'Ateş ve buz ülkesi' olarak bilinen İzlanda, son birkaç yılda popüler bir şekilde en çok seyahat edilen rotalardan biri haline geldi. Buzullardan volkanlara ve kaplıcalara kadar nefes kesici güzelliklere sahip olan bu ülkeye gitmeyi olur da düşünürseniz, önce öğrenmeniz gereken ilginç gerçekleri derlediğimiz listeyi okumanızı tavsiye ediyoruz.
Kültürel açıdan da son derece farklı bir ülke olan İzlanda’nın nerede olduğunu, geçim kaynadığını, yıllar önce hangi ülkeden ayrıldığını hiç merak ettiniz mi? İzlanda hakkında bilgileri okuduğunuzda, insanların bu ülkeye neden bu kadar çok gitmek istediğini daha iyi anlayacaksınız.
İzlanda hakkında bilgiler:
- Neredeyse hiç doğal orman bulunmuyor
- İzlanda’da hiç McDonald’s yok
- İzlandalıların soyadı yoktur
- Bebekler tek başlarına dışarıda bırakılıyor
- Vikinglerin kullandığı dili kullanıyorlar
- Oldukça küçük bir nüfusa sahipler
- Geçim kaynakları turizm ve balıkçılıktır
- Pek kullanılmayan resmi para birimi
- Dünyanın en saf sularına sahipler
- 1989 yılına kadar bira yasaktı
Neredeyse hiç doğal orman bulunmuyor
İzlanda, Dünya'nın hiçbir yerinde göremeyeceğiniz detaylara sahip ilginç ülkelerden biri. Bunlardan biri de ülkenin genelinde doğal ormanların olmayışıdır, ancak durum tarihte her zaman böyle değildi. Araştırmacılar İzlanda’ya ilk yerleşimcilerin geldiği dönemde, ülkenin yaklaşık %25 ila %40 arasında ormanlık arazilere sahip olduğunu tahmin ediyor. Daha sonraki yıllarda Vikingler bu doğal ormanlık alanların çoğuna zarar verdi ve yerle bir etti.
Son yıllarda orman arazilerini yeniden canlandırma ve ağaçlandırma yönünde büyük adımlar atılmasına rağmen, henüz gözle görülür değişiklikler olmadı. Bunun en büyük nedenlerinden biri ise İzlanda’nın ağaçların köklerini salması ve gelişmesi için gerekli toprak derinliğine sahip olmaması gösteriliyor.
İzlanda’da hiç McDonald’s yok
Günümüzün en büyük burger markalarından biri olan McDonalds’s’ın İzlanda’da olmadığını biliyor muydunuz? 1993 yılında Reykjavik’te bir McDonald’s şubesi açıldı, ancak ilerleyen zamanlarda satışlar fiyatlardan dolayı oldukça azaldı. Daha da önemlisi, 2008’de yaşanan finansal krizin ardından İzlanda’ya ithal edilen malların fiyatları hızla arttı ve bu artıştan McDonald’s ürünleri de etkilendi. Bu, İzlanda’daki tüm McDonald’s şubelerinin kapatılmasıyla sonuçlandı.
İzlandalıların soyadı yoktur
Diğer ülkelerin aksine İzlandalıların büyük bir çoğunluğunun soyadı yok. Elbette bunlar arasında istisnalar var, ancak bunlar oldukça nadirdir ve geneli Danimarkalı olup, İzlandalı bir kişiyle evlenmelerinden kaynaklanıyor. Soyadları babalarının adından oluşan ve -'son' (erkekler için) 'oğlu' ve 'dóttir' (kızlar için) 'kızı' anlamına eklerden oluşur.
Temiz havada uyusunlar diye bebekler tek başlarına dışarıda bırakılıyor
Bu ülkede ebeveynler, çocuklarının sokakta veya açık alanlarda rahatça oynamasına izin veriyor. Çocuklar küçük yaşlardan itibaren ebeveynleri olmadan otobüse binerler. Bundan daha şaşırtıcı olanı ise bebeklerin marketlerin,evlerin veya kafelerin önünde tek başlarına arabada bırakılmalarıdır. Böylece ebeveynler gündelik işlerini yaparken aynı zamanda bebeklerin de temiz havada uyumalarını sağlar. Bu günümüzde oldukça riskli ve ihmalkar bir davranış gibi görünse de İzlanda, suç oranının inanılmaz derecede düşük olduğu, oldukça güvenilir bir yer olarak biliniyor.
Vikinglerin kullandığı dili kullanıyorlar
Resmi İzlanda dili olan İzlandaca, diğer İskandinav dilleri gibi Hint-Avrupa dil kökünün Alman dillerinin alt grubuna aittir.. Yüzyıllar boyunca birçok değişikliğe uğrayan dillerin aksine, İzlandaca, 20. yüzyıla kadar neredeyse hiç bir dış etkinin olmaması ve aşırı izole olması nedeniyle orijinal haline çok yakın bir şekilde kalmıştır. Hatta günümüzde kullanılan İzlandaca, Viking çağında konuşulan dil olan Eski İskandinav diline o kadar yakındır ki İzlandalılar, 13 ve 14. yüzyıla kadar uzanan edebi eserleri rahatça okuyup, anlayabilirler.
Oldukça küçük bir nüfusa sahipler
İzlanda nüfusu yaklaşık 387 bin olmasına rağmen çoğunluğu, yani yaklaşık %63’ü başkent Reykjavik civarında yaşıyor. İzlanda resmi makamları tarafından yayınlanan raporlara göre ülkenin nüfusu son bir yılda %3.1 arttı. Bu, 1734’ten bu yana İzlanda’nın nüfus rakamlarında yaşanan en büyük artış oldu. Nüfusun yaklaşık 200 bini erkeklerden oluşurken, 187 bin kadın bulunuyor.
Geçim kaynakları turizm ve balıkçılıktır
Grönland ile Norveç arasında bulunan bir Kuzey Atlantik ada ülkesi olan İzlanda, coğrafi konum avantajlarını verimli bir şekilde kullandı ve özellikle balıkçılığı yaygın geçim kaynağı olarak kullandı. Son on yılı incelendiğinde ise İzlanda ekonomisi, turizmdeki benzeri görülmemiş büyüme, güçlü tüketim ve düşen işsizliğin etkisiyle hızla büyüdü. Özellikle 2008-2010 yılları arasında yaşanan küresel krizin ardından turizm ve balıkçılık ekonominin canlanmasında önemli rol oynadı.
Pek kullanılmayan resmi para birimi
İlk olarak 1885 yılında kendi banknotlarını çıkaran İzlandalılar, o tarihten önce Danimarka Kronu’nu kullanıyorlardı. 1918 yılında Danimarka’dan özerklik alan İzlanda, resmi para birimi olarak İzlanda Kronunu kullanmaya başladı. İzlanda’da kullanılan tek para birimi olsa da halk genel olarak banka ve kredi kartlarını oldukça fazla kullandığından ve yerli halkın da nakit kullanmamasından dolayı günlük hayatta pek sık göremeyebilirsiniz.
Dünyanın en saf sularına sahipler
İzlanda şelalelerden, kaplıcalara, lagünlerden göllere ve nehirlere kadar her şekil ve biçimde su kaynaklarına sahiptir. İzlanda’daki musluk suları hiçbir katkı maddesi veya farklı kirletici bir madde içermez ve klor gibi herhangi bir kimyasal madde ile işlenmez. Tüm bu sebeplerden dolayı da İzlanda’daki sular, dünyadaki en saf sulardan biri olarak kabul ediliyor.
1989 yılına kadar bira yasaktı
1915 yılında İzlanda genelinde genel bir alkol yasağı uygulanıyordu. 1922’de hükümet İspanyol şarabına özel yasakları kaldırdı çünkü İspanyollar önemli bir ticaret ortağıydı. Alkol ile ilgili yasaklar 1935’te kaldırıldı, ancak bira yasaklı olarak kaldı. Bunun nedeni olarak ise insanların daha fazla alkol almasına neden olduğuna ve İzlanda’nın bağımsızlık mücadelesi verdiği Danimarka’nın sembolik içkisi olması gösteriliyor.
