İstanbul'un Tarihinin Taş Devrine Kadar Uzandığı Ortaya Çıktı

33
6
5
1
0
İstanbul'un Beykoz ilçesinde uzun süredir yapılan araştırmalarda, yaşam izlerinin taş devri olarak da bilinen Paleolitik döneme kadar uzandığı ortaya çıktı.

2013 yılından beri Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izniyle yapılan çalışmalarda oldukça ilginç bulgulara rastlandı. Silivri, Çatalca, Büyükçekmece, Beylikdüzü, Gaziosmanpaşa, Sarıyer, Beykoz, Kartal, Pendik, Maltepe, Sancaktepe, Sultanbeyli, Tuzla, Şile ve Çekmeköy'de yürütülen İstanbul İli Yüzey Araştımaları (İstYA) Projesi kapsamında elde edilen buluntular, İstanbul'da taş devrine dek yaşam izleri olduğunu gösteriyor.

İstanbul Ünviersitesi Arkeoloji Bölümü Tarih Öncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Güldoğan önderliğindeki ekip, eylül ayında yaptığı yüzey araştırmasında yontma taş buluntularının yanı sıra 'kaya sanatı örneği' olarak da anılan insan yüzü biçimli taş, hayvan biçimli kırık taş figürü ve üzeri çizili 2 taş nesneye rastladı.

Doç. Dr. Emre Güldoğan, kentsel dönüşüm ve inşaat faaliyetleri dolayısı ile çalışmalarının oldukça sekteye uğradığını belirtirken, 15 ilçede altı sezondur çalışma yürüttüklerini ve Beykoz çevresinde, günümüzde herhangi bir arkeolojik kayıt bulunmayan bölgelerde önemli bulgulara ulaştıklarının altını çizdi.

Güldoğan'ın açıklamaları şu şekilde:

"Çalışmamızda, ülkemiz sınırlarında az olarak temsil edilen özellikle Paleolitik dönemin sonlarında dünyada farklı yerlerde rastlanılan örneklerle karşılaştık. Daha önce İstanbul ve çevresinde kayda geçmiş bu tarz bir buluntu grubu yoktu. Grup halinde bulunan ilk örnekler. Zaten Beykoz'da arkeolojik anlamda tarih öncesiyle ilgili bir kayıt yok. Bu yıl yapılan çalışmalarla tespit edildi. Bunlar, bölgenin arkeolojik geçmişinin ortaya çıkartılmasında önemli bilgileri barındırıyor."  

"Aldığımız görüşler sonucunda söz konusu buluntuların doğal olmadıkları belirlendi. Buluntulardaki insan yüzü biçimli olan taş nesne üzerinde üçgen biçimli gözlerle kaş kemerleri ve burun oldukça net bir biçimde ayırt edilmekte. Taşın kalan kısımlarında da az olsa da işlenme izleri görülüyor. Figürün olarak adlandırılan kum taşından biçimlendirilen nesnede ise özellikle zemine oturduğu düşünülen kısımda işleme izleri oldukça belirgin olarak yapılmış. "

"Taş üzerinde çeşitli yerlerde kazıma izleri ve kenarlarda ise düzeltme izleri net bir biçimde görülmekte. Üzeri çizili taşlardan ilki yine kum taşından oval biçimli kenar kısımları yuvarlaklaştırılmış, üzerinde ise birbirini kesen doğrusal çizgiler yer alıyor. İzler üzerinde yapılan çalışmalarda derinliklerinin farklı olduğu görülmekte. Bilinçli bir şekilde taşın üzerine bu izlerin açıldığı düşünülmekte. Diğer taş nesnede ise her iki yüzde birbirini çapraz olarak kesen iki doğrusal çizgi dikkati çekmekte. Dörtgen bir kum taşından biçimlendirilmiş nesnede her iki yüzeydeki çizgilerin kesişim noktaları aynı yere gelecek şekilde açıldığı görülmekte."

Kaynak : https://www.cnnturk.com/turkiye/istanbulun-tarihi-tas-devrine-kadar-gitti
33
6
5
1
0
Emoji İle Tepki Ver
33
6
5
1
0