ABD merkezli teknoloji devi Apple'ın CEO'su Tim Cook, Almanya merkezli bir dergi olan "Stern"in editörleriyle bir araya geldi. Gündeme ilişkin açıklamalar yapan Cook, yeni iPhone modelleri, Apple TV+ ve şirketin fiyatlandırma politikası ile ilgili konuştu. Apple CEO'su, tüketicilere fazlasıyla uygun fiyatlarla ulaştıklarını düşünüyor.
Cook, konuya ilişkin açıklamalarında Apple'ın, fiyatlarını her zaman mümkün olduğunca düşük tuttuğunu ve bu yıl, yeni iPhone'ların fiyatını biraz daha düşürmeyi başardıklarını açıkladı. Aslına bakacak olursak Tim Cook bu konuda haklıydı ancak bu bağlamda fiyatları, Türkiye'yi işin içine katmadan düşünmek gerekiyor. Çünkü Apple ve diğer markaların ürünlerindeki fiyatların Türkiye'de aşırı yüksek olmasının şirketlerle çok da bir ilgisi yok.
Apple TV+ için de benzer ifadeleri kullanan Cook, Apple'ın Netflix'ten veya Netflix'in Apple'dan korkmadığını ifade ederek, bu hizmetlerin tüketicilere farklı içerikler sunduğunu ve asıl konunun tüketicilerin hangi içeriklerden hoşlanacağıyla ilgili olacağını ifade etti. Cook, Apple TV+'ın sadece daha yeni bir çevrimiçi dizi ve film platformu olduğunu vurguladı.
Apple, uzun zamandır ABD Yüksek Mahkemesi'nin baskısı altında. Bunun nedeniyse şirketin, iOS'taki uygulama pazarını tekelleştirdiğinin düşünülmesi. Üstelik ABD'nin yeni Başkan Adayı Elizabeth Warren'da böyle düşünen isimlerden bir tanesi. Tim Cook, gelecekte karşılaşabilecekleri sorunlarla ilgili de bazı açıklamalarda bulundu.
Apple CEO'su, makul düşünen hiç kimsenin Apple'a tekelci diyemeyeceğini ifade etti. Cook, tüketicilerin App Store olmadan da internet siteleri üzerinden uygulamalara erişebildiklerini söyleyerek şirketin bu platformla sadece, uygulamaları daha güvenli hale getirdiğini ve kullanıcıların korunmasının amaçlandığını söyledi. Cook, Apple'ın kendilerine ait olan 30 ila 40 arasında uygulamasının olduğunu, bu durumun bir süpermarketin hem kendi ürünlerini hem de diğer markalara ait ürünlerini satması gibi düşünülmesi gerektiğini ifade etti.