Beynimiz büyük bir mucize ve nasıl çalıştığı hakkında keşfetmemiz gereken çok şey var. Bilimsel araştırma araçlarımız geliştikçe elde ettiğimiz veriler de artıyor. Beynimizin yapabildiğini bilmediğimiz ancak daha sonra ortaya çıkan pek çok özelliği bulunuyor.
Beyin, kıvrımlı yapısının içinde gerçekten de büyük sırlar taşıyor. Öyle ki birazdan okuyacağınız yetenekleri şu ana kadar fark etmemiş olmanız hiç de sürpriz olmayacaktır.
Dünya’nın manyetik alanını hissetmek
Dünya’nın iki kutbu var ve bu kutuplar arasında da bir manyetik alan oluşuyor. Manyetik alanlar kuşların göç yollarını belirlemelerinde yardımcı olmak gibi özelliklere sahip. Canlılar genel olarak bu manyetik alanı hissedip ona göre yön bulabiliyorlar.
Biz insanlar da benzer bir özelliğe sahibiz. Tabii ki bu noktada diğer hayvanlardan gerideyiz ancak bu, bizim bu özelliğe sahip olmadığımız anlamına gelmiyor. Faraday kafesi ile yapılan deneylerde insanların, değişen manyetik alanlara tepki verdiği ortaya çıkmıştı.
Doğal çalar saat: beyin
Bazı insanlar, tam olarak kalkmaları gereken saatte uyanırlar. Bu durum aslında beynimizin bir özelliğinden kaynaklanıyor. Özellikle standart bir kalkma saatiniz varsa, beyniniz bu sürece alışıyor. Beyniniz, uyanma saatinden önce stres hormonları salgılamaya başlayarak bu süreci yönetiyor. Geç yatıp geç kalkılan tatillerden sonra iş düzenine uyum sağlamakta zorlanmanın, erken kalkılan okul döneminden sonra tatilde de sabah erkenden uyanmanın suçlusu beynimizin bu özelliği yani.
Uykuda dinleme ve öğrenme
Beynimiz uykuya geçtiği anda dış dünya ile bağlarını kesmiyor. Bilgisayarımızı kapatmak yerine uyku moduna aldığımızda çalışmaya devam ediyor ancak minimum seviyede çalışıyor. Beynimizde de benzer bir durum söz konusu.
Uykumuzun REM aşamasında, duyu organlarımızla etkileşime geçen şeyleri, özellikle de ses uyaranlarını beynimiz fark ediyor. Bilinçli bir öğrenme olmasa bile bu aşamada duyduklarımız zihnimizde yer ediyor.
Hayali antrenman ile piyano öğrenme
Bir konuda iyi olmak istiyorsanız antrenman yapmanız, kendinizi geliştirmek istediğiniz konuda pratik yapmanız gerekiyor. Bu yeni bir dil öğrenmek olur, bir müzik aleti çalmak olur, konu fark etmez. Görünüşe göre sırf piyano çaldığını hayal etmek bile beynimizin piyano çalma konusunda kendini geliştirmesine yarıyor.
Bir çalışmada, iki gruba ayrılan deneklerin yarısı gerçek piyano ile eğitim alırken yarısı da bu işi hayalinde canlandırdı. Sonuç olarak her iki grup da benzer seviyede piyano öğrenmeyi başardı. 90’larda yapılan tekrarda bu defa beyindeki değişmeler de incelendi ve beynin her iki yönteme de aynı şekilde tepki verdiği ortaya çıktı.
İnsanların karakterini bir bakışta anlamak
İnsanlara karşı önyargılı olmak iyi değildir. Beynimiz insanlar için ilk bakışta karakter analizi yapar. Bu analiz genelde de doğrudur. Bu demek değildir ki yaratılış olarak önyargılıyız, her değerlendirme kişiye özeldir. Beynimiz ilk bakışta insanların nasıl göründüğüne, nasıl bir izlenim bıraktıklarına, nasıl bir kişilikleri olduğuna dair mesajlar verir. Araştırmalara göre beynimiz bu konuda yalnızca 0,1 saniyede karar veriyor. İlk andaki izlenim gerçekten de önemli yani.
Otomatik pilota bağlamak
Pek çok işyerinde gündelik olarak aynı işler yapılıyor. İnsanların neredeyse tamamı, tekrar tekrar yaptıkları işler için beyinlerini otomatik moda alıyor. Beynimiz çok da detaylar üzerinde düşünmeden gerekli işlemleri kendisi yapıyor. Araştırmalara göre bu görevler için DMN (default mode network-standart mod ağı) adlı bir beyin kısmı oluşuyor. DMN, tekrar eden görevlerde beynimizin aktif olarak çalışmasından daha iyi performans gösteriyor.
Konuyla ilgili olarak yapılan ve 28 katılımcının yer aldığı bir kart oyununda kişilerin DMN bölgelerindeki değişmelere dikkat edildi. Oyun en çok düşünerek oynandığında zor hale geliyor.
Geleceği görmek
Sayısal sonuçlarını göremiyor olmamız, geleceği göremediğimiz anlamına gelmiyor. Gözler ve beyin arasındaki etkileşimi inceleyen araştırmacılar pek çok ilginç sonuç elde etti. Bu sonuçlardan biri de geleceği algılayabildiğimiz.
Gözlerimizle beynimiz arasındaki boşluğu kendisi tahmin yaparak dolduran beynimiz, birazdan ne olacağını kestirebiliyor. Bu yetenek yaşla birlikte keskinleşiyor. Örneğin bir topa vurulduğunda nereye düşeceğini kestirebiliyoruz.
360 derece farkındalık
Arkamızda gözümüz yok ama arkamızda biri yürüdüğünde durumun hemen farkına varabiliyoruz. Bazen başkası bize baktığında fark ediyoruz. Korku filmlerinde de arkalarındaki varlıkları fark eden karakterler görüyoruz. Bunun nedeni, beynimizin 360 derece algılayabilmesi.
Gözlerimizin görüş alanı kısıtlı da olsa beynimiz çevremizin 360 derece üç boyutlu algılayabildiğini gösteriyor. Ayrıca araştırmalara göre göremediğimiz kısımdan gelen seslere karşı da daha hassasız.
Egzersiz yapmayı düşünerek kas geliştirmek
Bizim ülkemiz için yaz dönemi artık geride kaldı. Gelecek yıl sahillerde kaslarınızla boy göstermek istiyorsanız ya da amacınız sadece daha sağlıklı bir bedene kavuşmaksa ilk yapmanız gereken egzersiz yapmayı düşünmek.
Ohio Üniversitesi’nden araştırmacılar, 29 katılımcı ile bir deney yaptı. Deneyde kişilerin bilekleri hastane alçısına alındı. Daha sonra da kişilere haftada beş defa, günde 11 dakika bilek çalıştırdıklarını düşünmelerini istedi. Daha sonra yapılan incelemede bu sarılı olan bileklerin diğer bileklerden daha güçlü olduğu ortaya çıktı.
Bu yöntem baklava dilimi karın kası çıkarır mı bilinmez ama işe yaradığı ispatlanmış bir şey.
Kendinizi işlemediğiniz bir suçu işlediğinize ikna etmek
Beyinle ilgili en ilgi çekici noktalardan bir tanesi de hafızayı nasıl ele aldığı. Konu hakkında yapılan onca araştırmaya rağmen ulaşılmış net bir sonuç yok. Hatta beynin tam olarak hangi kısmında hangi hafızanın saklandığını bilmiyoruz.
Bu konuda dikkat çekici bir başka nokta ise yanlış anılar. Daha önce olmamış olayları beynimiz net bir şekilde hatırlayabiliyor. Ayrıca kendimizi oldukça ciddi suçları işlediğimize ikna edebiliyoruz. Yapılan bir çalışmada kişilerin %70’i kendilerini işlemedikleri suçları işlediklerine ikna etti. Üstelik bu suçlar basit suçlar değil, aralarında hırsızlık ve cinayet gibi suçlar da yer alıyor. Bu durumun sebebi ise henüz bilinmiyor.