisimleri hakkında yıllarca doğru hesaplamalar yaptıklarını gösteriyor. Ulusal Bilim Vakfı yöneticisi France Cordova, “O kadar uzun zamandır kara delikler üzerinde çalışıyorduk ki onlardan birini hiç görmediğimizi unutmak çok kolay.” diyor.
En önemlisi de yeni bulgular, astrofizikte yeni bir çağın şafağına işaret ediyor. Araştırmacılar, kara deliklerden gelen doğrudan sinyalleri ölçümleyebilecekler ve artık bir şeyleri hesaplamak için dolaylı yoldan hareket etmelerine gerek kalmayacak.