Hazar, Bir Deniz mi Yoksa Göl mü? İşte İlkokuldan Beri Kafa Karıştıran Bu Sorunun Kesin Cevabı...

26
5
2
1
0
2018 tarihine kadar 5 ülkenin aralarında paylaşamadığı Hazar’ın deniz mi yoksa göl mü olduğu sık sık tartışma konusu oluyor. Adında deniz sözcüğü geçtiği doğru ancak coğrafi tanımlara baktığımızda durum bu kadar basit değil.

Su kütlelerinin deniz sayılabilmeleri için okyanuslara ve açık denizlere bağlantısının olması gerekir. Bu kütleler ne kadar büyük olursa olsunlar, bir gemiye binip açıldığımızda diğer denizlere veya okyanuslara ulaşamıyorsak o su kütlesi "göl" olarak adlandırılır. Neredeyse Karadeniz kadar yüz ölçümüne sahip Hazar Denizi de dünyanın en büyük gölü olmasına rağmen neresine giderseniz gidin hep Hazar’da kalırsınız. 

Dünyadaki göl sularının %40-44’ünü oluşturan Hazar Denizi, petrol yatakları açısından da oldukça zengin. Sovyetler Birliği'nin de dağılmasıyla beraber Hazar'a kıyısı olan 5 ülkenin arasında yıllar boyu süren bir çekişme oluştu. Bu kıyıların doğusunda Kazakistan ve Türkmenistan, kuzeyinde Rusya, batısında Azerbaycan ve güneyinde İran bulunuyor. 

Önce Hazar'ın bazı özelliklerine bakalım.

  • Yüzey Alanı: 371.000 kilometrekare 
  • Maksimum Derinlik: 1.025 metre
  • Uzunluk: 1.030 kilometre
  • Maksimum Genişlik: 435 kilometre
  • Sahil Şeridi Alanı: 6.820 kilometre
  • Rakım: Deniz seviyesinden 22 metre aşağıda

Bu kadar büyük bir su kütlesine göl demek garip geliyor doğrusu. "Coğrafi tanımlara göre bir isim verelim bitsin." de diyemiyoruz çünkü Hazar'a hangi ismi verirseniz ona göre siyasi bir yaptırım ortaya çıkıyor.

Coğrafya derslerinden bu yana merak ettiğimiz Hazar'ın deniz mi, göl mü olduğu konusu birçok siyasi sonuç doğuruyor.

Orta Asya’nın batısında, Kafkasya’nın doğusunda yer alan Hazar’ın paylaşımı, 20 yıldan sonra ilk kez 13 Ağustos 2018 tarihinde belirlendi. Görüşmelerin uzamasının sebeplerinden biri, Hazar’ın deniz mi yoksa göl mü olduğu konusuydu.

Çünkü onu adlandırmanın yanı sıra, paylaşımı etkileyen hususlar da bulunuyordu. Örneğin; Hazar göl olarak tanımlandığında, ülkeler arasında direkt olarak beşe bölünecekti. Ancak deniz sayılırsa; ülkeler, kıyılarının uzunluğuna göre bir paya sahip olacaktı.

Farklı formüllerin bir arada kullanılmasıyla Hazar'ın ne olduğu konusunda iki sonuç ortaya çıktı. 

Görüşmelerin sonucunda göl ve deniz hukukunun harmanlandığı ortak bir yöntem bulundu. Bu yönteme göre Hazar’ın yatağı göl hukukuna göre paylaşıldı ve suları için deniz hukukuna benzer bir yöntem önerildi.

Böylece Hazar’ın dibine kıyısı bulunan Rusya, Kazakistan, İran, Türkmenistan ve Azerbaycan arasında orta çizgi kuralı uygulanarak sektörlere bölündü. Yani, beş ülke de sahip oldukları sektörde yer altı zenginliklerinin sahibi oldu. Sularına gelince ise, her ülkenin 15 millik karasu bölgesinin olmasının yanında balıkçılık için 10 millik ekonomik çıkar bölgesinin olmasına karar verildi. 

Sonuç olarak dilimize nasıl yerleşmiş olursa olsun, Hazar Denizi aslında bir göl diyebiliriz.

Birçoğumuzun göl olduğu bilgisine sahip olduğu Hazar'ı "deniz" olarak adlandırdığımız doğru. Hazar'ı paylaşan ülkelerde ise hâlâ ufak bir fikir ayrılığı söz konusu.

Kendine pay alan ülkelerden Rusya, Azerbaycan, Türkmenistan ve İran; onu eşit olarak böldükleri bir göl olarak tanımlarken Kazakistan deniz demeyi tercih ediyor.

26
5
2
1
0
Emoji İle Tepki Ver
26
5
2
1
0