1960’lı yıllarda ABD ile SSCB arasında yaşanan Soğuk Savaş ve her alanda kendini gösteren rekabet, Ay’a ilk giden ülke olma çalışmalarının başlamasını sağlamıştı. Bu mücadeleye Uzay Yarışı adı verilmişti.
O dönemde NASA, yörüngeye gönderdiği 6 uydu gözlemevi ile Dünya’nın manyetik alanını anlamamızı sağlayan çalışmalar yapmış ve birkaç yıldan sonra uyduları emekli etmişti. Bu uydulardan biri olan OGO-1, yörüngede yolculuğuna devam etti.
56 yıl sonra geri dönüş
OGO-1 uydusu, ilk fırlatıldığından 56 yıl sonra gezegenimize düşüşünü gerçekleştirdi. 4 Eylül 1964’te Cape Canaveral’dan bir Atlas-Agena B roketi ile fırlatılan araç, o dönemde gerçekleştirilen en önemli denemelerden biri olarak gösteriliyordu.
OGO araçlarının büyük kısmı, devre dışı kaldıktan kısa süre sonra gezegenimize düşmüştü. OGO-5’in düşüşü ise 2011 yılında gerçekleşmişti. OGO-1, o günden beri yolculuğuna yalnız başına devam ediyordu.
1964 yılından 1971 yılına kadar aktif olarak hizmet veren araç, günümüzdeki gibi uzaktan müdahale ile düşürülemediği için yörüngedeki varlığını devam ettirebilmişti. Düşüşe geçmesi için yüksek irtifadaki parçacıkların aracı yeterince yavaşlatmasını beklemek gerekiyordu.
Düşüş 25 Ağustos’ta gözlemlendi
Arizona Üniversitesi bünyesindeki Catalina Gök İnceleme (CSS) ekibi, 25 Ağustos’ta Dünya’ya büyük bir şeyin çarpmak üzere olduğunu keşfetti. Ekip normal şartlarda gezegenimize yönelik göktaşı tehditlerini gözlemliyor olduğu için bu cismin de bir asteroid olabileceğini düşündü. Daha sonra ise gezegenimize çarpanın OGO-1 olduğuna karar verdiler.
NASA’nın resmi açıklamasına göre OGO-1, 29 Ağustos günü gezegenimize geri döndü. Tahiti’nin 160 kilometre kadar güneydoğusundan atmosfere giren cisim, yaklaşık 113 kilogram ağırlığa sahipti ve atmosfere girerken görülebilecek kadar büyük bir araçtı. Muhtemelen okyanus tabanında onlarca parçaya ayrılmış şekilde de olsa OGO-1 en sonunda bu uzun yolculuğunu tamamladı.