Türkiye'nin yüreğini parçalayan depremlerle ilgili açıklamalar gelmeye devam ediyor. Özellikle de bilim insanları tarafından yapılan açıklamalar, felaketin boyutları ile ilgili çarpıcı gerçekleri gözler önüne seriyor. Şimdi bahsedeceğimiz önemli açıklama ise Kahramanmaraş'a hala dikkat edilmesi gerektiğini gözler önüne seriyor.
Japonya'da hizmet veren Tohuku Üniversitesi bünyesinde çalışmalarını sürdüren Profesör Toda Shinjin, Kahramanmaraş'taki depremi değerlendirmek için TRT Haber'e konuk oldu. Türkiye'nin karada yaşanabilecek en büyük depremlerden birini yaşadığını ifade eden bilim insanı, böyle bir depremin bin yılda bir olacağını ancak Kahramanmaraş'ın hala riskli olduğunu söyledi.
"Güçlü bir depremin daha yaşanabileceği ihtimali göz ardı edilmemeli"
1999 yılını hatırlayın. Önce Kocaeli, bundan birkaç ay sonra da Düzce'de büyük depremler yaşanmıştı. Bu durumu hatırlatan Japon profesör Toda Shinjin, benzer bir olasılığın Kahramanmaraş için de bulunduğu ifade etti. Shinjin şöyle konuştu: "1999 yılının ağustos ayında meydana gelen depremde ortaya çıkan enerji büyüktü ama aslında bir kısmı da diğer fay hattına aktarıldı. O depremde ortaya çıkan büyük gerilim sonrası ikinci deprem birkaç ay sonra yaşandı. Elbette depremin ne zaman nerede olacağını tahmin edemeyiz. Ama aynı bölgede güçlü bir deprem yaşanma olasılığını göz ardı etmemeliyiz..."
"Bu kadar büyük bir deprem bin yılda bir olur"
Toda Shinjin, yaşadığımız depremi şöyle anlattı: "Bin yılda bir görülecek bir deprem. Kabukta geniş bir hareket meydana geldi. Böylesi büyük kırılma ve kabuk hareketi ancak bin yılda bir görülür. Türkiye’deki depremde ortaya çıkan enerji Kobe (7,2) ve Kumamoto depremlerinden (7,0) 15 kat büyüktü."
Türkiye’deki son deprem Çin’deki Siçuan, Alaska, Yeni Zelanda ve Tibet depremlerinden bile daha büyük ve kötüydü. Üstelik saydıklarımın üçü kırsal kesimde oldu ve can kaybı azdı. Türkiye’dekiler ise doğrudan yerleşim yerlerinde meydana geldi. Türkiye’de en son Erzincan 1939 böyleydi. Kahramanmaraş depremi, karada meydana gelebilecek en güçlü depremlerden bir tanesiydi."
"200 kilometrelik fay üzerinde yapılaşma mevcut"
Japon profesörün en çarpıcı açıklamalarından bir tanesi de yıkımlarla ilgili. Arap plakasının Anadolu plakasına doğru hareket ettiğini ve çarpışma sonrası normalden büyük artçılar yaşandığını anlatan bilim insanı, depremin nasıl bu kadar şiddetli hissedildiğini ise şöyle açıkladı: "Türkiye’deki depremden sonra çok sayıda artçı sarsıntı oluyor, normalden büyük bu artçılar. Büyük depremler uzun fay hatları boyunca meydana gelir. Yapıların olduğu fay hattı 200 km uzunlukta ve buradaki gerilim sonucu meydana gelen kırılma yıkımın bu denli geniş bir alana yayılmasına sebep oldu."
Prof. Naci Görür'ün yaptığı değerlendirme için:
Yapılan analizlere göre deprem riski nerelerde arttı?