Uzay çalışmaları konusunda küresel çapta bir hareketliliğin yaşandığı dönemdeyiz. Farklı bir gezegene insanlı seyahatlerden tutun da gök taşı madenciliğine kadar her türlü çalışma hız kazandı. Bu çalışmalar sadece ABD'li şirketler ya da NASA tarafından yürütülmüyor. Asya'nın uzay teknolojileri konusunda incisi haline gelen Japonya, insanlık tarihi açısından oldukça önemli bir görev yürütüyor.
Geçtiğimiz hafta Ryugu olarak adlandırılan bir asteroidin yüzeyine iki adet uzay aracı gönderen JAXA, başarılı inişten sonra çalışmalarını hızlandırdı. Tarihte ilk defa bir asteroidin yüzeyine araç indirildi ve görüntülendi.
Ryugu asteroidi, Dünya'dan 160 milyon kilometre uzaklıkta bulunan bir cisim. Aşağıda yüzeyinde kaydedilmiş fotoğraflardan oluşan yeni bir video var:
Araçlar Rover 1A ve Rover 1B, Haziran ayında gönderilen 3.5 yıllık bir çalışmanın ürünü Hayabusa2 sayesinde kontrol edilebiliyor. Her iki aracın ağırlığı sadece 1'er kilogram. Güneş enerjisiyle çalışan araçlar, düşük yer çekimi sayesinde uzun süre boyunca görev yapabilecekler.
Video çekilen fotoğraflar “stop motion” tekniği ile bir araya getirilerek oluştuğu için sizi pek tatmin etmemiş olabilir. Yine de fotoğrafların bile tek başına ne kadar ilham verici olduğunu düşünmek gerek. Bu görüntüler, bir gezegen haricindeki gök cismine ilişkin, bugüne kadar çekilen en net görüntüler.
Ryugu, 900 metre genişliğe sahip büyük bir asteroit. Ayrıca 4 milyar yıldan daha uzun bir süredir Güneş Sistemi'nin bir üyesi. Bu da onu yuvamızın tarihine tanıklık eden bir cisim statüsüne sokuyor. Bilim insanları tarafından C sınıfı olarak tanımlanan Ryugu gibi asteroitler, Güneş Sistemi'nin oluşumuyla ilgili ciddi bilgilere sahipler.
Bilim insanları, çalışmaları ilerleterek Dünya'nın oluşumuna ilişkin daha fazla şey öğrenmeyi umut ediyorlar. Yüzeydeki çalışmalar tamamlandıktan sonra araçlar, asteroitin yer altını incelemek için çalışmalar yürütecekler.
Japonya, neden başka bir asteroite değil de özellikle Ryugu'ya araç gönderdi? Cevap: Su
Uzuz süredir yapılan gözlemler, Ryugu'da su bulunduğuna dair bulgulara ulaşmamızı sağladı. Japon bilim insanlarının bu çalışması elbette boşu boşuna değildi. Asteroitin yer altında yapılacak çalışmalarla, varlığından şüphe edilen su bulunmaya çalışılacak.
