Türkiye’de 1 milyondan fazla kullanıcısı bulunan yabancı sosyal ağ şirketlerini ilgilendiren yasa tasarısı, dün yapılan resmi açıklamalarla bir sır olmaktan çıktı. Önümüzdeki hafta yasalaşması beklenen, temel amacının “Sosyal medyada hakaret ve tacize son vermek" olduğu söylenen düzenleme, özellikle şirketlere büyük sorumluluklar yüklüyor.
Türkiye’deki kullanıcıların saldırgan paylaşım ve içerikleri daha kolay şekilde şikayet edebilmesi, platformların 48 saat içerisinde bu şikayetlere ilişkin aksiyon alması gerekecek. Sosyal medya platformlarına yapılan şikayetler, şirketler tarafından her 6 ayda bir resmi makamlara rapor edilecek. Ayrıca tüm şirketler, Türkiye’deki süreçlerden sorumlu olan temsilci atamak zorundalar. Eğer bu gereksinimler karşılanmazsa 3 aylık reklam engeli, bant genişliği daraltma gibi ciddi cezalar sosyal medya şirketlerini bekliyor.
2 Temmuz tarihinde, Türkiye’deki düzenlemeler için Almanya’da yürürlüğe giren Netzdg yasasının örnek alınacağı kesinleşmiş; böylece tasarıya dair ilk maddeler de ortaya çıkmaya başlamıştı. 21 Temmuz’da ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunulan tasarıya ilişkin ilk resmi açıklama geldi. Her iki tarihte de yasaya ilişkin belli olan maddeler arasında ciddi bir fark bulunmuyordu. Ancak halkın önemli bir kesmi iki tarih arasında fikrini değiştirdi.
2 Temmuz’da düzenlediğimiz ilk anketin sonuçlarına göre katılımcıların %50’si sosyal medya düzenlemesini desteklemediklerini belirtmişti:
Bu anketin tasarıya dair ilk ipuçları aldığımız zaman düzenlediğini tekrar tekrar söylemekte yarar var. Yani katılımcılar sosyal medyanın yasaklanması ihtimaline değil, resmileşen maddelerin bir kısmını içeren düzenleme öngörüsü için fikir belirttiler. Sonuçlara göre katılımcıların yarısı düzenlemeyi desteklemediğini; buna karşın %25’i kısmen desteklediğini belirtti. Destekleyenlerin oranı %20 iken, kararsızlar yaklaşık %5’i oluşturmuştu.
21 Temmuz’daki resmi açıklamanın ardından yaptığımız ankete göre düzenlemeyi desteklemeyenlerin oranı %24’e geriledi:
2500 kişinin katılım sağladığı son anketimizin sonuçlarına göre destekleyenlerin oranı %20’den %35’e yükseldi. Kısmen (bazı maddeleri) destekleyenlerin oranı ise %25’ten %28’e yükseldi. Aynı şekilde kararsız olanların oranı da %4’ten %13’e yükselmiş durumda. Düzenlemeyi desteklemeyenlerin oranı ise %50’den %24’e gerileyerek, neredeyse yarı yarıya bir düşüş gösterdi.
Her iki anketin de katılımcı sayıları arasındaki fark, sonuçları etkilese bile bu etkinin radikal olduğunu düşünmüyoruz. Çünkü anketler, aynı araştırma evrenine sahip olan resmi Telegram kanalımız üzerinden sadece 19 gün arayla düzenlendi.
Sonuç:
Sosyal medya düzenlemesini desteklemeyenlerin önemli bir bölümü ya doğrudan desteklemeye başladı ya da doğrudan kararsızlar arasına dahil oldular. Küçük bir kısmı ise bazı maddeleri destekleyenler arasına katıldı.
Anlaşılan o ki sosyal medya düzenlemesine ilişkin yapılan resmi açıklamalar ile vatandaşlar, içeriğe daha çok hakim olduklarından önemli ölçüde fikir değiştirdiler. Sosyal medya düzenlemesi hakkında en net bilgileri ise meclis görüşmeleri sonrasında tasarı yasalaşınca alacağız.
Siz de resmi Telegram kanalımıza abone olarak en sıcak gelişmelerden haberdar olabilir, gündem hakkındaki fikirlerinizi anketlerimiz ile belirtebilirsiniz.