Bu kararın ne zaman başlayacağı henüz açıklanmasa da adalar belli oldu. 10 ada arasında Midilli, Rodos, Sakız, Sisam, Leros, Kalimnos, İstanköy, Limni, Sömbeki ve Kastellorizo bulunuyor.
Siz de haberi duyduğunuz gibi hem tatil planları yapmaya hem de "iPhone 15 sahibi olsam mı?" diye düşünmeye başladıysanız sizi böyle alalım. Yazı özleten, uçak biletleri alınılası turumuza hazırsanız başlıyoruz!
Yunan adalarından iPhone 15 almanın maliyeti bize ne olur?
Vize muafiyeti anlaşmasına kadar Yunan adalarına Schengen vizesi veya kapı vizesi ile girilebiliyordu. E bu da hâliyle gezerken ticaret yapmak isteyenler için ek bir masraftı. 7 günlük kapı vizesi ile sadece 6 Yunan adası gezilebiliyorken şimdi 10 adaya yine 7 gün vizesiz girilebilecek.
Bu sayı yukarılara çıkmışken, hâlâ iPhone 15’i yurt dışından almak mantıklıyken de hesap kitap yaptık. Yunanistan’da iPhone 15 256 GB ücreti 829 euro. 103,63 euro da vergi iadesi. Vize ücretinin de 60 euro olacağı açıklandı. Bu sadece Yunanistan’da telefon için yapacağınız harcama. Günübirlik tur bedelini de 25 euro'dan hesabımıza ekliyoruz. Etti mi size 725,37+60+25 euro (26.696 TL).
Gezdik, dolaştık, yedik, içtik ve Türkiye’ye döndük. IMEI kayıt bedeli için 31 bin 692 TL’yi de ödedik. Oldu bize telefonun toplam maliyeti 58388 TL. Türkiye’de telefonun ücreti 53.999 TL. Aradaki fark ise bu projeyi olduğundan masraflı hâle getiriyor.
Tabii ki tüm bu fiyatlar içeriği yazdığımız Ocak 2024 için geçerli. Yeni modellerin çıkması ile birlikte bu durumda bir değişiklik olursa içeriğimizi güncelleyeceğiz.
Ticareti yaptığımıza göre artık nereyi gezeceğimize karar verebiliriz. O zaman 10 Yunan adasının detayları geliyor.
Yunanistan’ın “uzo” merkezi Midilli Adası
Popüler Yunan adaları listesindeki önemli yerini kaybetmeyen Midilli Adası, özellikle yaz tatilcilerinin uğrak noktası. Sadece yazın değil kışın da sakinliği ile tercih edilen Midilli Adası, Yunanistan’ın üçüncü büyük adası olarak geçiyor.
Adanın kuruluş tarihi MÖ 10. yüzyıla dayanıyor. Tabii ki bu kadar eski bir kent olması, barındırdığı güzelliklerin sayısını da arttırıyor. Tarihi önemi bulunan Molivos Kalesi’ni gezerek adanın geçmişine bir nefes kadar yakın olabilirsiniz.
Yirmi milyon yıl önce volkanik etki ile taşlaşmış orman, Midilli Adası’nda görülmesi gereken yerler arasında. 100 basamaklı merdivenden çıkarak ulaşabileceğiniz Panagia Glykofilousa Kilisesi ise nefes kesici manzarası ile insanı büyülüyor.
Uzonun vatanı Midilli’ye gelmişken uzo üretimini görmeden de olmaz. Barbayanni Uzo Müzesinde geleneksel damıtma sistemini görebileceğiniz gibi adanın pek çok yerinde uzo üretim tesisleri de mevcut.
Midilli, tabii ki plajları ile de meşhur. Skala Eressou Plajı, Vatera Plajı, Petra Plajı ve Agios Isiodoros Plajı denize girip gün boyu keyifli vakit geçirebileceğiniz yerler. Sadece deniz değil kültür turu için de adadaysanız köylerini gezerek renkli sokaklarda bol bol fotoğraf çekebilirsiniz.
“Şövalyelerin adası” olarak da bilinen Rodos Adası
Plajları ile ünlü, her yıl bir milyondan fazla kişinin ziyaret ettiği Oniki Adalardan biri olan Rodos Adası, Yunan adalarının merkez adalarından biri olarak da biliniyor. Rodos Adası; zengin tarihi, etkileyici mimarisi ve muhteşem plajları ile yapılacak pek çok şey sunuyor.
Rodos’un en önemli tarihi noktası Eski Kent bölgesi, iyi korunmuş yapıları ile tarih kokuyor. Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Eski Kent’te Rodos Kalesi’ni, Büyük Ustaların Sarayı’nı, Rodos Arkeoloji Müzesini, Orta Çağ Saat Kulesi’ni, Süleymaniye Camisi’ni ve Hipokrat Meydanı’nı gezebilirsiniz. Avrupa’nın en iyi korunmuş Eski Kent’in Arnavut kaldırımı sokaklarında gezerken bölgenin atmosferi ile büyüleneceksiniz.
Rodos deyince akla ünlü plajlar da geliyor. Özellikle yaz tatili sevenlerin uğrak noktası olan adada çok tercih edilenler arasında Faliraki ve Lindos var. Agathi ve Kallithea plajlarında da hem denizin hem güneşin tadını doyasıya çıkarabilirsiniz.
Tatilcilerin bu adayı seçmelerinden biri de yapılacak çok fazla şey olması. 7 gün boyunca adanın her yerini rahatlıkla gezebilirsiniz. Denizin tadını çıkarmanın yanı sıra beyaz badanalı evlere bakmayı, akşamları sahilde şarabını yudumlamayı, lezzetli yemeklerin tadına bakmayı unutmayın. Doğa yürüyüşleri ve su sporları ise ada ziyaretçilerinin zevk alarak yaptığı diğer alternatifler arasında.
Yunanistan’ın beşinci büyük adası Sakız Adası
Adının “sakız” olmasının sebebi tabii ki adanın her yerinin sakız ağaçları ile çevrilişinden kaynaklı. Eğer 3-4 gününüz varsa Sakız Adası’nın her yerini rahat rahat gezebilirsiniz.
Yunanistan’a biraz uzak olsa da Sakız Adası sahip olduğu güzellikler ile başka bir yere ihtiyaç duydurmuyor. Orta Çağ esintilerinin yaşandığı köyleri, labirenti andıran sokakları, geleneksel mimarisi ile adada gezeceğiniz çok yer var.
Sakız Adası’nın tarihini yansıtan Orta Çağ Kalesi ve Volissos Kalesi, yel değirmenleri ve kiliselerin konumlandığı Chios şehir merkezi, Neolitik ve klasik buluntuların olduğu Arkeoloji Müzesi, UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi’ndeki Sakız Adası Sakız Müzesi zamanınızı en iyi şekilde değerlendirebileceğiniz yerlerden bazıları.
Adanın en büyük ve etkileyici mağarası Agio Gala Mağarası, Yunanistan’ın en eski manastırlarından Nea Moni Manastırı, Armolia ve Kalamoti gibi adanın en meşhur köylerini de gezebilirsiniz.
Agia Dynami Plajı, Glaroi Plajı, Mavros Gialos Plajı, Mavra Volia Sahili ve Karfas Plajı da Sakız Adası’nın denize girilen popüler yerleri.
Bilim İnsanı Pisagor ve Tanrıça Hera’nın doğum yeri Sisam (Samos) Adası
Doğu Ege’nin en güzel adalarından biri de Samos Adası yani dilimizdeki adı ile Sisam Adası. Türkiye kıyılarına oldukça yakın olması özellikle Türk vatandaşlarının kolayca günübirlik turlar yapmasının nedenlerinden biri oluyor.
İki önemli insanın burada doğması, Sisam Adası’nın tarihini epey zengin tutuyor. Ege Denizi’nin en büyük sekizinci adası da olan bu adanın kıyı şeridini oluşturan plajlar arasındaki Tsamadou, Tsabou, Psili Ammos ve Agios Konstantinos’a giderek denizin keyfini mutlaka sürün.
Denizden uzaklaşıp adada gezmeye başladığınızda ise arkeolojik pek çok anıt ve alan ile karşılaşacaksınız. Hera’nın onuruna inşa edilen Heraion’u gezip keşfinize döneminin en büyük teknolojik başarılarından biri olarak gösterilen Eupalinus Tüneli ile devam edebilirsiniz. Tarihe merakınız varsa programınıza Antik Roma hamamlarının olduğu arkeolojik bölgeyi de ekleyebilirsiniz.
Avcı Yunan Tanrıçası Artemis’in geyik avladığı yer, Leros Adası
Oniki Adalar arasındaki Leros Adası, aile plajları arayanların destinasyonlarından biri. Adanın dört bir yanındaki anıtlar, bölge tarihinin yansıması. Ufak ama keyif verici Leros Adası’nın tarihi bölgeleri arasındaki Orta Çağ Kalesi’ni gezip Lakki’deki Savaş Müzesini ziyaret edebilirsiniz.
Adanın karakteristik noktalarından biri olan Agia Marina ise diğer adaların birçoğunda gördüğünüz geleneksel yel değirmenlerine de ev sahipliği yapıyor. Ailenizle denize girmek ve gününüzü keyifli hâle getirmek için ise Alinda Plajı’na uğrayabilirsiniz. Bu plaj aynı zamanda gece barlarıyla da oldukça ünlü.
Tırmanmanın adrenali Kalimnos Adası’nda yaşanıyor.
Kalimnos da Leros Adası gibi Oniki Adalar grubuna dahil. Rodos Adası’na da bağlı olan Kalimnos, kaya tırmanışı için dünyanın farklı yerlerinden ziyaretçi ağırlıyor. Çok sayıda mağaradan ve dağlık yerlerden oluşan ada, her yıl düzenlenen tırmanma festivalinin de ev sahibi.
Adada yapılacak tek şey tabii ki tırmanmak değil. Sünger dalışı geleneği de bulunan adanın bir de sünger fabrikası bulunuyor. Agios Savvas Manastırı ve Orta Çağ’ın simgesi Chryssoheria Kalesi’ni gezebilir, Kurtarıcı İsa Kilisesi’nde farklı eserleri inceleyebilirsiniz.
Denize girmek için tenha bir yer arıyorsanız da Myrties limanından kalkan tekneler ile MS 535 yılında depremle Kalimnos Adası’ndan ayrılan Telendos Adası’na gidebilirsiniz.
Türk nüfusunun fazla olduğu İstanköy (Kos) Adası
Vizenin kalktığı adalar genellikle Oniki Adalar grubundaki yerler. Sıradaki yerimiz İstanköy Adası da bu gruba dahil. Rodos’tan sonra grubun en popüler adası olan İstanköy, yaz aylarında dolup taşıyor.
Kos Adası olarak da isimlendirilen bu ada için “bisiklet adası” dense yeri. Adanın her yerini bisiklet kiralayıp gezmek mümkün. Şehir merkezindeki yerlerin dışında olan bölgeler için ise araba kiralamanızı tavsiye ederiz.
Hipokrat Ağacı, adanın popüler yerlerinden biri. Ağacı, Hipokrat’ın diktiği söylense de bunun pek mümkün olmadığını bilip yine de gidenler var. Bölge halkı aslında turizmi canlandırmak için güzel bir yöntem bulmuş.
Hipokrat Ağacı’nın çevresine baktığınızda, ilk gördüğünüz şeylerden biri olan Gazi Hasan Paşa Cami ise Osmanlı yönetiminden kalan güçlü eserlerden biri. Defterdar Cami, Belediye Pazarı ve Arkeoloji Müzesi ise Eleftherias Meydanı’nda uğrayabileceğiniz yerler. Uzak olsa da manzarası ile doyuran Asklepion Kutsal Alanı, kasabadaki Venedik Kalesi ve Antimachia Kalesi ise dikkat çekici diğer yerler.
Thermes, Paradise, Agios, Mastichari ve Peters Beach ise hem güzel plajları bulunan yerler hem de rüzgâr sörfü ve dalış aktivitelerine oldukça uygun.
Amazonların ana vatanı Limni (Lemnos) Adası
Doğu Ege adalarından Limni Adası, bir dönem Osmanlı himayesi altındaydı. İşgal sırasında Türk karargâhı olarak kullanılan Arkeoloji Müzesi, adanın gezilecek müzeleri listesinde. Müze gezmeyi seven, bölgenin tarihi kalıntılarını daha yakından incelemekten zevk alanlar Denizcilik Müzesi, Kilise Müzesi ve Folklor Müzesi’ni de planlarına ekleyebilir.
Limni’yi özel kılan detaylardan biri de yumuşak altın rengi kumları. Hem denize girip hem çöl manzarasına eşlik edebileceğiniz plajlar ise Thanos, Gomati, Keros, Zematas ve Agios Ermolaos. Denizdeyken aktivite arıyorsanız Keros ve Zematas Plajı’nda uçurtma uçurabilir, rüzgâr sörfü yapabilirsiniz.
Orta Çağ’ın bir diğer ikonu Myrina Kalesi, Antik Ifestia ve Philoctetes Mağarası ile Antik Poliochni’yi gezi planınıza alabilirsiniz.
Renkleri ile içinizi cıvıl cıvıl yapacak Sömbeki (Simi) Adası
Oniki Ada grubundan devam ediyoruz. Küçük, sakin ve sevimli Sömbeki Adası, hazır vize yokken gidip görülebilecek yerlerden biri. Özellikle günübirlik Yunan adaları turu yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan olan Sömbeki, dinlenip kendinizi mutlu edeceğiniz yer olabilir.
600 basamak çıkmaya kendinizi hazır hissediyorsanız Kali Strata’ya gidebilirsiniz. Neoklasik evleri görüp harika bir gün batımı izleyebilirsiniz. Hazır çıkmışken St. John Şövalyeleri Kalesi’ni de görebilirsiniz. Kaleden geriye pek bir şey kalmasa da manzarası yetiyor.
Ortodoks dünyasının en önemli hac yeri olan ve papazların yaşadığı Panormitis Manastırı, deniz kenarındaki konumu ile de gezilebilir noktalardan biri. Tekne ile ise Simi Adası plajlarını daha rahat görebilirsiniz.
Türkiye ile sıkı fıkı olan Kastellorizo (Meis) Adası
Ve geldik gezi rehberimizdeki son adamıza. Kaş ile oldukça samimi Meis Adası, Türkiye sınırına sadece 2 km uzaklıkta. Artık Türkler ve adadakiler o kadar samimi olmuşlar ki adada Türk lirası kullanabiliyorsunuz. Adada çok fazla yapılanma olmadığı gibi bölge halkının birçoğu da ülkemize bağlı yaşıyor.
Günübirlik turlarla rahatlıkla gezebileceğiniz adanın sokaklarını ve küçük çarşısını gezebilir, lezzetlerin tadına bakarken alışveriş de yapabilirsiniz. Mavi Mağara ise adanın turistik rotası. Sadece deniz taksi ile ulaşım sağlanan mağara, tam bir saklı cennet.
Nasıl gideceğiz bu adalara?
Yunanistan adalarına gitmek için Atina, Rodos ve Mikonos Havalimanı alternatifleri olsa da aslında en tercih edilen yöntem feribotlar. Baştan belirtelim, feribot saatleri sezonluk değişiklik gösterebiliyor. Bu yüzden de gideceğiniz takvime göre feribot saatlerini teyit edebilirsiniz.
- Ayvalık-Midilli
- Rodos-Bodrum, Fethiye ve Marmaris
- Sakız-Çeşme
- Sisam-Kuşadası, Seferihisar
- Leros-Bodrum
- Kalimnos-Bodrum
- İstanköy-Bodrum, Turgurteis
- Limni-Midilli, Sakız, Sisam
- Sömbeki-Bodrum
- Kastellorizo-Kaş
Ayağını yorganına göre uzatacaklar buraya dikkat!
Zaten iPhone 15 için yeterince para harcamışken Yunan adaları gezinizi biraz daha ekonomik hâle getirmek istiyorsanız bu bilgiler ilginizi çekebilir.
Tabii ki her adaya, her restorana, her otele göre fiyatlar değişiyor. Bunu hepimiz biliyoruz ama ortalama fiyatlara bakıldığında şu anda Türkiye’den daha uygun fiyatlı bir tatili Yunan adalarında yapabilirsiniz.
Yunanistan’da euro geçiyor olması gözünüzü korkutmasın. Türkiye fiyatları ile karşılaştırma yapınca da Yunan seyahati mantıklı duruyor. Çünkü bizde alkole ciddi miktarlarda vergi yükü biniyor, dışarıda yeme-içme kültürü Yunanistan’da oldukça yaygın ve herkes tarafından tercih ediliyor. Son olarak da bizdeki gibi aşırı fırsatçı oldukları söylenemez.
O yüzden manzarası şahane, yemeği lezzetli, kokteyli keyifli bir mekâna oturduğunuzda emin olun gelen hesap sizi şaşırtırken sevindirecek türden olabilir. Bütçenize uygun yerler arıyorsanız da keşiflerinizi lokal mekânlar üzerine yoğunlaştırabilirsiniz. Böylelikle hem yerel lezzetlerin tadına bakarsınız hem de hesapla üzülmezsiniz.
Seyahat severlerin ilgisini çekebilecek diğer içeriklerimiz:
Haziran Ayında Seyahat Edebileceğiniz 10 Dünya Şehri