Akdeniz’in ortasında hem kültürel hem de stratejik açıdan önemli yere sahip bu iki kara parçasının ortasındaki Messina Boğazı’na neden köprü yapılmıyor?
Messina Boğazı’na köprü yapma fikri eski tarihe kadar dayanıyor ancak etkileyen pek çok faktör var. 2024 itibarıyla bu karar değişecek gibi duruyor ancak yıllardır hükûmeti durduran neydi?
Messina Boğazı’nı köprüyle geçme fikri yeni değil.
Messina Boğazı’nı köprüyle geçme fikrinin tarihi Romalılara kadar uzanıyor. Diktatör Benito Mussolini, 1942’de ada meselesinin sona ermesi gerektiğini ve savaştan sonra köprü yaptıracağını söylese de sonuçsuz kaldı.
1970’lerde tekrar gündeme geldi, sonuçlanmadı. 2008’de Silvio Berlusconi hükûmeti yeni bir girişimde bulundu ama bu sefer karşılarına ekonomik kriz çıktı ve proje yine hayal oldu.
Ekonomik krizin yanı sıra siyasi tartışmaların da başrolünde bu köprü vardı. İtalya hükûmetleri yıllar boyunca Messina Köprüsü’nü inşa etme sözü verdi ancak kimse o adımı atamadı.
Karşısında birçok zorluk var. Bunlardan biri de jeolojik sıkıntılar.
Messina Boğazı, Akdeniz’in en hareketli fay hatlarından birinin üstünde ve bölge, tarih boyunca yıkıcı depremlere sahne oldu. 1908’de Messina ve Reggio Calabria kentlerini harap eden 7.1 büyüklüğündeki depremde yaklaşık 80 bin kişi hayatını kaybetti.
Bu da bölgenin ne kadar hassas bir zemine sahip olduğunu gösteriyor. Böylesine bir deprem bölgesinde köprü inşa etmek hem daha büyük felaketleri beraberinde getirme ihtimalini taşırken mühendislik açısından da büyük bir meydan okuma.
Depremin yanı sıra rüzgâr ve akıntılar da köprü inşasını zorlaştırıyor. Deniz yüzeyindeki güçlü akıntılar, köprü ayaklarının tasarımını daha da karmaşık hâle getiriyor.
Ekonomik ve siyasi engeller de var.
Mega proje olması tabii ki tartışmaları da beraberinde getiriyor. Messina Köprüsü’nün inşaat maliyetinin yaklaşık 5 milyar euroyu bulacağı tahmin ediliyor.
İtalya, bu denli büyük bir bütçe ayırmanın zorluğunu yaşarken bazı siyasetçiler de bu paranın daha acil altyapı ihtiyaçlarının karşılanması için harcanması gerektiğini savunuyor. Her hükûmetin kendi döneminde farklı öncelikler belirlemesi de projenin ertelenmesine neden oluyor.
Daha büyük sıkıntılar da doğurabilir.
Birçok kişi, bu köprünün Sicilya ve Calabria mafyalarının işine yarayacağını düşünüyor. Mafya karşıtı gruplara göre bu köprü, sadece ülkeleri değil iki mafyayı da birbirine bağlayacak.
Finansal yatırım, ham madde temini, güvenlik, kurye hizmetleri, toprak taşıma ve atık kaldırma tedirgin eden konulardan ve karşıtlara göre proje, mafyalara karşı savunmasız kalacak.
Çevresel etkiler de gündemde.
Sorunlar bitmiyor ve köprünün çevresel etkileri de göz ardı edilmiyor. Bölgenin birçok nadir deniz canlısına ve kuş türüne ev sahipliği yapması da köprünün inşasına karşı çıkanların sebepleri. Köprü inşaatı bu ekosistemi bozabilir, göç yolları değişebilir.
Ekosistemin yanı sıra çevre düzenlemesi de endişe veriyor. Köprü inşa edilirse 400’e yakın ev yıkılacak. Evlerin renginin bile değiştirilmesine izin verilmiyorken evlerin yıkılmasının göz ardı edilmesi tepki topluyor.
Ayrıca Gioia Tauro’nın limanına giden en uzun konteyner gemilerinin yolu tıkanabilir ve Sicilya’nın etrafından 500 km’lik bir rota değişikliği yapılması da gerekebilir.
Kafaya konmuş bir kere. Dünyanın en uzun asma köprüsü geliyor.
İtalya’nın sağcı hükûmeti, yıllardır süre gelen bu sorunları bir kenara bırakarak 2022'de bu projeyi hayata geçirmek istediklerini duyurdu ve köprü inşasını denetleyecek şirketi yeniden göreve getirdi.
Temmuz 2024’te yapılan açıklamalara göre yıl sonunda inşasına başlanacağı söylendi ancak şu anda bilinen bir adım yok ama bu olmayacağı anlamına gelmiyor. Köprünün, 2032’de faaliyete geçirileceği söyleniyor.
Toplam uzunluğu 3,2 km ve kara ile demir yolu bağlantısıyla ile 2 bin 23 metrelik uzunluğa sahip olacak. Çanakkale Köprüsü ise geçiş uzunluğu ile 4.608 metre olsa da 2023 metrelik orta açıklığı ile bu köprünün gerisinde kalacak gibi ve Messina Köprüsü’nün dünyanın en uzun asma köprüsü olması bekleniyor.
Faydası olunacağı düşünülüyor.
Destekçilere göre Süveyş Kanalı’ndan gelen yük gemilerin yükleri Sicilya’daki trenlere aktarılabilecek. Ayrıca uzun deniz yolculuklarına harcanan paradan tasarruf edilecek.
Her yönde 3 araç şeridi ve bir ray şeridi ile saatte 6 bin araba ve günde 200’e kadar tren geçişinin olması tahmin ediliyor. Bu da Messina Boğazı’nı geçen araba, kamyon ve trenleri taşıyan kalabalık feribot seferlerindeki baskıyı da hafifletecek.
Yetkililer köprü inşasının maliyetinde AB’den destek beklerken ülke çapında yıllık GSYİH'nin 2,9 milyar avro artacağını ve 100 bin istihdam sağlanabileceğinin de altını çiziyor.
Peki sizce bu köprü bir gün biter mi ya da bitmeli mi?
Bunları da inceleyebilirsiniz: