Koronavirüs, her geçen gün dünya genelinde çok daha fazla insana bulaşmaya devam ediyor. Virüs, solunum yolu rahatsızlıklarına neden olduğu için solunum cihazları günümüzde fazlasıyla önem kazandı. Öyle ki bu cihazların üretimine destek vermek için birçok dünya devi şirket adım attı.
Şirketler adım atsa da virüs daha fazla insana bulaştıkça solunum cihazının üretilmesi gereken miktara kolayca erişmek oldukça zor hâle geliyor. ABD’nin Sağlık Bakanlığı’na bağlı olan ve gıda, ilaç, biyomedikal ürün ve medikal araç denetimlerini gerçekleştiren FDA kurumu, kuruluşlara bu krizin üstesinden gelebilmek için birçok imkân tanıdı.
Solonum cihazı krizine olası bir çözüm:
Kaliforniya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görev yapan doktor, mühendis ve araştırmacılar; solunum cihazı kıtlığına karşı gelebilmek için yaratıcı bir yol keşfetti. Ekip, FDA standartlarına uyan bir solunum cihazı geliştirmek için farklı bir solunum cihazından yardım almaya karar verdi.
Kaliforniya Üniversitesi’nde kendilerine ‘COVID-19 Ventilator Rapid Response Team (COVID-19 Ventilatör Hızlı Yanıt Ekibi)’ ismini takan ekip, normalde uyku apnesinde kullanılan bir CPAP makinesini solunum cihazı şekline getirecekler. Bu cihazlar, yoğun bakım ünitesinde tedavi gören ve solunum zorluğu çeken hastalara yardım edecek.
Uyku apnesinde kullanılan bu makineler, normal şartlarda kendi başına nefes alamayan insanlarda uzun süreli olarak kullanılmak üzere yapılmaz. Bu makineler yalnızca hastanın hava yolunun tıkanmasını engellemeye ve horlamaların önüne geçmeye yarar. Bu makineleri günümüzün en büyük ihtiyacı olan solunum cihazına dönüştürecek ekip, entübasyonda kullanılabilecek bir tüpü makineye entegre etti. Elbette bu noktada aklınıza makinelerin onaylanıp onaylanmayacağı sorusu geliyor olabilir fakat FDA, sağlık kuruluşlarına acil durumlarda solunum cihazı olarak tasarlanmayan makinelerin de solunum cihazı olarak kullanılması konusuna izin verdi.
Ekip yine de FDA’nın ‘acil durum yetkisini’ beklemekte zira sonuç olarak ortaya çıkan solunum cihazı, yalnızca bu ekip tarafından değil, tedarikçiler ve üreticilerin ortaklaşa çalışmasıyla da üretilecek. Yani makine seri üretime girerek ihtiyacın bir bölümünü giderecek.