Kurucusu olduğu AHBAP Derneği ile kalbi iyilik için atan kişileri bir araya getirip, yardıma ihtiyaç duyulan her konuda topluma ve bireylere yardımcı olmaya çalışan Haluk Levent, bizlere bu dünyada iyiliğin hala var olduğunu kanıtlayarak umudumuzu yeşertmeyi başarıyor.
Kendisini iyiliğe adamış bir insan olarak nitelendirebileceğimiz Haluk Levent, sosyal medyayı yardım amacıyla çok etkin kullanması ile son yıllarda daha fazla dikkat çekmeye başlamış olsa da çok uzun yıllardır elini sırtımızda hissettiğimiz bir isim aslında.
Depremzedeler için toplanan 1 milyar TL'den fazla bağış ile yapılacakların sözünü şeffaf şekilde verdi.
Depremin ilk anlarından beri deprem bölgesinde halka destek veren Haluk Levent, AHBAP Derneği ile de deyim yerindeyse herkesi bir araya getirerek bir seferberlik başlatmasının sonucunda, deprem bölgesinde yaptığı yardımlara ve gösterdiği üstün çabaya ek olarak, depremzedeler için büyük bir bağış toplamayı başardı.
Bağışlarla ilgili tüm süreci şeffaf bir şekilde yöneteceğini belirtmiş olan Haluk Levent, içimizi ısıtan samimi bir dille deprem sonrası yapılacak faaliyetleri anlatarak, aslında şeffaflık sözünü de tutacağını gösterdi diyebiliriz.
Tüm çabalarına rağmen acımasız eleştirilere ve davranışlara da maruz kaldı...
Ülkece tek yürek olduğumuz bir süreçte, özellikle de Haluk Levent gibi tüm gayreti ile ihtiyaç duyan herkese yardımcı olmaya çalışan birinin yıllar önce beraat etmiş olduğu davaların gündem haline getirilmeye çalışılması çok eleştirildi. Buna ek olarak, söylemediği bazı sözler sosyal medyada söylenilmiş gibi yansıtılmaya çalışıldı...
AHBAP tarafındaan toplanan bağış tutarı hakkıında, "Haluk Levent'e 1 milyar lira teslim edemezsin çünkü yönetemez." gibi bir yorum da yapıldı. Kendisine ve derneğine söylenen "Devletin yapamadığı, yatıştıramadığı ve yetişemediği ne vardır da Ahbapçılar ve Babalacılar akbaba gibi kanat çırpmaktadır? Bu sahtekarların türk televizyonunda artık yeralmaması lazımdır!" cümleleri de tartışma konusu oldu.
Hakkında söylenen bu sözlere ise hiç duruşunu bozmadan cevap verdi.
MHP Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı ise "AFAD da bizim AHBAP da bizim" diyerek olumsuz sözlere cevap verdi.
Zamanında ona acılar yaşatan insanlar bile çabalarını övdü.
Yapıcı tavırları farklı görüşlere sahip olsak bile gerektiğinde sırt sırta vermemiz gerektiğini bizlere yeniden hatırlattı.
Deprem sonrası süreçte gelen olumlu eleştirilerin yanında birçok olumsuz eleştiri de gelmişti. Haluk Levent geçirilen stresli ve zor dönemde bile anlayışlı ve yapıcı tavrını hiç bozmayarak birçok anlaşmazlığı tatlıya bağlamayı başardı.
Deprem bölgesine yardım götürürken kaza bile geçirdi...
Depremin merkez üssü olan Pazarcık ilçesine yardım götürdüğü esnada bir trafik kazası geçiren Haluk Levent, paylaştığı tweet'te durumunun iyi olduğunu ve 1 saat içinde işinin başına geçeceğini belirtmişti.
Kaza geçirmesine rağmen hala daha bizler için çalışmaya devam eden Haluk Levent'e tüm emekleri için teşekkür edip, geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Eskiden de böyleydi! 1996 yılında katıldığı bir programda bile yaptığı yardımlarla ve alçak gönüllülüğü ile anılıyordu.
Hayatımıza girdiği ilk yıllardan itibaren Haluk Levent yalnızca bir rock şarkıcısı olmakla kalmamış, insanların hayatına dokunmayı hedef edinmişti. Birçok ücretsiz konser verip, ücretli konserlerinden elde edilen çoğu geliri de yardım için harcıyordu.
1999 depreminde de oradaydı!
1999 yılında yaşanan büyük depremde de Haluk Levent şu anda da olduğu gibi yardım eli uzatmaktaydı.
İyiliğin yayılarak artacağına yönelik umutlarımızı yeşertti.
Haluk Levent'in 1999 depreminden kurtardığı bir çocuğun, Kahramanmaraş merkezli depremdeki kurtarma çalışmalarında gönüllü çalıştığı belirtildi.
Şarkılarıyla da iyiliği yaymaya çalıştı.
Yaşanan bazı olaylara dikkat etmek için sanatını da kullanmış, özellikle de çevresel olayları şarkılarında konu almıştır.
Çevreye karşı da duyarlı olan Haluk Levent bu tarz konularda da birçok emek vermiştir. Örneğin nesli tükenmekte olan caretta caretta kaplumbağaları için ve kurulması planlanan nükleer santrale karşı protesto gösterilerinde bulunmuştur.
Elfida şarkısının anlamı ise çok büyük...
Elfida şarkısı aslında Beyzanur isimli bir kız çocuğuna yazılmıştır. Beyzanur halk arasında "kelebek hastalığı" olarak bilinen ve tedavisi olmayan bir hastalığa yakalanmıştı. Yaşama olan bağlılığı ve azmi ile bilinen Beyzanur, hastalığına rağmen eğitimine deam etti ve sahneye bile çıktı.
Beyzanur ile ilgilenen doktorlardan birinin Haluk Levent'e "bu kızı gözden çıkartın" demesinin üzerine "gözden çıkarılmış kadın" anlamına gelen "elfida" isimli şarkı yazıldı.
Haluk Levent, Beyzanur'un sağlığına kavuşması için çok mücadele etti fakat Beyzanur 13 yaşında hayata gözlerini yumdu ve geride onu azmiyle hatırlayacağımız buruk bir hikaye bıraktı...
Haluk Levent "Demir Kadın" olarak bilinen Neslican Tay için anıt mezar yaptırmıştı.
Neslican Tay'ı mücadelesi ve savaşçı ruhu ile tanımıştık hepimiz. Aslında kendisi de bir AHBAP üyesi olan Neslican Tay, "belki kaybedeceğim, ama savaşırken kaybedeceğim” demişti kanserle mücadele ederken.
Kanserle mücadelenin bir nevi sembolü haline gelerek, birçok kişiye umut olan Neslican 2019 yılında vefat etti. Neslican'ın vefatı üzerine Haluk Levent bir anıt mezar yaptırma sözü verdi. Anıt mezardaki, tek bacağı olmayan güvercin motifi, hastahanede her gün Neslican'ın camına konan tek bacaklı güvercini temsil etmektedir.
İyi ki varsın, iyi ki AHBAP'ımızsın Haluk Levent!
Haluk Levent'in, kariyerinin başından beri gösterdiği üstün çaba sonucunda, yapmış olduğu iyilikleri saymakla bitmez.
Bahsetmiş olduğumuz ve bahsedemediğimiz tüm emekleri için Haluk Levent'e teşekkür ederiz! Bize bu dünyayı iyiliğin kurtaracağını birkez daha hatırlattığı için...
