El Pais gazetesinin haberine göre Bizans İmparatoru I. Jüstinyen'in adıyla anılan salgın sürecinde, İstanbul'da bugünkü ile benzerlikler gösteren zamanlar yaşandı.
Barcelona Üniversitesi'nden Sales Carbonell isimli araştırmacı, Prokopius isimli Bizanslı tarihçinin yazılarını incelerken veba süresince kentte "mutlak sınırlamalar ve izolasyon" uygulandığını ifade etti. Carbonell yaşanan süreci, "Hasta insanlar için tam karantina zorunluydu. Ancak kalan kişiler de, kendi sağlıkları için, çoğunlukla izole olmayı tercih ediyordu" diye anlatıyor.
Mısır'da 541 yılında ortaya çıkan vebanın, çıktıktan yaklaşık bir yıl sonra İstanbul'a ulaştığı ve yıkıcı etkiler bıraktığı ifade ediliyor.
Savaşların Tarihi isimli kitabın yazarı tarihçi Prokopius, vebayı "Alarm Mısır'dan yükseldi. Oradan da hızlı ve ölümcül bir şekilde yayıldı" ifadesiyle anlatıyor ve sözlerine şu şekilde devam ediyor:
"Bizantium'da (İstanbul) insanları toplu alanlarda görmek kolay değildi. Hasta olmayan hemen herkes evlerine çekilmiş, ya hastalarıyla ilgileniyor ya da ölülerine ağlıyordu"
Ekonomi ve Sağlıkçılar Arasındaki Benzerlikler
Kentte ekonominin durumundan bahseden Bizanslı tarihçi, "Sokaktaki hareketlilik tamamen durmuştu, zanaatkarlar ellerindeki işi bırakmışlardı" şeklinde anlatıyor.
Tarihçinin anlattıkları sağlık çalışanları arasında da paralellikler içeriyor. Prokopius, "Birçokları onlara bakacak kimse olmadığı için öldü. Bakıcılar, çektikleri acıdan ve yorgunluktan bitap düşmüştü. İnsanların onların bu haline, hastalardan daha fazla üzülüyordu" cümleleriyle yaşananları ifade ediyor.
Tarihçinin ifadelerine göre, hastalığın zirve noktasında ölüm oranları 5 bin - 10 bin aralığına kadar yükseldi. Bu durumda birçok kişi cenaze töreni yapılmadan, toplu olarak gömülmek zorunda kaldığı belirtiliyor.