Vücudumuzun içinde yaşayan mikroorganizmalar, hem sağlığımızın korunmasında hem de hastalıkların gelişiminde önemli rol oynuyor. San Antonio Teksas Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, mikropların bireyler arasında yayılımını en aza indirmek için fiziksel mesafeyi korumanın ne kadar önemli olduğunu gösteren yeni bir çalışmaya imza attılar.
Bilim insanları; genetik, beslenme, sosyal gruplaşma ve mesafe gibi faktörlerin, bir hayvanın bağırsağında bulunan mikropları nasıl etkilediğini anlamak için vahşi doğadaki maymunları gözlemlediler.
Araştırmacılar, farklı sosyal gruplardan maymunların bağırsak mikrobiyomları arasında büyük farklılıklar gözlemledi
Bağırsak mikrobiyomu, mide ile başlayan ve kolon ile biten sindirim sistemi bölümünde yaşayan tüm mikroorganizmaları ifade ediyor. Mikrobiyoloji, bilim insanları için geçtiğimiz on yıl içinde daha dikkat çekici bir odak noktası haline geldi. Zira sağlıksız bir bağırsak mikrobiyomunun obeziteye, bağışıklık fonksiyonunun bozulmasına, parazit direncinin zayıflamasına ve davranış değişikliklerine yol açabileceği düşünülüyor.
Bununla birlikte mikrobiyomların araştırılması, bireyler arasındaki mikrobiyal kompozisyondaki çeşitlilik nedeniyle oldukça zor. Bu farklılığın genetik, beslenme veya sosyal ortamlardan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, bu alandaki en önemli soruların başında geliyor.
Çalışma, mikropların maymunların birbiriyle karşılaştıkları sırada bulaşabileceğini gösteriyor
Araştırmacılar bu soruya bir cevap bulma umuduyla, Gana'daki Boabeng ve Fiema köyleri yakınında bulunan küçük bir ormanda sekiz farklı sosyal gruptaki 45 dişi kolobus maymunun dışkısını inceledi. Maymunların bağırsak mikrobiyomları arasında büyük farklılıklar gözlemleyen ekip, yakından bağlantılı olan farklı gruplardan maymunların benzer bağırsak mikrobiyomları olduğunu tespit etti. Bununla birlikte farklı gruplarda yaşayan, birbirleriyle temastan kaçınan bireylerin mikrobiyomlarında ciddi farklılıklar tespit edildi.
Araştırmacılar, yaptıkları keşfin maymunlarda ortak görülen mikropların diğer sosyal grupların bireyleriyle karşılaştıkları sırada bulaşabileceğini gösterdiğini söylüyor. Benzer bir mikrop transferinin, bir mağazada birbirlerine bir metreden daha yakın olan iki kişi arasında da gerçekleşebileceğini belirten ekip, vahşi hayvanlar üzerinde yapılan araştırmaların, bize salgın sırasında sosyal mesafe gibi kavramların ne kadar önemli olduğu hakkında çok şeyler öğretebileceğini ifade ediyor.
