Dünyada yaşayan insan sayısı her geçen gün artmasına rağmen birçok ülke genç nüfus bağlamında sorunlar yaşıyor. Sık sık Avrupa ülkelerindeki doğurganlık oranlarının azlığı nedeniyle ortalama yaşın yükseldiği yönünde haberler okuyoruz. Japonya, Avrupa'da olmasa da nüfusunun 4'te 1'i 65 yaşının üzerinde bulunan bir ülke konumunda bulunuyor. Bunun yanı sıra yapılan araştırmalar, önümüzdeki 40 yılda bu oranın %40'a çıkacağını gösteriyor.
Bu durum sürekli gelişen endüstri ve kapitalist toplum için büyük bir sıkıntı anlamına geliyor. Elbette otomasyon teknolojisi birçok işçinin yaptığı işi yapabiliyor ancak zeka bağlamında onlar kadar verimli olamıyor. Ayrıca inşaat gibi sektörler söz konusu olduğunda makinelerin işçilere belirli alanlarda yardım etmek dışında tamamen işlevsiz olduğunu söylemek gerekiyor.
Bu durumun analizini yapan şirketler son yıllarda yüksek katlı binaların inşaatında çalışacak robotlar geliştirmek için çabalıyor. Bazı şirketler bu konuda başarılı oldu diyebiliriz; Shimizu firmasının yakın zamanda robot kaynakçı, taşıyıcı ve her amaca uygun kaldırma aracını test edeceği biliniyor. Ancak her ne kadar geliştirilse de henüz bir insanın yerini alabilecek kadar mükemmel kabiliyetlere ve öğrenme yeteneğine sahip değiller. Bu bağlamda sorun olarak karşımıza birkaç şey çıkıyor. İlk olarak, haliyle insan ya da robot yüksek binalar yaparken bina içerisinde hareket etmek zorundalar. İnsanlar da bu konu çok problem değil. Ancak otonom makinelerde yapılan iyileştirmelere rağmen mühendisler henüz bir robotun bilinçli şekilde, ihtiyaç duyulduğunda hareket edebilecek anlaşılır bir inşaat çalışması yapabilecek robotları geliştirmeyi nasıl yapacaklarını bilmiyorlar.
Qualcomm, 1.500 Kişi İşten Çıkardı
Uzmanlar yakın gelecekte robotların kaynak, nakliye ve temel görevlerde insanların yerini alabileceğini düşünüyor. Ancak ne kadar çok olurlarsa olsun bu saydığımız robot emeği mevcut teknolojiye dayanarak her projenin sadece yüzde 1'ini oluşturacaktır. Ayrıca bir işçinin bir robotla kıyaslanması da Japon endüstrisinin düştüğü çelişkiyi ve insana verdiği önemi gerçekten çok net bir şekilde gösteriyor.