Beyin, vücudumuzdaki en karmaşık organların ilk sırasında yer alıyor. Nefes almadan, organların işlevlerine kadar birçok temel yaşamsal fonksiyonu kontrol eden beyin, aynı zamanda düşüncelerden davranışlara kadar birçok karmaşık sürecin de arkasındaki organdır.
Beyin bu kadar karmaşık işin üstesinden gelirken birçoğumuz beyin hakkında çok az bilgiye sahibiz. Bu içeriğimizde beyinle ilgili olarak zihnimizi açacak 5 bilgiyi sizlere sunuyoruz.
Beyin her zaman çalışır
Beynimiz, biz uyurken bile çalışmaya devam eder. Bizi hayatta tutmak için beynimiz, sürekli olarak çalışmalıdır. Her zaman hazır olan beynimiz aslında 4 bölgeden oluşur. Bu bölgeler farklı işlevlerden sorumludur. Frontal lob, başın ön tarafında, temporal lob beynin alt kısmında, parietal lob beynin orta bölümünde ve oksipital lob başın arka kısmında bulunur.
Frontal lob genellikle akıl yürütme, öğrenme, yaratıcılık, dikkat, hareket ve konuşma gibi insanı insan yapan süreçlerden sorumludur. Frontal lob aynı zamanda anıların oluşması, duygu ve davranışların düzenlenmesinden de sorumludur.
Parietal lob ise fonksiyonların bir karışımını sunuyor. Paryetal lob hareket, derinlik algısı ve yön bulma için gerekli olan duyusal ve sayısal işlemlerin yanı sıra görsel-uzamsal bilgileri içerir. Temporal lob ise duyduğumuz sesler ve bellek içi süreçler hakkında bilgi alır. Oksipital loblar ise görsel işlemede yer alır. Işık gözümüze girdiğinde sinirler tarafından bu bölgeye iletilir ve görüntüye dönüştürülür.
Beyin, her an bilgi almaya devam eder
Beyin sürekli bir bilgi akışına sahiptir. Bu bilgi alışverişi iki yönlüdür. Duyusal bilgiler beyne doğru akarken, motor bilgiler sürekli beyinden vücuda doğru aktarılır. Beyin, bu bilgi alışverişinin kendisine doğru olan akışından sürekli bilgi alır.
Beyin sürekli bilgi almakla meşgul olmasına rağmen biz bu durumdan genellikle haberdar olmayız. Örneğin, kaslarımızın ya da eklemlerimizin pozisyonu ile ilgili olarak beyin sürekli bilgi alır. Ama biz ancak olduğumuz pozisyondan rahatsız olduğumuzda ve değişiklik yapacağımız zaman bu durumdan haberdar oluruz.
Vücuttaki kanın yaklaşık yüzde 20’si beyin tarafından kullanılır
Beyin, işlevini korumak için tüm canlı dokular gibi kandaki oksijene ihtiyaç duyar. Ancak beyin, diğer organlardan biraz daha fazla oksijene ihtiyaç duyuyor. Beyin istirahat halindeyken kalpten pompalanan kanında yüzde 15 ile 20’sini alır. Ancak bu oran yaş, cinsiyet ve vücut ağırlığı gibi faktörlerle değişebilir. Bir erkek için kalp atışı başına yaklaşık 70 mililitre kan, vücuda pompalanır. Beyin hücrelerine gerekli oksijen ise kalp atışı başına 14 mililitre kan ile giderilebilir.
Beyin ameliyatı acı vermez
Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de yapılan bir beyin ameliyatı sırasında ameliyat edilen kadının keman çalmaya devam ettiği bir video viral olmuştu. Şaşırtıcı görünen bu video aslında beyin ameliyatları konusunda önemli bir bilgiyi gösteriyor. Beyin ameliyatı sırasında umulandan daha fazla sayıda insan uyanıktır. Genellikle lokal anestezi ile yapılan beyin ameliyatları, konu işlevsel beyin alanları olduğunda genel anesteziye dönüştürülür.
Düşünülenin aksine beyin ameliyatlarında aslında acı duyulmaz. Çünkü beyinde nosiseptör adı verilen özel ağrı reseptörleri yoktur. Beyin ameliyatlarının genellikle acı ve ağrı veren kısımları kafatası ve beyni koruyan bağ dokusunun kesilmesi sırasında olur. Bu kısımlara da ameliyatlar sırasında da lokal anestezi uygulanır.
Beynin alacağı bir hasar kişilik değişime neden olabilir
Beyin hakkında bilinenlerin büyük bir kısmı aslında yanlış giden olaylar sonucunda ortaya çıkarıldı. En ilginç vakalardan biri de Phineas Gage vakasıdır. Phineas Gage vakasında bir işçinin kafasına demir bir çubuk girdi. Demir çubuk işçinin ön lobunda önemli bir hasara neden oldu. Ön lobda meydana gelen hasar nedeniyle işçi çocukça ve fazla dürüst davranmaya başladı.