Milyonlarca insanın ölümüne yol açan AIDS’e neden olan HIV, büyük bir sorun olmaya devam devam ediyor. Öyle ki yapılan uzmanlar, şu an dünyada 38 milyondan fazla insanın HIV ile yaşadığını düşünülüyor. Aynı şekilde ülkemizden gelen bilgiler de Türkiye’de on binlerce insanın virüs ile yaşadığını ve HIV’nin görülme yaşının ergenlik çağına kadar düştüğünü göstererek durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.
Bu yüzden bilim insanları hastalığa karşı çözüm getirmek için çalışmalar sürdürüyordu. 1 Aralık Dünya AIDS Günü kapsamında düzenlenen bir konferansta yapılan açıklamalarda da geliştirilen bir aşının testlerinden elde edilen sonuçların umut verici olduğunu gösteriyor.
Aşının temel amacı, bağışıklık sistemine HIV’nin alt tiplerini tanımayı öğretmek olan aşı
Science üzerinden yayınlana bir çalışmada bilim insanları, bir HIV aşısı adayının faz 1 klinik çalışmalarında umut verici sonuçlar çıkardığını belirtti. Henüz erken aşamalarında olan aşının, HIV’de bulunan bir proteinden üretildiği aktarıldı.
Bu parçacığın, vücudu HIV’e bağışıklık oluşturması için önemli olduğu düşünülen nötralize edici antikorları üretmeye hazırlamasının amaçlandığı kaydedildi. Bu antikorların, HIV’nin oldukça fazla olan alt tiplerini tanıyabileceği aktarıldı. Bunun bağışıklık sağlamak için oldukça önemli olduğunu söyleyebiliriz; çünkü HIV sık sık mutasyon geçiriyor. Araştırmacılardan William Schief de bu yaklaşımın temel amacının, insan bağışıklık sistemine HIV’nin oldukça çeşitli olan alt tiplerini öğretmek olduğunu aktardı.
Aşı, katılımcıların %97’sinde olumlu sonuçlar verdi
Çalışmada, aşının yapıldığı 36 adayın 35’inde bu antikorların aktivasyonunun yaşandığı gözlemlendi. Bunun da virüsten korunmaya yönelik ilk adım olabileceği aktarıldı. %97 oranında olumlu sonuç veren deneylerin ardından katılımcılarda önemli yan etkilere rastlanmadığını; yalnızca enjeksiyon bölgesinde ve başta oluşan hafif/orta düzey ağrıların görüldüğünü ekleyelim. Uzmanlara göre bu ağrılar, bir iki gün içinde yok oldu.
Tabii ki aşının hâlen çok erken aşamalarında olduğunu eklememiz gerek. Schief, faz 2 çalışmaları için hâlen zamanın olduğunu, aşının kesin olarak işe yarayacağına dair henüz herhangi bir garantilerinin olmadığını vurguluyor. Ancak, eğer başarılı olursa tekniğin koronavirüs veya grip aşısı gibi başka aşılar yapmada kullanılabileceğini de ekliyor.