Hint araştırmacılar, Hindistan Bilim Kongresi’nde Albert Einstein ve Isaac Newton gibi bilim insanlarının yaptığı çalışmaları reddederek, bilimsel atılım ve gelişmeleri antik dini kayıtlara bağladıkları teorilerini açıkladılar.
Hint mitolojisi ve dini, son yıllarda Hindistan’da pek çok bilimsel gelişmenin temeline yerleştirilmeye çalışılıyor. Bu çalışmaların içinde pek çok itham vardı. Örneğin ilk uçağın, Wright kardeşlerden 8 yıl önce bir Hint tarafından bulunduğu iddia ediliyordu. Son kongrede ortaya atılan iddialar ise daha da ilginç.
Araştırmacıların ithamları arasında ilk kök hücre araştırmalarının antik Hintler tarafından yapıldığı var. Bu çalışmaların kanıtı olarak da binlerce yıllık yazıtları gösteriyorlar. Adhara Üniversitesi’nin Rektör Yardımcısı G Nageshwar Rao, Hint dini eserlerinde geçen antik iblis-tanrı Ramayana’nın 24 farklı çeşit hava aracı olduğunu ve bugünkü Sri Lanka’da yer alan bir pist alanına sahip olduğunu söylüyor.
Kongre’de konuşan bir başka akademisyen ise Newton ve Einstein’in her ikisinin de hatalı olduğunu ve yer çekimi dalgalarının da “Narendra Modi Dalgaları” olarak yeniden isimlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Doktor KJ Krishnan, Newton’ın “yerçekimsel tepki kuvvetlerini anlamakta” başarısız olduğunu savunurken Einstein’ın araştırmalarını da “yanlış yönlendirici” buluyor.
Hindistan Bilimsel Kongre Derneği ise bu açıklamalarla ilgili ciddi kaygıları olduğunu belirtiyor. Yetkili kişilerin bu açıklamalarını talihsiz bulduklarını belirten dernek yetkilileri, bu görüşlere katılmadıklarını ve mesafeli durduklarını belirtti.
Geçtiğimiz yılda da Hindistan’ın Çocuk Eğitim Bakanı Satyapal Singh, bir mühendislik fakültesinin mezuniyet töreninde ilk uçakların Ramayana destanında geçtiğini söylemişti. Aynı bakan, ilk uçağın Wright kardeşlerden 8 yıl önce Shivakar Babuji Talpade adlı bir Hint tarafından üretildiğini de iddia etmişti.
2014 yılında Başbakan Narendra Modi doktorların katıldığı bir toplantıda konuşmuş ve Hindu tanrı Ganesha’nın antık Hindistan’da estetik cerrahinin varlığını gösterdiğini söylemişti. Hint mitolojisine aşina olmayanlar için Ganesha’nın meşhur fil kafalı, insan bedenli tanrı olduğunu belirtelim.
2017 yılının Ocak ayında ise Batı Rajasthan Eyaleti Eğitim Bakanı yaptığı konuşmada ineklerin “bilimsel öneminin anlaşılmasını” istemiş, buna gerekçe olarak da hem oksijen alan hem de oksijen veren tek canlının inekler olmasını göstermişti. (Gerçek tabii ki böyle değil.)
Son dönemde Hindistan’da ortaya çıkan bu yarı ruhani yarı mitolojik bilimsel temel çalışmaları Hint halkının bir kısmı da dahil pek çok kişinin tepkisini çekiyor.
