Altıncı Kitlesel Yok Oluşun İnsan Eliyle Gerçekleştiğini Öne Süren Araştırma

Dünyada yaşam başladığından beri beş defa kitlesel yok oluş meydana geldi. İngiliz bilim insanı, altıncı kitlesel yok oluşun modern insan eliyle gerçekleştiğini ve bu kitlesel yok oluşun ilk kurbanlarının neandertaller olduğunu savunuyor.

Dünya, canlıların yaşam alanları olduğu kadar canlıların kitleler halinde öldüğü de bir yer. Canlılar, günümüzden milyonlarca yıl öncesinden başlayarak farklı nedenlerle 5 defa kitleler halinde yok oldular. İngiltere’deki Bath Üniversitesi’nden paleontoloji ve evrimsel biyoloji öğretim görevlisi Nich Longrich, altıncı kitlesel yok oluşun ilk kurbanlarının Neandertaller olduğunu iddia ediyor. 

Nick Longrich, The Conversation için kaleme aldığı makalede, şu an içinden geçtiğimiz sürecin diğer türlerin ortadan kalktığına benzer bir kitlesel yok oluş süreci olduğunu iddia ediyor. Longrich, altıncı kitlesel yok oluşun diğerlerinden farklı olarak doğal bir felaket nedeniyle gerçekleşmediğini, bunun yerine Homo Sapiens’in yayılmasından kaynaklı olarak gerçekleştiğini savunuyor. 

The Conversation için kaleme aldığı makalesinde Longrich, “ Modern insanların Afrika’da ortaya çıkması ve yayılması, altıncı kitlesel yok oluşa neden oluyor. Buzul Çağı memelilerinin ortadan kaybolmasından günümüzde medeniyetlerin yok olmasına, yağmur ormanlarının yok edilmesine kadar uzanan 40.000 yıllık bir olay” diyor.

 

Bath Üniversitesi’nden görevli Nick Longrich, insan türleri içinden diğerlerinin önüne geçerek bugüne gelen homo sapiensin en tehlikeli tür olduğunu söylüyor. Bilim insanı, İnsanların birçok hayvan neslinin tükenmesine neden olduğunu, gezegenin ormanlarını tahrip ettiğini, iklimi değiştirdiği için en tehlikeli tür olduğunu düşündüğünü açıkladı.

Longrich, bazı başka bilim insanlarının, tarım devriminden önce yaşayan avcı-toplayıcı toplulukların barışçı olduklarını düşündüklerini ancak bu fikrin doğru olmadığını makalesinde belirtiyor. Bath Üniversitesinden bilim insanı, çalışmaların ilkel kültürlerde savaşın yoğun, yaygın ve ölümcül olduğunu söyledi. Bu ilkel savaşlarda mızraklar, baltalar ve yaylarla pusular kuruluyordu. 

Eski kemik ve ilkel dönemlerden kalan eserlerin bu şiddetin kanıtı olduğunu söyleyen Longrich, Kuzey Amerika’da bulunan 9.000 yaşındaki Kennewick Man’in pelvisinde mızrak ucu bulunduğunu, Kenya’daki 10.000 yıllık Naturak bölgesinde en az 27 insanın kalıntısının bulunduğunu belirtiyor. 

Nick Longrich’e göre nesli tükenen diğer insan türlerinin de barışçıl olması muhtemel değil. Longrich, bulunan neandertal iskeletlerinin savaşla tutarlı travma kalıpları gösterdiğini belirtiyor. Homo sapien, geliştirdiği silahlarla muhtemelen bu mücadelede neandertallere karşı büyük bir avantaj sağladı. 

Bulunan kanıtlar, homo sapiensin diğer insan türlerine üstün gelmesini sağlayanın soyut düşünme ve karmaşık iş birliği olduğunu gösteriyor. Ancak aynı kanıtlar, modern insan türünün neandertallerle iç içe yaşadığını da gösteriyor. Zira farklı farklı bölgelerde yaşayan insanlarda başka insan türlerine ait genetik kodlar bulundu. 

Longrich, iç içe yaşayan bu insan türlerinden birinin diğerlerine üstünlük sağlamasını sağlayanın nüfus artışı olduğunu belirtti. İngiliz bilim insanı, özel olarak belirtilmemiş olsa bile insan nüfusunun her 25 yılda bir ikiye katlandığını söylüyor. İnsanlar iş birliği yapan avcılar haline geldikten sonra, başka hiçbir canlı, insanın avcısı olamadı. Bu nedenle insan nüfusu kontrolsüz bir şekilde artmaya başladı. 

The Conversation’da yayınlanan makalesinde Nick Longrich, neandertallerin yok olması sürecinin bilinçli bir çabanın ürünü olmadığını, bu sürecin de uzun yıllar boyunca sürdüğünü söyledi. Ancak yinede yıllar süren bir mücadelenin ardından homo sapiens, neandertallerin soyunu tüketti. Bu şekilde, modern insanlar hem altıncı kitlesel yok oluşu başlattı hem de altıncı kitlesel yok oluşun ilk kurbanlarını katletmiş oldu.