Türk iş dünyası birçok başarılı şirkete ev sahipliği yapıyor. Bu başarılı şirketlerden biriyse Hüsnü Özyeğin’e ait.
Hazırsanız, Özyeğin’in Finansbank’ı kurarken yaşadığı süreci anlatmaya başlayalım.
Özyeğin’in çalıştığı Yapı Kredi bankasından hisse istemesi ve alamaması sebiyle ayrıldığı ve ardından Finansbank’ı kurduğu biliniyor.
Özyeğin vermiş olduğu bir röportajda bu süreci şu şekilde anlatıyor; “Mehmet Emin Karamehmet iş teklif etti kabul ettim. Ben 13 yıl çalıştıktan sonra hisse istedim. Vermedi. Gerekçelerinde haklıydı. Çok şirketi vardı, her genel müdür hisse istese ne yapacaktı?”
Bunun üzerine Yapı Krediden kendi bankasını kurmak için ayrılan Hüsnü Özyeğin’in Finansbank’ı kurarken çok az bir sermayeye sahip olduğu biliniyor.
Öyle ki, Finansbank’ı neredeyse elindeki her şeyi satmak zorunda kaldığı biliniyor.
Kendi bankasını kurmaya odaklanan Özyeğin’in, neredeyse tüm mal varlığını satması bu işe baş koyduğunu kanıtlar nitelikte…
Özyeğin’in konu ile ilgili söyledikleriyse şu şekilde; “Her şeyi sattım. Sermaye bulabileceğim kişiler vardı. Evleri sattım. Kiraya çıktık. Hedefim vardı çoğunluk hissesi hep bende oldu. 19 yıl sonra Finansbank’ı sattığımda yüzde 56’sı bendeydi. Hep bankayı kontrol etme noktasındaydım. Bir bankada kontrolü kaybederseniz işler çok zor olabilir. Ben bankacıydım, sektörü çok iyi biliyordum. Turkcell’i asker arkadaşım Murat Vargı ilk bana getirdi ama ben girmedim Mehmet Emin Karamehmet’e yönlendirdim. Param yoktu diye değil dikkatim dağılmasın diye girmedim. Aslında hata ettim. Bence şimdi bakıyorum girmeliydim ama bankaya odaklanmak istedim.”
Bu süreçte, Cavit Çağlar gibi dostlarının da desteğini alıyor.
Öyle ki, dostu Cavit Çağlar’a sermaye konusunda açığı olduğunu söylemesi üzerine, Çağlar’ın kendisine faizsiz 300.000 dolar borç verdiğini belirtiyor.
Cavit Çağlar’ın Özyeğin’den belge bile talep etmediği hatta bu miktarı kendisine helikopterle getirdiği söyleniyor.
Özetle, bu hikâye Özyeğin’in Finansbank’ı kurmak için neleri göze aldığını bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor ve azim ve kararlığının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Türk şirketleriyle ilgili diğer içeriklerimiz:
