YouTube Türkiye’nin değerli içerik üreticilerinden Ruhi Çenet, kendi kanalında genellikle bilgi içerikli ve ilginç videolar paylaşarak oldukça dikkat çekici bir YouTuber olmayı başardı. Sağlam bir izleyici kitlesi olan Ruhi Çenet, 2012 yılından beri YouTube kanalında video paylaşıyor ve ünlü içerik üreticisinin bugün paylaştığı yeni videoyla birlikte kanalında toplamda 313 adet video bulunuyor.
Ünlü YouTuber, Hiroşima’ya gidip çektiği bir videoyu bugün YouTube kanalında paylaştı. 75 yıl önce atom bombası ile harap olan ve birçok masum insanın mezarı hâline gelen Hiroşima’nın bugünkü hâlini gözler önüne seren videoda Ruhi Çenet, bombanın infilakına şahit olmuş ve o zamanlar 16 yaşında olan bir kişiyle de ufak bir röportaj gerçekleştirdi. Konuşmanın bir kısmında “Amerikalılar hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusunu yönelten Ruhi Çenet, konuştuğu kişiden “Amerikalıları değil, savaşı suçluyoruz” cevabını aldı.
75 yıl önce Hiroşima’da ne oldu?
Takvimler, 6 Ağustos 1945’i; saatlerse 8.15’i gösterirken B-29 Superfortress modeli Enola Gay isimli bir Amerikan uçağı, 9.470 metre yükseklikten atom bombası adı verilen nükleer başlığı Hiroşima’nın göbeğine bırakmıştı. Bu, yıllarca konuşulacak ve savaşın ne denli kötü bir şey olduğunu insanlığa hatırlatacak bir felaketin yalnızca başlangıcıydı. Daha yere ulaşmadan infilak eden nükleer başlık, kör edici bir ışık parlamasına neden olduktan sonra büyük bir ısı yaydı. Öyle ki bombanın ışık parlamasından sonra yerin sıcaklığı 4.000 santigrat derecelere kadar ulaşmıştı. Bu, masum insanlar dâhil olmak üzere Hiroşima’nın kalbini eritmişti.
Patladığı andan saniyeler geçmesiyle 80.000 kişinin canına mal olan bombanın etkileri bu kadarla sınırlı kalmayacaktı. Atılan nükleer bomba, etkilerini uzun bir süre boyunca daha sürdürecekti. Yayılan radyasyon, çok kısa sürede bir sürü kişiyi kanser etmişti ve yalnızca birkaç ayda 140.000 kişi daha hayatını kaybetmişti. Savaşın ne denli kötü bir şey olduğunu ve insanların hayatının ne kadar kolay bir şekilde acımasızca alındığını görebildiğimiz bu videonun ardından, insanlığın bir daha hiçbir şekilde böyle bir savaşa girmemesi gerektiğini çok daha net olarak anlayabiliyoruz.