Himalayalar’da onlarca yıl önce keşfedilen bir göl, insan kemikleri ve kalıntılarıyla dolu olmasıyla dikkatleri üzerinde toplamıştı. Daha önce ‘İskelet Göl’ adı verilen yapı, 9. yüzyılda yaşanan garip ve anlık bir felaketin ardından ortaya çıkmıştı.
Göldeki iskeletlerin çoğu, kafasının arkasına sert bir cisimle darbe almış ve kafatasları kırılmış cesetlerden oluşuyor. Bunların büyük kısmı yuvarlak ve sert bir cismin yukarıdan düşmesiyle ortaya çıkıyor. Hindistan’ın Birbal Sahni Paleobilim Enstitüsünden araştırmacı Niraj Rai, “Roopkund Gölü uzun süredir ölenleri Roopkund Gölü’ne neyin getirdiği ve nasıl öldükleri konusunda söylentilere neden oluyor” diyor.
Gölü 1942’de İngiliz birlikleri bulmuştu. Birlik üyeleri göldeki kalıntıların Japon kuvvetleri tarafından öldürülen insanların kalıntıları olarak görmüştü. Daha sonraki araştırmalar ise göldeki kalıntıların çoğunun 9. yüzyıldaki beklenmedik tipi felaketinden kaynaklandığını ortaya çıkardı.
Nature Communications’da yayımlanan bir araştırmaya göre ise cesetlerin 72’si, 17. ile 20. yüzyıl arasında öldürülen iki grubun üyelerinden oluşuyor. Bu kişilerin Akdeniz ve Güneydoğu Asya halklarından olduğu düşünülüyor.
Arkeologlar, bu insanları buraya neyin getirdiğini ve onları gerçekte neyin öldürdüğünü çözmeye çalışıyor. Araştırmada imzası bulunan isimlerden Harvard Tıp Okulu’ndan David Reich, gölün tarihinin düşündüklerinden çok daha karmaşık olduğunu söylüyor. Bu da gizemli Akdeniz göçmenlerinin kim olduğunu daha da ilgi çekici bir hale getiriyor.