Dünya’ya uzaydan baktığımızda ‘yukarıda ne görüyorsunuz?’ sorusuna muhtemelen birçoğunuzun cevabı Kuzey Kutbu olacaktır fakat doğru cevap bu değil. Hepimiz dünyayı bu şekilde hayal ediyor olsak da bu algıyı destekleyen bilimsel bir veri açıklanmamış.
Birçok canlıda olduğu gibi insan beyninin önemli bir kısmı, çevresine göre konumunu anlayacak şekilde tasarlanmıştır. Bizleri diğer canlılardan özel kılan kısım ise konumumuzu başkalarıyla paylaşabiliyor olmamız. Bunu da en eski çağlardan beri haritalar yoluyla yapmıştık. En eski harita örneği, bundan 14 bin yıl önce bir mağarada keşfedilmişti. Daha sonra sırasıyla taş tabletler, papirüs, kağıt ve şu anda da bilgisayar ekranı kullanıldı. Haritada kuzeyin sürekli yukarıda gösterilmesinin tarihi ise yalnızca birkaç yüz yıl öncesine dayanıyor.
Queen Mary Üniversitesi’nden harita tarihçisi, bununla ilgili şu açıklamayı yapıyor: "Kuzey karanlığın geldiği yer olduğu için haritanın üst kısmına pek konmamıştır. Güneşin battığı yer olduğu için batının da yukarıda olması pek mümkün değildir." Çinliler ise tam olarak bunu yapmıştı. Aslında pusulayı çok iyi biliyor olmalarına rağmen kuzeyi harita göstermelerinin sebebi bu değildi. Aksine Çinlilere ait ilk pusulalar güneyi gösteriyordu, fakat imparator kuzeyde yaşadığı ve halkının aşağıdan yukarı doğru baktığı için haritada kuzey hep yukarıda görünürdü.
Peki ne oldu da herkes birden kuzeyi üste koymaya karar verdi? Buna Colombus ve Magellan’nın Kuzey Yıldızı’na göre yönünü belirleme eğiminin neden olduğu söylenebilir.
Mercator’un hazırladığı dünya haritası, kuzeyi esas alan harita açısından çok önemliydi. Dünya’nın küre şeklinde olduğuna ilk kez O değinmişti. Bunun sebebi belki de o dönem çoğu keşiflerin Avrupalılar tarafından yapılmasıydı.
Artık kuzeyi haritanın üstünde tutma fikri iyiden iyiye yerleşmişti. Hatta NASA’nın 1973’te çektiği bir fotoğraf, astronotun dönmesi sebebiyle güneyin yukarıda görünmesini ‘kafa karıştırmasın’ diye düzeltilmişti.
Günümüzde gök bilimciler, yıldız ve gezegenlerin komşularıyla benzer şekilde konumlandığını söylüyor. Fakat Londra’daki Imperial College Üniversitesi’nden astrofizikçi Daniel Mortlock, uzayda ‘aşağı’ ya da ‘yukarı’ diye bir şey olmadığını söylüyor.
Artık belki de gezegenimize farklı bir açıdan bakmanın zamanı gelmiştir. Psikolojik veriler incelendiğinde, kuzeyi yukarıda gören algının dünyada değer verilmesi gereken şeyler bakımından düşünce sistemimizi kirlettiğini gösteriyor. Çoğu insan kuzeyi ‘yukarı’, güneyi ise ‘aşağı’ olarak algılıyor. Psikolog Brian Meier insanların bilinç dışı olarak, pozitif şekilde yorumlanan kelimelerin olumsuzlarla kıyaslanması sebebiyle uzayı daha yukarıda algılıyorlar. Kuzey = yukarı ve iyi = yukarı algısının, insanların haritada farklı bölgelere atfettiği değeri etkilediğine dikkat çekiyor.