NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu’nu kullanan bilim insanları, çoklu dalga boyu formunda toplanan iki nebulanın yeni gözlemlerini kullanarak, yıldızların ölürken hangi evrelerden geçtiğine dair yeni bilgiler ortaya çıkardılar.
İki yıldızın ölüm anına dair gözlem çalışmasını yapan bilim insanlarından olan New York'taki Rochester Teknoloji Enstitüsü’nden Joel Kastner, “Bu yeni çoklu dalga boyu kullanan Hubble gözlemleri, her iki muhteşem bulutsu için de bugüne kadar en kapsamlı görüşü sağlıyor” dedi.
Joel Kastner ve meslektaşları, bulutsuların şaşırtıcı derecede kısa bir sürede parçalandığını keşfettiler. Araştırmacılar, bulutsuların her ikisinin de bir zamanlar birbiriyle yakın ilişkide olan iki yıldız içerdiğinden şüpheleniyorlar. Bilim insanları, bir zamanlar nebulaların merkezinde yer alan yıldızların, Hubble’ın görüntülerinde görülen geniş toz bulutlarını yarattığını düşünüyorlar.
Yıldızlar birbirinin etrafında döndüğünde, bir yıldız diğerinin kütlesini emerek yok olmasını neden olabilir. Araştırmacılar, nebulaların merkezinde yer alan yıldızlardan da daha düşük kütleli olanının yüksek kütleli ikizi tarafından yutulduğunu veya yutulacağını düşünüyorlar. Yukarıdaki görselde görülen kelebek desenli nebula da böyle bir sürecin sonunda ortaya çıkmış olabilir.
Nebulalarda bulunan ikili yıldız sistemi hakkında açıklama yapan Washington Üniversitesi’nden Bruce Balick, NGC 6302 ve NGC 7027 nebulalarında şüpheli refakatçi yıldızların, Güneş’ten binlerce kat daha parlak olan daha büyük kırmızı dev yıldızların yanında oldukları veya belki de bu yıldızlar tarafından çoktan yutuldukları için doğrudan tespit edilemediğini açıkladı.
Bruce Balick, yıldızların birleşmesi hipotezinin, aktif ve simetrik nebulaların özellikleri için en iyi ve en basit açıklama olduğunu söyledi. Balick, “Bu rakipsiz güçlü bir birleştirici konsept” dedi.
Hubble’la nebulaları gözleyen araştırmacılar, kelebek bulutsusundaki yıldızın “düşmek üzere bir topaç” gibi döndüğünü düşünüyorlar. Joel Kastner, yok olmak üzere olan sistemdeki küçük yıldızların düzensiz kalıplarda gaz çıkışı gerçekleştirdiğini söyledi.
